Wednesday, May 7, 2025
HomeSiyasetTrump'ın DEI Savaşı: Şirketler 'Woke' Ideolojiden Vazgeçiyor mu?

Trump’ın DEI Savaşı: Şirketler ‘Woke’ Ideolojiden Vazgeçiyor mu?

Donald Trump, DEI, Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık, Liyakat Sistemi, İş Hayatı, Kurumsal Amerika, Ayrımcılık, İşe Alım, Yönetici, S&P 100, Irksal Adalet, İşgücü, Karoline Leavitt, Stephen Miller, Amerika First Legal, Kota, İşveren, İş Hukuku, Yönetim, Ekonomi, İnovasyon, İstihdam, Kültür, Siyasi Baskı, Irk, Cinsiyet, Azınlık, George Floyd, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Beyaz Saray, ABD, Haberler, Analiz, Politika, Şirket, İş Dünyası

Trump Yönetiminden DEI’ye Karşı Hamle: "Liyakat Sistemine" Dönüş İddiası ve Tartışmalar

ABD’de, eski Başkan Donald Trump’ın olası bir ikinci dönemi öncesinde, çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık (DEI) programlarına yönelik sert eleştiriler ve bu programları ortadan kaldırma vaatleri yeniden gündeme geldi. Trump yönetimi, DEI’yi "komünist, uyanık, boğucu" bir ideoloji olarak nitelendirerek, yerine "liyakat sistemi" getirmeyi hedefliyor. Bu durum, hem iş dünyasında hem de akademide büyük tartışmalara yol açmış durumda.

Trump’ın DEI’ye Yönelik Politikaları ve Eleştirileri

Trump’ın ilk başkanlık döneminde başlayan DEI karşıtı kampanyası, ikinci dönemde hız kazanacak gibi görünüyor. Yönetim, federal hükümette ve ordudaki çeşitlilik girişimlerini tasfiye etti, üniversitelere yönelik milyarlarca dolarlık federal fonları kesme tehdidinde bulundu ve büyük şirketlere çeşitlilik programlarını geri çekmeleri veya federal sözleşmeleri kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacakları uyarısında bulundu.

Trump yönetiminin bu adımları, birçok büyük şirkette çeşitlilik programlarında yaygın değişikliklere yol açtı. Basın sekreteri Karoline Leavitt, Trump’ın "anayasanın renk körü eşitlik vaadine" bağlı olduğunu belirtirken, DEI’nin Amerikalıları "değiştirilemez özelliklere" göre bölmeye çalıştığını savundu. Leavitt’e göre, Trump’ın Amerika’sında bireysel onur, sıkı çalışma ve mükemmellik, kişinin ilerlemesini belirleyecek tek faktörler olacak.

Trump’ın bu politikalarına öncülük eden isimlerden biri olan Stephen Miller, DEI’nin "yasa dışı ırk kotaları" olduğunu savunuyor. Miller, "liyakat sistemine" geçişin, inovasyonu, büyümeyi, yatırımı ve iş yaratmayı teşvik edeceğine inanıyor.

DEI Savunucularının Cevabı ve İş Dünyasındaki Durum

DEI savunucuları ise, DEI’nin liyakatle çelişmediğini, aksine, bireylerin yalnızca liyakatlerine göre ödüllendirilmelerini sağlayan sistemler oluşturmak için kritik öneme sahip olduğunu savunuyor. Dartmouth’tan Profesör Paul Argenti, en yüksek performanslı kuruluşların, bir meritokrasiye sahip olmanın, çeşitli adayların da diğerleriyle aynı fırsata sahip olmasını sağlamak anlamına geldiğini belirtiyor.

USA TODAY’in haberine göre, iş dünyası Trump yönetiminin artan baskısına rağmen DEI’den vazgeçmeye hazır görünmüyor. Bazı şirketler taahhütlerini iptal etse de, Costco, Marriott, Starbucks ve Cisco gibi şirketler DEI’yi kamuoyu önünde savunuyor. Massachusetts Üniversitesi’nden Sosyoloji Profesörü Donald Tomaskovic-Devey, "sessiz çoğunluğun" DEI’yi finanse etmeye yönelik artan siyasi baskıya rağmen çalışmalarına devam ettiğini belirtiyor.

Littler hukuk firması tarafından yapılan bir ankete göre, iş liderlerinin yalnızca %8’i Trump yönetiminin kararnameleri sonucunda DEI programlarında ciddi değişiklikler yapmayı düşünüyor. Neredeyse yarısı ise yeni veya daha fazla geri adım atma planları olmadığını belirtiyor. Tomaskovic-Devey, kuruluşların büyük çoğunluğunun sessizleştiğini, DEI programlarını ne geri çektiğini ne de kamuoyu önünde savunduğunu ifade ediyor.

George Floyd Olayının DEI’ye Etkisi ve Sonrası

DEI girişimleri, özellikle kadın, siyah ve Latin kökenli yöneticilerin sayısını artırmak amacıyla, George Floyd’un 2020’deki ölümüyle birlikte Amerika’da ırksal eşitsizliklerle ilgili tarihi bir hesaplaşma sonrasında daha da güçlenmişti. 2020 ile 2022 yılları arasında, S&P 100 şirketlerindeki siyah yönetici sayısı federal hükümet tarafından toplanan iş gücü verilerinin USA TODAY tarafından analizine göre neredeyse %27 arttı.

Ancak bu ivme, güçlü bir tepkiyle karşılaştı. 2023’te, siyah yöneticilerin sayısı bir önceki yıla göre %3 oranında düştü, bu da beyaz yöneticilerdeki düşüş oranının iki katıydı. Bu durum, DEI’nin geleceğiyle ilgili soru işaretlerini artırıyor.

Sonuç

Trump yönetiminin DEI’ye karşı başlattığı kampanya, Amerika’daki çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Trump’ın "liyakat sistemine" dönüş vaadi, bazı kesimler tarafından desteklenirken, DEI savunucuları bu yaklaşımın eşitsizlikleri daha da derinleştirebileceği uyarısında bulunuyor. İş dünyası ise, bu konuda bölünmüş durumda. Bazı şirketler DEI programlarını savunurken, bazıları sessiz kalmayı tercih ediyor. Önümüzdeki dönemde, bu tartışmaların daha da şiddetlenmesi ve DEI’nin geleceğinin belirsizleşmesi bekleniyor. Trump’ın olası bir ikinci başkanlık döneminde, DEI programlarının büyük ölçüde tasfiye edilmesi ve "liyakat sistemi" adı altında farklı uygulamaların hayata geçirilmesi olası görünüyor. Ancak, bu durumun uzun vadeli etkileri ve iş dünyasındaki yankıları henüz tam olarak kestirilemiyor.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular