Trump’ın Kongre Konuşması Piyasaları İkiye Böldü: Vergi Kesintileri Umut, Tarifeler Endişe Yarattı
ABD Başkanı Donald Trump’ın Kongre’ye yaptığı son konuşma, yatırımcılar arasında karmaşık bir tepkiye yol açtı. Trump’ın vergi kesintilerini uzatma taahhüdü piyasalarda olumlu karşılanırken, tarifelere yönelik ısrarcı tutumu ve yarı iletken çip üretimi sübvansiyonlarını kaldırma önerisi endişeleri beraberinde getirdi.
Piyasalar için kritik bir dönemeçte gerçekleşen konuşma, Trump’ın politikalarının ekonomik büyüme üzerindeki potansiyel olumsuz etkilerine ve enflasyona katkıda bulunabileceği endişelerini yeniden alevlendirdi. Seçim sonrası coşku ve heyecan dalgası, yerini belirsizlik ve tedirginliğe bırakmıştı.
Trump’ın 2017 vergi kesintilerini uzatma çağrısı, yatırımcılar tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak, 2 Nisan’dan itibaren "karşılıklı tarifeler" uygulama vaadi, finansal piyasaları sarsma potansiyeli taşıyor. Ameriprise Financial baş piyasa stratejisti Anthony Saglimbene, tarifeler konusundaki piyasa oynaklığının devam edeceğini belirterek, ABD’nin bu politikalardan geri adım atmaya hazır görünmediğini vurguladı. Saglimbene, Trump’ın vergi kesintilerini tekrar gündeme getirmesinin piyasalar için olumlu bir işaret olduğunu da sözlerine ekledi.
Salı günü, Trump’ın Meksika ve Kanada’dan yapılan ithalata uyguladığı %25’lik yeni tarifeler ve Çin mallarına uygulanan vergilerin %20’ye çıkarılmasıyla birlikte, önemli ABD hisse senedi endeksleri dalgalı bir seyir izledi ve düşüş gösterdi.
S&P 500 endeksi yıl başından bu yana elde ettiği kazançları geri verdi ve 2025 yılı için negatif bölgeye girdi. Teknoloji ağırlıklı Nasdaq Composite endeksi ise Salı günü ortasında Aralık ortasındaki zirvesinden %10’dan fazla düşüş yaşadı, ancak sonrasında bir miktar toparlandı.
Trump’ın konuşması sırasında dolar ve ABD hisse senedi vadeli işlemleri kayıplarının bir kısmını telafi etti. Running Point Capital Advisors’ın baş yatırım sorumlusu Michael Schulman, vergi kesintilerinin şirketlerin harcamalarını teşvik edeceğini, ancak bunun tüketici harcamalarının devamlılığına bağlı olduğunu söyledi. Schulman, yatırımcı tepkisinin genel olarak olumlu olması gerektiğini, çünkü bu politikaların yürürlüğe girmesiyle harcanabilir gelirin artabileceğini ifade etti. B. Riley Wealth stratejisti Art Hogan, başkanın yorumlarındaki tek endişe verici noktanın tarifeler olduğunu belirtti.
Bir diğer endişe kaynağı ise Trump’ın Salı günü yaptığı, ABD’li milletvekillerinin yarı iletken çip üretimi ve üretimi için 52,7 milyar dolar sübvansiyon sağlayan tarihi 2022 iki partili yasasını (CHIPS Yasası) ortadan kaldırması ve elde edilen geliri borcu ödemek için kullanması gerektiği yönündeki açıklaması oldu. Saxo baş yatırım stratejisti Charu Chanana, CHIPS Yasası’ndan geri adım atılmasının önemli bir politika değişikliği olduğunu vurguladı.
Chanana, bu duruşun hayata geçirilmesi halinde yatırım planlarını, tedarik zinciri esnekliğini ve ABD’nin çip üretimindeki rekabet gücünü etkileyebileceğini söyledi. Yurt içi üretim için devlet desteğine güvenen şirketler, genişleme planlarını yeniden gözden geçirebilirken, yabancı rakipler rekabet avantajı elde edebilir. Piyasa tepkisi, bunun siyasi bir duruş mu yoksa gerçek bir politika değişikliği mi olduğuna bağlı olacak.
