Tuesday, May 6, 2025
HomeSiyasetStephen A. Smith: 2028'de Başkan Adayı mı Olacak?

Stephen A. Smith: 2028’de Başkan Adayı mı Olacak?

Stephen A. Smith, başkanlık seçimi, 2028, Demokrat Parti, siyaset, ESPN, yorumcu, Jake Tapper, CNN, State of the Union, Stephen A. Smith Show, Jon Karl, This Week, sınır politikası, harcamalar, kimlik siyaseti, kültür iptali, ekonomi, mortgage, benzin, bakkaliye, seçimler, adaylık, papaz, destek, Capitol Hill, siyasi çekişme, ABD siyaseti.

Stephen A. Smith’ten Demokrat Parti’ye Sert Eleştiri ve 2028 Başkanlık Seçimi İhtimali

ESPN yorumcusu Stephen A. Smith, Demokrat Parti’ye yönelik eleştirilerinde oldukça sert bir dil kullanırken, 2028 başkanlık seçimleri için kapıyı aralık bıraktı. CNN’de "State of the Union" programında Jake Tapper’a konuşan Smith, "Demokrat Parti’den memnun değilim. Mevcut haliyle Demokrat Parti’nin benimle ilişkilendirilmek istemem için neredeyse tamamen temizlenmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"The Stephen A. Smith Show" programının sunucusu, son haftalarda başkanlık yarışına girme fikriyle oynuyor ve seçilmiş yetkililerin ve uzmanların kendisini bu yönde teşvik ettiğini iddia ediyor. Nisan ayında ABC’den Jon Karl’a "This Week" programında konuşan Smith, "Başka çarem yok, çünkü seçilmiş yetkililer (isimlerini vermeyeceğim) yanıma geliyor. Uzmanlar yanıma geliyor. Çok parası olan insanlar, milyarderler ve diğerleri, keşif komiteleri ve benzeri şeyler hakkında benimle konuştu. Ben bir politikacı değilim. Hiçbir zaman politikacı olma arzum olmadı" dedi.

Smith, Pazar günü yaptığı açıklamada, Demokrat Parti’nin "kesinlikle berbat ettiğini" ve Demokratların "açık sınırlara, yüksek harcamalara yöneldiğini ve kimlik siyaseti ve iptal kültürüyle ulusumuzu harap ettiğini" söyledi. "Yanlış zamiri telaffuz ederlerse işlerini kaybedeceklerinden korkan insanlar vardı. O kadar kötüleşti" diye ekledi.

Spor yorumcusu, ortalama bir Amerikalının "huzur ve uyum içinde" yaşamak istediğini ve çoğunlukla ipotek ödemesi, benzin ve market fiyatları gibi gündelik sorunlara odaklandığını belirtti. Smith, her iki partiyi de Amerikalıları gerçekten etkileyen konularda gerçeklikten kopuk olmakla eleştirdi.

"Ben, ne vaaz ettiklerinden ve Amerikan halkına ne anlattıklarından bahsediyorum, yaptıklarından çok. Yaydıkları mesajların dinlemesi ve duyması inanılmaz derecede rahatsız ediciydi. Ve bunun çoğu Amerikalının düşündüklerini yansıtmadığını düşündüm" dedi.

Smith, başkanlık için hazır veya nitelikli olmadığını, ancak kendi papazının kendisine, kendisini "seven ve destekleyen insanlara saygıdan dolayı" başkanlık yarışını tamamen dışlamamasını söylediği için kapıyı açık bıraktığını ifade etti.

"Siyasetimize bakıyorum, daha ne kadar kötüleşebilir? Seçilmiş bir yetkiliyseniz, gerçek işinizin kampanyayla ilgili olduğunu fark ediyor musunuz? Capitol Hill’e gidebileceğinizi ve tek işinizin diğer tarafla aynı fikirde olmamak olduğunu fark ediyor musunuz?" şeklinde konuştu.

Smith’in Demokrat Parti’ye yönelik eleştirileri ve başkanlık yarışına girme ihtimali, siyasi çevrelerde geniş yankı uyandırdı. Özellikle Demokrat Parti’nin mevcut durumu ve geleceği hakkında süregelen tartışmalar göz önüne alındığında, Smith’in açıklamaları önemli bir etki yaratabilir.

Smith’in eleştirilerinin odak noktası, Demokrat Parti’nin kimlik siyasetine ve iptal kültürüne aşırı derecede odaklanması ve bu durumun ortalama Amerikalının gündelik sorunlarına yeterince eğilmemesine neden olduğu yönünde. Smith, partinin bu konularda daha ılımlı bir tutum sergilemesi ve ekonomik konulara daha fazla odaklanması gerektiğini savunuyor.

Smith’in başkanlık yarışına girme ihtimali ise hem destekçileri hem de eleştirmenleri tarafından farklı şekillerde değerlendiriliyor. Destekçileri, Smith’in siyasete dışarıdan bir bakış açısı getirebileceğine, farklı kesimlerden insanlara hitap edebileceğine ve mevcut siyasi tıkanıklığı aşabileceğine inanıyor. Eleştirmenler ise Smith’in siyasi deneyim eksikliğini, popülist söylemini ve aşırı uçlara kayma potansiyelini vurguluyor.

2028 başkanlık seçimlerine daha uzun bir süre olmasına rağmen, Smith’in açıklamaları şimdiden siyasi gündemi şekillendirmeye başladı. Önümüzdeki dönemde Smith’in bu konudaki duruşunu nasıl şekillendireceği, Demokrat Parti’nin Smith’in eleştirilerine nasıl yanıt vereceği ve diğer siyasi aktörlerin bu duruma nasıl tepki göstereceği merakla bekleniyor.

Smith’in açıklamaları, Amerikan siyasetindeki kutuplaşmanın ve memnuniyetsizliğin arttığı bir dönemde geldi. Özellikle orta sınıf ve işçi sınıfından seçmenlerin, her iki partinin de kendilerini temsil etmediği yönündeki algısı giderek güçleniyor. Smith’in bu kesimlere hitap etme potansiyeli, onu 2028 başkanlık seçimleri için potansiyel bir rakip haline getiriyor.

Ancak, Smith’in başkanlık yarışına girmesi durumunda karşı karşıya kalacağı zorluklar da göz ardı edilemez. Siyasi deneyim eksikliği, kampanya finansmanı, medya baskısı ve diğer siyasi aktörlerin saldırıları, Smith’in aşması gereken engellerden sadece birkaçı.

Sonuç olarak, Stephen A. Smith’in Demokrat Parti’ye yönelik eleştirileri ve 2028 başkanlık seçimi ihtimali, Amerikan siyasetinde önemli bir dönüm noktası olabilir. Smith’in bu konudaki duruşu ve siyasi kariyerindeki gelişmeleri yakından takip etmek, Amerikan siyasetinin geleceği hakkında önemli ipuçları verebilir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular