Trump’ın Üniversite Sporcularına Yönelik Kararnamesi Tartışma Yaratıyor
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın, üniversite sporcularına yapılan ödemeler konusuna el atma olasılığı, spor dünyasında ve siyasi arenada büyük yankı uyandırdı. Konuya yakın bir kaynağın 2 Mayıs’ta USA TODAY’e yaptığı açıklamaya göre, Trump bu konuyu ciddiyetle değerlendiriyor ve üniversite sporcularına ödemeleri düzenleyen bir başkanlık kararnamesi imzalamayı düşünebilir. Kaynak, kamuoyuna açıklama yetkisi olmadığı için isminin gizli kalmasını istedi.
Trump’ın bu konuya olan ilgisi, 1 Mayıs’ta Alabama Üniversitesi’nin mezuniyet törenine katıldığı sırada, eski Alabama Üniversitesi futbol koçu Nick Saban ile yaptığı görüşmenin ardından ortaya çıktı. İddiaya göre, Trump, Saban ile yaptığı görüşmede, sporcuların isim, imaj ve benzerlik haklarından (NIL) elde ettikleri gelirler konusunu ele aldı. Bu haklar, son dönemde üniversite sporlarında hızla yaygınlaşmış olsa da, büyük ölçüde düzenlemesiz bir şekilde ilerliyor.
Wall Street Journal’ın ilk olarak duyurduğu habere göre, Trump’ın bu konudaki potansiyel adımı, görevdeki ilk 102 gününde imzaladığı 140’tan fazla başkanlık kararnamesine bir yenisini ekleyecekti. Bu kararnameler, çeşitli konuları kapsıyordu.
Nick Saban, özellikle NIL konusundaki mevcut durumun üniversite sporlarını olumsuz etkilediğini savunuyor. Mart 2024’te Senatör Ted Cruz’un ev sahipliğinde Washington’da düzenlenen bir yuvarlak masa toplantısında Saban, sporcuların NIL haklarından para kazanma fırsatları ve transfer haklarının bir araya gelmesiyle "kişisel gelişimlerinin" engellendiğini ifade etmişti. Cruz, bu toplantıyı, Kongre’den geçebilecek bir üniversite sporları yasası hazırlama çabalarının bir parçası olarak düzenlemişti.
Alabama Senatörü Tommy Tuberville, Trump’ın Alabama ziyaretinde Air Force One’da başkanla "NIL için ulusal standartlar oluşturmanın önemi" hakkında "harika bir sohbet" yaptığını söyledi. Auburn Üniversitesi ve diğer okullarda eski bir futbol koçu olan Tuberville, "Üniversite futbolu Amerika’nın kalbi ve ruhudur, ancak oyun alanını eşitlemezsek tehlikede" dedi.
Trump’ın bu alana potansiyel girişi, avukatların, NCAA’nın ve Güçlü Beş konferansının, ABD Bölge Yargıcı Claudia Wilken’in nihai onay vermeye hazır olduğunu söylediği üç sporcu tazminat davasının önerilen çözümünün bir yönünü revize etmeye çalıştığı bir zamanda geldi.
Anlaşmaya göre, mevcut ve eski sporculara (ve avukatlarına) 10 yıl içinde 2,8 milyar dolarlık tazminat ödenecek ve D-I okulları, belirli spor gelirlerinin bir yüzdesine dayalı olarak zamanla artacak okul başına bir üst sınıra tabi olmak üzere, sporculara NIL’lerinin kullanımı için doğrudan ödeme yapmaya başlayabileceklerdi. Sporcuların okul dışı kuruluşlarla NIL anlaşmaları yapmasına izin verilmeye devam edecek, ancak 600 dolar veya daha fazla değere sahip anlaşmalar, şu anda olduğundan daha fazla incelemeye tabi tutulacaktı.
Önerilen anlaşma, NCAA, konferansları ve okulları için bazı sorunları çözse de, diğer şeylerin yanı sıra, sporcuların NIL haklarını federal yasaya geçirecek, sporcuların NIL haklarıyla bağlantılı olarak çıkarılan düzinelerce eyalet yasasının önüne geçecek ve NCAA’ya antitröst davalarına karşı bir miktar yasal koruma sağlayacak bir yasa için Kongre’de lobicilik yapmaya devam ettiler. İşte bu noktada Trump devreye girebilir.
Wall Street Journal’a göre Trump, Beyaz Saray yardımcılarına bir emrin nasıl görüneceğini incelemeye başlamalarını talimatı verdi.
Connecticut Senatörü Richard Blumenthal, 2 Mayıs gecesi USA TODAY’e yaptığı açıklamada, Trump’ın potansiyel katılımıyla ilgili olarak şunları söyledi: "Üniversite sporları reformu ancak üniversite sporcularını ilk sıraya koyan iki partili müzakerelere dayalı Kongre mevzuatıyla gerçekleşebilir. Başkan, Senato müzakerelerini desteklemeye davetlidir, ancak özellikle oyuncuların kanı, teri ve gözyaşı üzerinde NCAA’ya bağışta bulunmak için kararname ile hüküm verme yetkisi yoktur."
Devam eden antitröst davasındaki davacıların baş avukatlarından Steve Berman, USA TODAY’e yaptığı açıklamada, Trump’ın sporcuları sınırlayacak herhangi bir şekilde katılımı olasılığını eleştirdi.
Berman, "Başkan, şimdiye kadarki en büyük iş insanı olduğunu söylüyor" diye yazdı. "Neden öğrencilerin NIL’leri için müzakere ettiği iş anlaşmalarını sınırlamak için bir şey yapsın ki? O, serbest piyasanın bir faydası oldu, neden bu genç sporcular olmasın?"
"Saban’a gelince, ne ikiyüzlü. Kendisi, bu sporcuların sırtından on milyonlarca dolar kazanırken, NIL’in başından beri karşıtı oldu. Hatta (Trump’ın) atadığı yargıçlardan biri olan Yargıç Kavanaugh, Alston kararında bunun yanlış olduğunu belirtti."
"Trump, NIL pazarının hayranı olan ve Saban’ın yararlandığı koç sömürü sisteminin hayranı olmayan koç (Jim) Harbaugh ile konuşmalıdır."
Makalede yer alan bu farklı görüşler, Trump’ın konuya müdahil olma olasılığının ne kadar karmaşık ve tartışmalı olduğunu gözler önüne seriyor. Bir yandan, sporcuların haklarını koruma ve NIL düzenlemelerini standartlaştırma ihtiyacı vurgulanırken, diğer yandan Trump’ın müdahalesinin yetki aşımına yol açabileceği ve sporcuların serbest piyasadaki fırsatlarını kısıtlayabileceği endişesi dile getiriliyor.
Trump’ın bu konudaki nihai kararının ne olacağı henüz belirsizliğini korurken, bu durumun üniversite sporlarının geleceği ve sporcuların ekonomik hakları üzerindeki potansiyel etkileri şimdiden yoğun bir şekilde tartışılmaya başlandı. Bu tartışmaların önümüzdeki günlerde daha da alevlenmesi bekleniyor. Özellikle, Kongre’nin bu konudaki tavrı ve NCAA’nın lobicilik faaliyetleri, sürecin nasıl ilerleyeceğini belirleyecek önemli faktörler arasında yer alacak.
Sonuç olarak, Trump’ın bu konuya müdahalesi, üniversite sporları dünyasında köklü değişikliklere yol açabilecek bir potansiyele sahip. Ancak, bu değişikliklerin ne yönde olacağı ve kimlerin bundan fayda sağlayacağı veya zarar göreceği, önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmelerle daha net bir şekilde ortaya çıkacak.