Donald Trump, ESPN kişiliği Stephen A. Smith’in 2028’de Beyaz Saray için yarışması arzusunu dile getirerek siyasi tartışma kazanını tekrar kaynattı. Eski başkanın bu beklenmedik önerisi, NewsNation’da 30 Nisan’da katıldığı bir halka açık oturumda, ilk 100 günüyle ilgili çeşitli sorulara cevap verirken geldi.
Trump, Smith’in potansiyel adaylığı hakkındaki düşüncelerini, "Onu izlemeyi seviyorum. Çok önemli olan harika eğlence becerilerine sahip. İnsanlar onu izliyor," şeklinde ifade etti. Açıkça etkilendiğini belirterek, "İnsanları ve adayları seçmekte oldukça başarılıydım ve size söyleyeyim, onun yarışmasını çok isterim" dedi. Trump’ın spor yorumcusunun popülaritesini ve ilgi uyandırma yeteneğini vurgulaması, 57 yaşındaki Smith’in olası bir aday olarak gündeme gelmesinin nedenlerinden biri.
Ancak bu fikir her kesimden olumlu tepkiler almadı. Demokratlar, tabanlarından gelen yoğun eleştirilerle karşı karşıya ve Trump 2.0 ile mücadele etmek, özellikle genç erkek seçmenlerle daha iyi bağlantı kurmanın yollarını bulmak için mesajlarını yeniden şekillendirme sürecindeler. Bu bağlamda, Smith’in adaylığı, partiye yeni bir dinamik getirme potansiyeli taşıyor.
Yıllar içinde, Smith, tartışmalı ve bazen kışkırtıcı "sıcak fikir" tarzıyla çeşitli medya platformlarında milyonlarca takipçi topladı. Trump müttefikleri, bu özelliklerin Smith’i güçlü bir kampanya adayı yapacağını savunuyorlar. Ancak, bu aynı özellikler, diğer siyasi gözlemciler arasında şüphe uyandırıyor. Onlara göre, başka bir ünlü seçmek – Trump, NBC’nin "Çırak" programını 14 sezon boyunca sundu – bir hata olacaktır.
NBA basketbolunun efsane isimlerinden Charles Barkley, 15 Nisan’da yaptığı bir röportajda, "Sakin ol, Stephen A.," diyerek Smith’in olası adaylığına karşı çıktı. "Stephen A. benim arkadaşlarımdan biri, ama hadi ama, yapma şunu." Barkley’nin uyarısına rağmen, Smith bu ayın başlarında, daha önce reddettiği başkanlık için yarışma fikrine "resmen tüm kapıları açık bıraktığını" söyledi.
Ancak anketler, bu etkileyici spor yorumcusunun seçmenleri kazanmak için uzun bir yolu olduğunu gösteriyor. Washington, D.C. merkezli ilerici düşünce kuruluşu Data For Progress’in verileri, Smith’in eski Başkan Joe Biden’ın Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg, Temsilci Alexandria Ocasio-Cortez (D-N.Y.) ve Demokrat Kaliforniya Valisi Gavin Newsom gibi diğer olası rakipler arasında en düşük net beğenilirliğe sahip olduğunu ortaya koydu.
Bu veriler, Smith’in popülaritesinin ve tanınırlığının, seçmen nezdinde destek anlamına gelmediğini gösteriyor. Siyasi deneyimsizliği ve polarize edici üslubu, geniş kitlelere ulaşmasını engelleyebilir. Ancak, Trump’ın desteği ve Smith’in tartışma yaratma yeteneği, onu 2028 seçimlerinde dikkate değer bir figür haline getirebilir.
Smith’in olası adaylığı, Amerikan siyasetindeki ünlülerin artan rolüne ve medyanın siyasete etkisine dair soruları gündeme getiriyor. Trump’ın kendisi de ünlü statüsünü kullanarak Beyaz Saray’a ulaşmıştı ve Smith’in adaylığı, bu trendin devamı olabilir. Ancak, seçmenlerin ünlü bir adayı, siyasi deneyime sahip bir adaya tercih edip etmeyeceği belirsizliğini koruyor.
Sonuç olarak, Stephen A. Smith’in 2028’de başkanlık için yarışıp yarışmayacağı henüz kesin değil. Ancak, Trump’ın desteği ve Smith’in tartışma yaratma yeteneği, onu potansiyel bir aday olarak gündemde tutmaya devam ediyor. Seçimler yaklaştıkça, Smith’in siyasi duruşunu ve kampanya stratejisini nasıl şekillendireceği yakından takip edilecek.
Bu beklenmedik gelişme, Amerikan siyasetindeki belirsizliği ve sürprizleri bir kez daha gözler önüne seriyor. Ünlülerin siyasete girişi ve medyanın seçimler üzerindeki etkisi, önümüzdeki yıllarda da tartışılmaya devam edecek. Smith’in adaylığı, bu tartışmalara yeni bir boyut kazandırarak, siyasetin giderek daha karmaşık ve öngörülemez bir hale geldiğini gösteriyor.
