Sosyal Güvenlik Harcamalarında Kesinti: Gelecek Sefer Doğru Zaman Mı?
2026 bütçesi, Fransız hükümetinin nihayet kamu harcamalarının devasa bir parçası olan Sosyal Güvenlik’te önemli kesintiler yapacağı (sonunda) zaman olabilir. Sosyal Güvenlik, kamu harcamalarının yaklaşık yarısını oluşturuyor. Ancak bu sene yine bu harcama kalemi bütçe kesintilerinden büyük ölçüde muaf tutuldu.
Senato’nun Pazartesi günü yaptığı son oylama sonrasında kabul edilen Sosyal Güvenlik Finansman Yasası’nda (PLFSS), tüm branşlarda harcamalar 666 milyar avro olarak belirlendi.
Artan Açık Tahminleri
Sosyal Güvenlik açığının tahmini, parlamento görüşmeleri boyunca durmadan arttı. Michel Barnier’nin hazırladığı ilk taslakta 16 milyar avro olan açık tahmini, mevcut metinde 22 milyar avronun üzerine çıktı. Bu artışın birkaç nedeni var.
Başlıca Nedenler:
- Makroekonomik tahminlerdeki bozulma
- Doktorların emeklilik haklarındaki iyileştirmeler
- Yardımseverlik Yardımı’na yapılan kesintilerin azaltılması
- Barınma yardımı alan kişi sayısındaki artış
Gelecek Beklentileri
Bercy koridorlarında dolaşan karamsarlığa rağmen hükümet, 2026 bütçesinde Sosyal Güvenlik harcamalarında anlamlı kesintiler yapmaya kararlı görünüyor. Ancak, bu hedefin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini zaman gösterecek.
Uzman Görüşleri
Uzmanlar, Sosyal Güvenlik harcamalarındaki kesintilerin kaçınılmaz olduğunu, ancak çok dikkatli bir şekilde yapılması gerektiğini vurguluyor. Ulusal Sosyal Sigorta Fonu Başkanı Thomas Fatôme, "Kesintiler hedefsiz bir şekilde yapılırsa, en savunmasız olanlara zarar verebilir." uyarısında bulundu.
Siyasi Boyut
Sosyal Güvenlik kesintileri, siyasi açıdan da hassas bir konu. Önceki hükümetlerin bu tür girişimleri büyük protestolarla karşılaştı. Ancak Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransız sosyal modelini sürdürülebilir kılmanın gerekli olduğunu savunuyor.
Sonuç
2026 bütçesi, Sosyal Güvenlik harcamalarında kesintiler yapıp yapmayacağı konusunda bir dönüm noktası olabilir. Hükümet, bütçe açığını azaltma ihtiyacıyla, en savunmasız vatandaşları koruma sorumluluğunu dengeleme zorlu göreviyle karşı karşıya.
Sonuçta, kesintilerin başarılı olup olmayacağı, hükümetin hedefleri ile gerçekçi beklentiler arasında bir denge kurma yeteneğine bağlı olacaktır. Bu dengeden giderek daha savunmasız kesimleri korumak için yeterli kaynakların ayrılması gerektiğini de unutmamak gerekir.
