Rusya ve ABD Arasındaki Diplomatik Hareket
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan’ın Riyad kentinde gerçekleşen görüşmede, ABD’li mevkidaşlarına hem bazı "açılımlar" sundu hem de "kırmızı çizgiler" konusunda uyarılarda bulundu. Ancak en önemlisi, uzun soluklu stratejik çıkarları yeniden gündeme getirdi.
Putin’in, son derece sadık küçük bir ekiple birlikte yaptığı bu görüşme, Rusya’nın Washington ile ilişkilerini düzeltme konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor. Ayrıca, Ukrayna’nın Kırım’ın ilhakından sonra Batı tarafından uygulanan on yıllık yaptırımların ardından Rus ekonomisinin "hapishaneden" kurtarılması hedefleniyor.
Toplantının dört buçuk saat sürmesi, bir önceki hafta Putin ile Donald Trump arasındaki telefon görüşmesinden sonra gerçekleşmesi dikkate alındığında dikkat çekici. İki ülke arasındaki ilişkiler hızla iyileşirken, Batı cephesi de aynı doğrultuda parçalanıyor.
Pazarlık Alanları ve Kırmızı Çizgiler
Putin, görüşmede ABD’ye bazı tavizler sunarken, aynı zamanda da ülkesinin çıkarları konusunda tavizsiz bir tutum sergiledi. Öncelikle, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky ile görüşmeye hazır olduğunu belirtti. Ancak bu görüşmenin, Kırım ve Donbas bölgelerinin statüsü konusunda Rusya’nın kırmızı çizgilerine saygı gösterilmesi kaydıyla gerçekleşebileceğini vurguladı.
Putin ayrıca, Rusya’nın Suriye’deki varlığına saygı gösterilmesini ve yaptırımların hafifletilmesini talep etti. ABD ise, Rusya’nın Ukrayna’daki eylemlerinin incelenmesi ve siyasi mahkumların serbest bırakılması gerektiğini savundu.
Batı’daki Bölünme
Görüşme, Batı ülkeleri arasında bölünmelere neden oldu. ABD, toplantıdan "iyimser" bir şekilde ayrılırken, AB ve İngiltere daha temkinli bir yaklaşım sergiledi. Bazı AB yetkilileri, Rusya’ya güvenilmemesi gerektiği konusunda uyardı.
Sonuç
Riyad’daki görüşme, Rusya ve ABD arasındaki ilişkilerin karmaşıklığını ortaya koydu. Putin, "açılımlar" sunarak ve "kırmızı çizgiler" konusunda uyarılarda bulunarak, Washington ile diyaloğu devam ettirmek istiyor. Ancak her iki ülke de, güven inşa etmeden ve çıkarlarını uzlaştırmadan ilerleme kaydedemeyeceklerini biliyor.
Batı ise, Rusya ile olan ilişkilerinde zor bir seçimle karşı karşıya. Bir yandan, diplomatik çözümler aramakta fayda var. Öte yandan, Rusya’nın Ukrayna’daki eylemlerine karşı tutumunu göz önünde bulundurmak ve yaptırımları uygulamaya devam etmek de önemli. Riyad’daki görüşme, bu karmaşık ilişkinin ilerleyen dönemlerde de şekillenmeye devam edeceğini gösteriyor.
