Trump Ailesi’nin Kripto Para Girişimi ve Dev Anlaşmazlıklar Ağı
Trump ailesinin kripto para dünyasındaki yeni macerası olan World Liberty Financial (WLF), kısa sürede büyük bir tartışmanın odağına yerleşti. Şirket, yeni geliştirdiği stabilcoin’in, Abu Dabi hükümetine ait yatırım firması MGX ile kripto para borsası Binance arasında gerçekleşecek 2 milyar dolarlık bir işlemde kullanılacağını duyurdu. Ancak bu duyuru, beraberinde bir dizi etik ve yasal soruyu da getirdi. Söz konusu anlaşmanın karmaşıklığı ve içerdiği potansiyel çıkar çatışmaları, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Anlaşmanın duyurusu, Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) düzenlenen Token2049 konferansında yapıldı. Sahneye çıkan isimler ise dikkat çekiciydi: World Liberty Financial’ın kurucu ortaklarından Zach Witkoff, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın oğulları Eric Trump ve Donald Trump Jr. ile birlikte bu önemli işbirliğini ilan etti. Zach Witkoff’un babası Steve Witkoff da bu denklemde önemli bir rol oynuyor. Zira kendisi, Trump’ın yakın dostu olmasının yanı sıra, şu anda ABD’nin Orta Doğu Özel Temsilcisi olarak görev yapıyor. Bu durum, anlaşmanın şeffaflığı ve tarafsızlığı konusundaki endişeleri artırıyor.
Dolayısıyla, ABD Başkanı’nın oğullarının ve bir federal temsilcinin oğlunun, önemli bir ticaret ortağı olan bir bölgede böylesine büyük bir iş anlaşmasını duyurması, akıllara çeşitli sorular getiriyor. Bu durum, kamu görevlilerinin ve yakınlarının iş dünyasındaki faaliyetlerinin ne kadar etik olduğu sorusunu bir kez daha gündeme taşıyor.
Anlaşmanın detaylarına bakıldığında, Abu Dabi hükümeti tarafından yapay zeka projelerini desteklemek amacıyla kurulan devlet yatırım fonu MGX’in, Binance borsasına 2 milyar dolar değerinde stabilcoin yatırımı yapacağı görülüyor. Bu yatırımın, World Liberty Financial’ın yeni piyasaya sürdüğü USD1 adlı stabilcoin ile gerçekleştirilmesi planlanıyor. İşte bu noktada, karmaşıklık ve olası çıkar çatışmaları daha da belirginleşiyor.
MGX’in yönetim kurulu başkanlığını, BAE Devlet Başkanı Mohamed bin Zayed Al Nahyan’ın kardeşi Şeyh Tahnoon bin Zayed Al Nahyan yürütüyor. Aynı zamanda ülkenin Ulusal Güvenlik Danışmanı olan Şeyh Tahnoon’un, geçmişte ABD’de Başkan Trump ve kabinesiyle görüştüğü biliniyor. Bu bağlantılar, anlaşmanın arka planında siyasi ve ekonomik ilişkilerin ne kadar etkili olduğunu gösteriyor.
Nisan ayında Eric Trump, Trump Organization’ın Dubai’de 80 katlı bir Trump International Hotel and Tower inşa etme konusunda anlaştığını duyurmuştu. Bu durum, Trump ailesinin BAE ile olan ticari bağlarının ne kadar derin olduğunu gözler önüne seriyor. Bu arada, Başkan Trump’ın önümüzdeki haftalarda bölgeyi ziyaret etmesi ve Bloomberg’e göre Nvidia’nın BAE’ye satışına ilişkin kısıtlamaları hafifletecek bir anlaşma olasılığını değerlendirdiği bildiriliyor. Bu gelişmeler, anlaşmanın zamanlaması ve potansiyel etkileri hakkında daha fazla soru işareti yaratıyor.
Binance cephesine gelince, kripto para borsası 2023’ten bu yana ABD düzenleyicileri tarafından yakından izleniyor. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), şirketi ve kurucusu Changpeng Zhao’yu işlem hacimlerini yapay olarak şişirmek, müşteri fonlarını yönlendirmek ve yatırımcıları yanıltmakla suçluyor. SEC’in Binance’e karşı açtığı sivil dava, Trump’ın göreve gelmesi ve kripto para üzerindeki düzenlemeleri gevşetme sözü vermesinin ardından Şubat ayında askıya alındı. Bu durum, siyasi müdahalenin yargı süreçlerini nasıl etkileyebileceği konusunda ciddi endişelere yol açıyor.
Ancak çıkar çatışmaları burada bitmiyor. Witkoff ve Eric Trump’ın anlaşmayı duyurduğu sahnede, SEC tarafından kripto para biriminin fiyatını manipüle etmekle suçlanan kripto platformu TRON’un kurucusu Justin Sun da bulunuyordu. Sun’ın, 2024 başkanlık seçimlerinden sonra World Liberty Financial’ın kripto para tokeni $WLFI’den 75 milyon dolar değerinde satın aldığı ve Trump’ın göreve geldikten sonra SEC’in Sun’a karşı açtığı davanın durdurulmasını istediği iddia ediliyor. New York Times’a göre Witkoff, sahnede Sun’a "TRON inanılmaz bir teknoloji ve sizinle ortak olmaktan mutluluk duyuyoruz" dedi.
Sonuç olarak, Trump ve şirketinin bu anlaşmada yarattığı çıkar çatışmaları ağı, gerçekten hayret verici. Anlaşmanın her aşaması, derinlemesine bir şekilde tartışmalı ve etik olmayan unsurlar içeriyor. Bu seviyedeki bir yolsuzluk, ciddi bir çaba gerektiriyor. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanırken, bağımsız soruşturmaların yapılması ve sorumluların hesap vermesi gerektiği yönünde çağrılar yükseliyor. Bu olay, siyaset, iş dünyası ve kripto para dünyasının kesişim noktasında yaşanan etik sorunları bir kez daha gözler önüne seriyor.
