Yaşlanırken Göbek Yağı Neden Artar? Bilimsel Açıklama ve Önlemler
Yaşlandıkça sağlıklı ve fit kalmaya odaklanan insan sayısı giderek artıyor. Ancak yaşlanmanın getirdiği bazı zorluklar da yadsınamaz bir gerçek. Son araştırmalar, yaşlanma sürecindeki hücresel değişikliklerin özellikle karın bölgesinde yağlanmaya neden olabileceğini ortaya koyuyor. Stres ve uyku problemleri de bu durumu daha da kötüleştirerek kilo alımını tetikleyebiliyor.
City of Hope’da Moleküler ve Hücresel Endokrinoloji Bölümü’nde görevli Doç. Dr. Qiong (Annabel) Wang, yaptığı açıklamada, "İnsanlar yaşlandıkça kas kütlesini kaybedip vücut yağını artırabiliyorlar. Hatta bu durum, vücut ağırlığı aynı kalsa bile yaşanabiliyor," dedi.
Science dergisinde yayımlanan bu ön klinik araştırma, fareler üzerinde yapılan deneylerle başladı ve daha sonra insan hücreleriyle doğrulandı. Araştırmacılar, yaşa bağlı kilo alımından sorumlu olan yağ dokusu içindeki adiposit öncül hücreleri (APCs) adı verilen bir kök hücre grubuna odaklandı.
Farklı yaşlardaki farelerden alınan bu hücreler daha genç farelere nakledildiğinde, genç farelerde çok sayıda yağ hücresi oluştuğu gözlemlendi. Ancak genç farelerden alınan hücreler yaşlı farelere nakledildiğinde aynı etki görülmedi.
Basın açıklamasında, "Sonuçlar, yaşlı kök hücrelerin, onları alan konakçının yaşına bakılmaksızın yeni yağ hücrelerine dönüşme olasılığının daha yüksek olduğunu doğruladı," ifadelerine yer verildi.
City of Hope’da Moleküler ve Hücresel Endokrinoloji Bölümü Başkanı Adolfo Garcia-Ocana ise "Çoğu yetişkin kök hücresinin büyüme kapasitesi yaşla birlikte azalırken, APC’ler için durum tam tersi. Yaşlanma, bu hücrelerin evrimleşme ve yayılma gücünü açığa çıkarıyor," dedi.
Yaşlanma aynı zamanda bu APC’leri, yaşa özgü taahhütlü preadipositler (CP-As) adı verilen başka bir hücre grubuna dönüştürüyor. CP-As hücreleri, aktif olarak yeni yağ hücreleri üretiyor.
ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), ABD ilaç tedarik zincirinde sahte Ozempic ilaçlarının bulunduğunu ve bu durumun ciddi sağlık riskleri oluşturabileceğini uyarısında bulundu. Bu durum, kilo verme konusunda güvenli ve etkili yöntemlere olan ihtiyacı bir kez daha gözler önüne seriyor.
Uzmanlar, insanlarda lösemi inhibitör faktör reseptörü (LIFR) adı verilen bir sinyal yolunun bulunduğunu belirtiyor. Bu sinyal yolu, vücudun hücreleri nasıl ürettiğini kontrol eden kimyasal bir reaksiyon. Dr. Wang, "Araştırmamız, LIFR’nin CP-As’leri tetikleyerek yaşlı farelerde yeni yağ hücreleri oluşturmasında ve karın yağını genişletmesinde önemli bir rol oynadığını gösteriyor," dedi.
Detroit, Michigan’daki AgelessRx’in kurucu ortağı ve baş tıbbi sorumlusu Dr. Sajad Zalzala’ya göre, yaşlanmanın etkilerine rağmen insanların bel çevresinin genişlemesini önlemek için atabileceği adımlar var.
Dr. Zalzala, Fox News Digital’e yaptığı açıklamada, "Yaşlandıkça, yağsız kas kütlesini koruma yeteneğimiz azalır. Bu durum, metabolizmanın yavaşlamasına ve özellikle karın bölgesinde yağ depolanmasının artmasına katkıda bulunur," dedi.
Dr. Zalzala, güne Yunan yoğurdu, protein shake’leri ve yumurta gibi yiyeceklerde bulunabilen 20 ila 30 gram proteinle başlamayı öneriyor. Bu öneriyi destekleyen çeşitli bilimsel kanıtlar bulunuyor. Protein tüketimi, tokluk hissini artırarak gün içinde daha az kalori alımına yardımcı olabilir. Ayrıca, proteinin termik etkisi, yani sindirim sürecinde harcanan enerji miktarı, karbonhidrat ve yağlara göre daha yüksektir. Bu da metabolizmayı hızlandırarak kilo kontrolüne katkı sağlayabilir.
Doktora göre, güne proteinle başlamak daha uzun süre tok kalmanızı sağlar, kan şekerini dengeler ve kasların korunmasını teşvik eder.
Dr. Zalzala, kronik olarak yüksek kortizol seviyelerinin de (uyku eksikliği veya stresin neden olabileceği) özellikle bel çevresinde yağ depolanmasını teşvik ettiğini belirtiyor. Kortizol, stresle başa çıkmamıza yardımcı olan bir hormondur. Ancak kronik stres durumunda sürekli olarak yüksek seviyelerde bulunması, insülin direncine ve karın bölgesinde yağ depolanmasına yol açabilir.
Uzmanlara göre, insanlar her gece yedi ila dokuz saat kaliteli uyku hedeflemelidir. Uyku, vücudumuzun kendini onarması ve yenilemesi için kritik öneme sahiptir. Yetersiz uyku, hormon dengesini bozarak iştahı artırabilir ve metabolizmayı yavaşlatabilir.
Dr. Zalzala ayrıca yürüyüş, farkındalık ve nefes egzersizleri gibi stres azaltma stratejilerini "yağ düzenlemesi ve metabolik sağlık için güçlü araçlar" olarak nitelendiriyor.
Dr. Zalzala, "Çalışma bize yaşlanan yağ dokusunun farklı davrandığını – daha iltihaplı ve işlev bozukluğuna daha yatkın olduğunu hatırlatıyor," dedi.
Eklenen şekerleri ve yüksek oranda işlenmiş karbonhidratları (beyaz ekmek, hamur işleri, şekerli içecekler) en aza indirmek, insülin direncini ve özellikle karın içinde derinlerde oturan iç organ yağının birikimini azaltır.
Özetle, yaşlanmanın getirdiği metabolik değişiklikler ve hormonal dengesizlikler, karın bölgesinde yağlanmaya zemin hazırlayabilir. Ancak doğru beslenme alışkanlıkları, düzenli egzersiz, stres yönetimi ve yeterli uyku gibi yaşam tarzı değişiklikleriyle bu durumun önüne geçmek veya etkilerini azaltmak mümkündür. Özellikle protein ağırlıklı bir beslenme, düzenli uyku ve stres yönetimi teknikleri, yaşlanma sürecinde sağlıklı bir kiloyu korumak ve genel sağlığı iyileştirmek için önemli adımlardır.