Papağan Beslemek: Renkli Bir Arkadaş Ama Büyük Sorumluluk
Papağanlar, evlerimize neşe getiren, uzun ömürlü ve zeki canlılardır. Renkli tüyleri, oyuncu tavırları ve hatta bazı türlerinin insan seslerini taklit edebilme yeteneği, onları popüler evcil hayvanlar haline getirmiştir. İnternet, papağanların sahipleriyle oyunlar oynadığı, birbirleriyle etkileşimde bulunduğu komik ve sevimli videolarla doludur. Ancak, bir papağan sahiplenmeden önce, bu renkli dostların sadece eğlence kaynağı olmadığını, aynı zamanda büyük bir sorumluluk gerektirdiğini de unutmamak gerekir.
Chicago Exotics Animal Hospital’dan Veteriner Hekim Dr. Amelia Baldwin, özellikle kuşlar konusunda hiç tecrübesi olmayan kişilerin ani bir kararla papağan sahiplenmesini önermiyor. Bu uyarı, muhabbet kuşlarından kakadulara, makav papağanlarından diğer 300’den fazla papağan türünü de kapsıyor. Dr. Baldwin’e göre, kuşlar ilk kez evcil hayvan sahibi olacaklar için ideal bir seçim değil. Çünkü papağanlar, sadece hayatta kalmak için değil, mutlu ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için de yoğun bir zihinsel uyarıma ve özenli bir bakıma ihtiyaç duyarlar.
Papağan beslemenin zorluklarından bahseden Dr. Baldwin, bu kuşların kendilerini doğal hissedebilmeleri için günde en az beş saat egzersiz ve insan etkileşimine ihtiyaç duyduklarını vurguluyor. Oyun oynamanın yanı sıra, papağanlar doğaları gereği dağınık olabilirler ve hassas vücut yapılarına sahiptirler.
Papağanlar İçin Uygun Yaşam Alanı:
Dr. Baldwin’in çalıştığı klinik, papağanların kanatlarını tam olarak açabilecekleri büyüklükte bir kafeste barındırılmasını öneriyor. Kafesin içindeki çubuklar paslanmaz çelikten olmalı ve kafes, sıcaklığın kontrol altında tutulduğu, duman ve zararlı gazlardan uzak bir odaya yerleştirilmelidir. Papağanların hassas solunum yollarına sahip olduklarını unutmamak önemlidir. Bu nedenle, mum yakmaktan, aerosol spreyler kullanmaktan ve teflon kaplı tencere ve tavalardan kaçınılmalıdır. Özellikle teflon tavaların, ısındıklarında papağanlar için zehirli olabilecek gazlar yaydığını ve sıcak yüzeylerin de papağanlara zarar verebileceğini unutmamak gerekir. Bu uyarılar, kafesleri ve papağanları mutfaktan uzak tutmanın önemini vurgulamaktadır.
Long Island Bird and Exotics Veterinary Clinic de papağanların doğaları gereği dağınık olduklarını ve dışkılarını veya yiyeceklerini kafesin dibine gömebileceklerini belirtiyor. Bu nedenle, kafesin her gün temizlenmesi gerekmektedir. Klinik, kafesin derinlemesine temizliğinin ise haftada en az bir kez yapılması gerektiğini ve kafesin temizliğine bağlı olarak bu sıklığın artırılabileceğini vurguluyor. Derinlemesine temizlik sırasında, kafesin tüm tellerinin, tüneklerin, oyuncakların ve yiyecek veya dışkı barındırabilecek tüm çatlakların temizlenmesi önemlidir.
Beslenme:
Papağanların beslenmesi konusunda, Dr. Baldwin ve diğer veteriner hekimler, papağanların ağırlıklı olarak pelet bazlı bir diyetle beslenmesini ve taze meyve ve sebzeler gibi atıştırmalıklarla takviye edilmesini öneriyor. Fairfax, Virginia’daki Pender Exotics kliniği, papağanlara avokado ve yüksek miktarda tuz, şeker veya yağ içeren yiyecekler verilmemesi konusunda uyarıyor.
Klinik, papağan sahiplerini %100 tohum diyeti uygulamaktan kaçınmaları konusunda uyarıyor, çünkü tohumlar obeziteye ve vitamin eksikliklerine neden olabilir. Bazı tohumlar vitaminli olarak satılsa da, vitaminler tohumların kabuklarına uygulanır ve papağanlar kabukları soyarak yediği için vitaminler kaybedilir. Klinik, tohum verilmesinin tamamen yanlış olmadığını, ancak tohumların diyetin %15-20’sinden fazlasını oluşturmaması gerektiğini belirtiyor.
Papağan Türleri ve Seçimi:
Dr. Baldwin, muhabbet kuşlarının tek papağan türü olmadığını, Afrika grileri, makavlar, kakadular, sultan papağanları ve cennet papağanları gibi birçok farklı türün bulunduğunu belirtiyor.
Küçük çocukları olan ailelerin, muhabbet kuşları gibi daha küçük türler yerine, kakadular ve makavlar gibi daha büyük papağanları tercih etmeleri öneriliyor, çünkü küçük kuşlar daha kırılgandır. Papağanların sesleri taklit etmesini istemeyenlerin ise, kelimeleri kopyalayamayan cennet papağanlarını tercih etmeleri öneriliyor.
Ses Taklidi ve Eğitim:
İnsan seslerini taklit edebilen papağanlar, bu davranışlarından vazgeçirilebilir. Afrika grileri, Amazon papağanları, kakadular ve muhabbet kuşları gibi bazı papağan türleri, sesleri taklit edebilirler. Bu papağanlar, dikkat çekmek veya başkalarının dikkatini çekmek için sesleri tekrarlarlar. Dr. Baldwin, "Önemli olan, bu kelimeleri söylediğinizde heyecan verici bir şeyin olmamasını sağlamaktır, çünkü papağanlar belirli bir tepkiyi tetiklemeye çalışırlar" diyor.
Papağan Sahiplenme ve Bakım:
Papağan sahiplenmeye nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız, Dr. Baldwin, yakındaki papağan kurtarma merkezlerine başvurmanızı öneriyor. Papağanın kendilerinden daha uzun yaşayacağından endişe edenlerin ise, daha yaşlı bir papağan sahiplenmesi öneriliyor. Dr. Baldwin ayrıca, "Biz ve birkaç diğer klinik, türlere göre bakım önerileri sunacağız. Bu bilgilere göz atmanız da çok faydalı olacaktır" diyor.
Tüm bu bakım ve hazırlık gereksinimlerine rağmen, papağanlar harika evcil hayvanlar olabilirler. Doğru bakım ve ilgiyle, papağanlar hayatınıza renk ve neşe katabilirler. Ancak, bu renkli dostların sorumluluklarının farkında olarak hareket etmek ve onların ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir yaşam alanı sunmak önemlidir.