Özetle, Trump’ın Kongre’ye yaptığı konuşma, piyasaları derin bir ayrışmaya sürükledi. Vergi kesinteleri umut ışığı olurken, tarifeler ve yarı iletken sübvansiyonlarının kaldırılması önerisi belirsizlik ve endişe yarattı. Yatırımcılar, Trump’ın politikalarının ekonomik büyüme üzerindeki etkilerini ve özellikle tarifelerin ticaret savaşını tetikleme potansiyelini yakından takip ediyor.
Daha Detaylı Analiz:
Trump’ın vergi kesintilerini uzatma taahhüdü, şirketlerin karlarını artırarak yatırımları teşvik etme potansiyeli taşıyor. Bu durum, ekonomik büyümeyi destekleyebilir ve istihdam yaratabilir. Ancak, vergi kesintilerinin bütçe açığını artırma riski de bulunuyor. Bu durum, uzun vadede faiz oranlarını yükseltebilir ve ekonomik büyümeyi engelleyebilir.
Tarifeler ise daha karmaşık bir tablo sunuyor. Trump, tarifeleri ABD’nin ticaret ortaklarına baskı yapmak ve daha adil ticaret anlaşmaları müzakere etmek için kullanıyor. Ancak, tarifeler aynı zamanda ithal malların fiyatlarını artırarak enflasyona neden olabilir ve tüketici harcamalarını azaltabilir. Ayrıca, ticaret ortaklarının misilleme yapması durumunda, küresel bir ticaret savaşı tetiklenebilir ve bu da küresel ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir.
Yarı iletken sübvansiyonlarının kaldırılması önerisi ise teknoloji sektörü için büyük bir darbe olabilir. Yarı iletkenler, modern ekonominin temel bir bileşeni ve bu sektördeki rekabet gücünü kaybetmek, ABD’nin küresel liderliğini tehlikeye atabilir. Sübvansiyonların kaldırılması, ABD’li şirketlerin yatırımlarını azaltmasına ve Asya’daki rakiplerinin daha da güçlenmesine yol açabilir.
Piyasa Beklentileri ve Olası Senaryolar:
Piyasalar, Trump’ın politikalarının gelecekteki yönünü ve etkilerini yakından takip ediyor. Yatırımcılar, vergi kesintelerinin uzatılıp uzatılmayacağını, tarifelerin uygulanmaya devam edip etmeyeceğini ve yarı iletken sübvansiyonlarının kaldırılıp kaldırılmayacağını merak ediyor.
En olası senaryo, Trump’ın vergi kesintilerini uzatması ve tarifeler konusundaki sert tutumunu sürdürmesi. Bu durum, kısa vadede piyasalarda dalgalanmalara neden olabilir, ancak uzun vadede ekonomik büyümeyi destekleyebilir.
Daha az olası bir senaryo ise Trump’ın tarifeler konusunda geri adım atması ve daha işbirlikçi bir ticaret politikası izlemesi. Bu durum, piyasalarda rahatlama yaratabilir ve küresel ekonomik büyümeyi destekleyebilir.
En kötü senaryo ise Trump’ın tam bir ticaret savaşı başlatması ve yarı iletken sübvansiyonlarını kaldırması. Bu durum, küresel ekonomik büyümeyi ciddi şekilde olumsuz etkileyebilir ve piyasalarda büyük bir çöküşe neden olabilir.
Sonuç olarak, Trump’ın Kongre konuşması, piyasalar için belirsizlik ve riskleri artırdı. Yatırımcılar, Trump’ın politikalarını yakından takip ederek ve olası senaryolara hazırlıklı olarak hareket etmelidir. Bu dönemde dikkatli olmak, riskleri yönetmek ve uzun vadeli yatırım hedeflerine odaklanmak büyük önem taşıyor.