San Francisco, Sürücüsüz Waymo Araçlarından Ceza Geliri Elde Ediyor
San Francisco şehri, sürücüsüz Waymo araçlarına yazılan trafik cezalarıyla yeni bir gelir kaynağı buldu. Şehir, 2024 yılında Waymo araçlarına toplamda 65.065 dolar tutarında ceza karşılığı olan 589 trafik cezası kesti. İhlaller, sokak trafiğini engellemekten yasaklı alanlara park etmeye kadar çeşitli nedenlerden kaynaklandı. Google’a ait Waymo, San Francisco’da halkın kullanımına açık 300 araç işletiyor, bu da günde ortalama ikiden az ceza aldıkları anlamına geliyor.
Waymo, TechCrunch’a yaptığı açıklamada, araçların bir sonraki müşterisini beklerken kısa süreliğine yasa dışı bir alana park etmesi veya müşterilerini indirmek için ticari yükleme bölgelerinde durması gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilen cezalara çözüm bulmaya çalıştıklarını belirtti.
Waymo ve artık faaliyet göstermeyen Cruise gibi otonom sürüş operatörleri, araçlarının bazen şaşırtıcı şekillerde davranması nedeniyle yıllar içinde eleştirilere ve hatta vandalizme maruz kaldı. Örneğin, bir adamı durmaksızın daireler çizerek sürmeleri veya bir trafik kontrolünden hızla uzaklaşmaları gibi olaylar yaşandı. Sürücüsüz araçların karşılaşabilecekleri her duruma nasıl tepki verecekleri konusunda eğitilmeleri gerekiyor ve bazen nasıl tepki vereceklerini bilemiyorlar veya "köşe durumlarına" yenik düşüyorlar. Bu durum, insanların araç kullanırken ne kadar işlem yaptığını ve insanların diğer insanların nasıl davranacağını bir bilgisayarın yapamayacağı şekilde nasıl sezebildiğini gözler önüne seriyor.
Waymo geçen yıl, araçlarının acil durum araçlarına ve emniyet güçlerine doğru şekilde tepki verecek şekilde sertifikalandırıldığını açıklamıştı.
En azından, Waymo’nun neden olduğu aksamalar San Francisco şehri için gelir yarattı. Şirket, geçen yıl Los Angeles’ta erişimi açtıktan ve bu hafta Austin, Teksas’a girdikten sonra agresif bir genişleme kampanyası yürütüyor ve kısa süre içinde Miami de dahil olmak üzere diğer şehirlere girmeyi planlıyor. Waymo ayrıca arabalarını Buffalo, New York gibi olumsuz hava koşullarına sahip bölgelerde de test ediyor.
Waymo gibi sürücüsüz hizmetler, sarhoş sürücüleri yollardan çekerek ve diğer insan hatalarını düzelterek herkesi daha güvenli hale getirme vaadini sunuyor. Kadınlar, Waymo’yu Uber’e tercih ettiklerini, çünkü gece geç saatlerde yabancılarla yolculuk yapmak zorunda kalmadıklarını belirtiyorlar. Bazıları, sürücüsüz araçların yollarda ve otoyollarda daha fazla trafiğe yol açacağını, çünkü insanların yolculuk yaparken çalışabileceğini ve örneğin işten daha uzakta yaşayabileceğini söylüyor. Ayrıca, insanların araçlarda seks yaptığı ve bu durumun operatörlerin sürücü olmadığında araçları temiz tutma konusunda karşılaşacakları zorluğu vurguladığı da bildiriliyor. Şehir sakinleri, özel yolcu araçlarına karşı çıkıyor, çünkü konut için kullanılabilecek çok fazla alanı kaplıyorlar.
Elon Musk, Tesla’daki araç satışlarının düşmesiyle birlikte otonomiye ve robotik alanına yatırım yapıyor. Şirket, 2025’in sonuna kadar Austin’de bir robotaksi hizmeti başlatacağını iddia ediyor ve Kaliforniya’da test izinleri için başvuruyor. Tesla, yalnızca kameralara ve sinir ağlarına dayanan farklı bir otonom sürüş biçimi kullanırken, Waymo, tehlikelere daha hızlı tepki verebilen ve sis veya yağmurun içinden görebilen daha pahalı LiDAR sensörleri kullanıyor. Waymo, teknolojisinin uygulanabilirliğini Tesla’dan çok daha önce kanıtladı. Tesla ise 2016’da tüm araçlarının üç ila altı ay içinde veya 2017’de kendiliğinden süreceğini ilan etmişti.
Bu haber, sürücüsüz araç teknolojisinin hem potansiyel faydalarını hem de beraberinde getirdiği zorlukları vurguluyor. San Francisco’nun Waymo’ya kestiği cezalar, bu teknolojinin şehir trafiği üzerindeki etkilerini ve yasal düzenlemelere duyulan ihtiyacı gözler önüne seriyor. Aynı zamanda, sürücüsüz araçların sürekli olarak öğrenmesi ve gelişmesi gerektiğini, insan sürücülerin sezgisel yeteneklerinin yerini almanın kolay olmadığını gösteriyor.
Waymo’nun genişleme planları, bu teknolojinin gelecekte şehirlerde nasıl bir rol oynayacağını merak uyandırıyor. Sürücüsüz araçların yaygınlaşması, ulaşım alışkanlıklarımızı, şehir planlamasını ve hatta sosyal yaşamımızı derinden etkileyebilir. Ancak bu potansiyelin gerçekleşmesi için, teknolojik zorlukların aşılması, yasal çerçevenin oluşturulması ve kamuoyunun bu yeni teknolojiye uyum sağlaması gerekiyor.
Son olarak, bu durum Elon Musk’ın Tesla’daki otonom sürüş çabalarıyla da bir karşılaştırma imkanı sunuyor. Waymo’nun daha olgun ve güvenilir bir teknoloji sunması, Tesla’nın yaklaşımının daha uzun vadeli ve riskli olduğunu gösteriyor. Otonom sürüş yarışında hangi şirketin başarılı olacağını zaman gösterecek, ancak şimdilik Waymo, San Francisco’dan elde ettiği ceza geliriyle bir adım önde gibi görünüyor.