ABD Kongresinden Türkiye’yi Yeniden Sınıflandırma Girişimi: "Türkiye Diplomatik Yeniden Hizalanma Yasası" Tartışmaları Alevleniyor
ABD Kongresinde, Türkiye’nin Dışişleri Bakanlığı nezdindeki sınıflandırmasının değiştirilmesini öngören bir yasa tasarısı gündeme bomba gibi düştü. Çift partili bir grup milletvekili, Türkiye’nin Avrupa ülkesi olarak değil, Yakın Doğu ülkesi olarak yeniden sınıflandırılması için harekete geçti. Bu adımın arkasında, Ankara’nın ABD ve NATO müttefiklerinden uzaklaşması ve farklı ittifak arayışlarına girmesi yatıyor.
Brad Schneider (Demokrat-Illinois) ve Gus Bilirakis (Cumhuriyetçi-Florida) öncülüğündeki milletvekili grubu, "Türkiye Diplomatik Yeniden Hizalanma Yasası"nı Kongreye sundu. Bu yasa tasarısı, Türkiye’nin ABD Dışişleri Bakanlığı’ndaki konumunun Avrupa ve Avrasya İşleri Bürosu’ndan, Yakın Doğu İşleri Bürosu’na resmen taşınmasını hedefliyor. Milletvekilleri, bu değişikliğin Ankara’nın Rusya, Çin, İran ve Hamas ile derinleşen ilişkilerini yansıttığını ve bu ilişkilerin Batı’nın güvenlik çıkarlarıyla temelden çeliştiğini savunuyorlar.
Tasarının mimarlarından Temsilci Schneider yaptığı açıklamada, "Türkiye bir yol ayrımında ve Erdoğan tercihini yaptı. Hükümeti Hamas militanlarını barındırıyor, Putin’in savaş makinesini destekliyor ve NATO birliğini engelliyor; aynı zamanda Batılı bir müttefikin ayrıcalıklarını talep ediyor. Amerikan diplomasisinin Türkiye’nin hala Avrupa’nın bir parçasıymış gibi davranmayı bırakmasının zamanı geldi" ifadelerini kullandı.
Temsilci Bilirakis ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Amerikan çıkarlarına sürekli olarak aykırı davrandığını ve bu tehlikeli davranışın bölgede istikrarsızlığa katkıda bulunduğunu belirtti. "Resmi ABD dış politikasının bu düşmanca rejimin davranışlarının gerçeklerini daha doğru bir şekilde yansıtmasının ve Erdoğan’ın hesap vermesinin zamanı geldi" dedi.
Bu yasa tasarısının gündeme gelmesi, Washington ve Ankara arasında tansiyonu yükseltti. Türk hükümeti, Kongre üyelerinin dış politikasına ve Avrupa yönelimine ilişkin yaptığı değerlendirmelere sert tepki gösterdi. Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’nden bir yetkili Fox News Digital’e yaptığı açıklamada, "Türkiye’nin Avrupa kimliği, yadsınamaz bir tarihi ve jeostratejik gerçektir. NATO, Avrupa Konseyi, AGİT ve bir AB ortak üyesi olarak Türkiye, bu kurumların temsil ettiği Avrupa kurumsal çerçevesinin ve evrensel değerlerin ayrılmaz bir parçasıdır" dedi.
Ancak, Türkiye’nin son yıllarda izlediği politikalar, ABD’li yetkililer arasında endişe yaratmaya devam ediyor. Foundation for the Defense of Democracies (Demokrasileri Savunma Vakfı) Direktörü Jonathan Schanzer, Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nin Avrupa alt komitesinde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Batı ve Doğu arasındaki gelecekteki yörüngesi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Schanzer, Türkiye’nin ABD çıkarlarına aykırı, kötücül iç ve dış politikalar izleyerek sık sık bir düşman gibi davrandığını söyledi. Türkiye’nin Hamas ve diğer gruplar da dahil olmak üzere Orta Doğu terörist gruplarını ve haydut devletleri destekleme konusunda köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurguladı.
Schanzer ayrıca, Türkiye’nin NATO platformunu Amerikan çıkarlarını baltalamak için kullandığını iddia etti. Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın ittifaka kabul edilmesine onay vermesi karşılığında F-16 savaş uçaklarının satışını talep ederek Washington’ı rehin aldığını belirtti.
Türkiye’nin Ukrayna savaşında Rusya ve Vladimir Putin ile ilişkilerini derinleştirmesi de eleştirilerin odağında. Rus yapımı S-400 füze savunma sistemini satın alması ve NATO müttefiklerinin Rusya’ya ekonomik yaptırımlar uyguladığı ve enerji bağımlılığını azaltmaya çalıştığı bir dönemde, Türkiye’nin Rusya ile yakın ticaret ve enerji bağlarını sürdürmesi tepki çekti.
Söz konusu yasa tasarısı, Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’nin diplomatik statüsünü 90 gün içinde yeniden atamasını ve Türkiye’nin Avrupa’dan uzaklaşmasının sonuçlarına ilişkin beş yıllık bir Kongre incelemesi sunmasını öngörüyor.
Hellenic American Leadership Council (Helen Amerikan Liderlik Konseyi) Başkanı Endy Zemenides, Fox News Digital’e yaptığı açıklamada, bu yasa tasarısını desteklediklerini ve Dışişleri Bakanlığı’nın Ankara ile gerçekçi bir şekilde başa çıkmasını gerektiren çift partili milletvekili grubunu takdir ettiğini söyledi. "ABD dış politika bürokrasisinin dürüst bir değerlendirmesi, Türkiye’ye birden fazla Dışişleri Bakanlığı bürosu içinde, en iyi ihtimalle ne dost ne de düşman haline gelmiş bir ülke için tamamen hak edilmemiş bir lobi tahsis ettiğimizi ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.
"Türkiye Diplomatik Yeniden Hizalanma Yasası", Washington’da Türkiye’nin geleceği ve Batı ile ilişkileri hakkında yoğun bir tartışma başlattı. Yasa tasarısının Kongre’den geçip geçmeyeceği ve ABD-Türkiye ilişkileri üzerinde ne gibi etkileri olacağı merakla bekleniyor. Bu süreç, Türkiye’nin dış politika tercihleri, ittifak arayışları ve bölgedeki rolü hakkında daha derin bir sorgulamaya yol açabilir. Bu gelişmeler, Türkiye’nin uluslararası arenadaki konumunu ve gelecekteki politikalarını derinden etkileyebilecek potansiyele sahip.