Wednesday, May 7, 2025
HomeSağlıkMünih Psikiyatri Cinayeti: Aile Adalet İstiyor!

Münih Psikiyatri Cinayeti: Aile Adalet İstiyor!

Meta anahtar kelimeler: Münih, psikiyatri, cinayet, Kamilla Nagy, Isar-Amper-Klinikum, Haar, klageerzwingung, Oberlandesgericht, ihmal, soruşturma, adalet, güvenlik önlemleri.

Münih’teki Psikiyatri Kliniğindeki Ölüm: Aile, Soruşturma Açılması İçin Hukuki Mücadele Başlattı

Münih yakınlarındaki bir psikiyatri kliniğinde bir kadının şiddet sonucu ölümü, ailenin klinik aleyhine soruşturma açılması için hukuki bir mücadele başlatmasına yol açtı. Ailenin avukatı Jella von Wiarda, "Bu korkunç olayın nasıl yaşandığı ve Kamilla’nın neden öldüğü hala aydınlatılmadı," dedi. Von Wiarda ve müvekkilleri, olayın "hukuki ve adil bir şekilde soruşturulmasını" talep ediyor.

Bu amaçla, aile Münih Yüksek Bölge Mahkemesi’ne (OLG) dava açılması için bir talepte bulundu. Adalet Bakanlığı sözcüsü, talebin alındığını ve dosyaların Başsavcılık tarafından istendiğini doğruladı. Talebin ne zaman karara bağlanacağı ise henüz bilinmiyor.

Kurbanın annesi Eleonora Nagy, "Çocuğum bir canavar tarafından öldürüldü," diyerek yaşadığı acıyı dile getirdi. Olayın "basitçe örtbas edilmeye" çalışılmasından dolayı "şaşkın" olduğunu ifade eden Nagy, "Adalet istiyoruz" dedi.

40 yaşındaki hasta, 31 Mayıs 2022 tarihinde Haar’daki Isar-Amper Kliniği’nde zorla tutulan bir erkek tarafından öldürüldü. Zanlı, daha sonra Münih I Bölge Mahkemesi’ndeki duruşmada, kadına metal bir çubukla işkence ettiğini, kazağıyla boğduğunu ve ardından yangın çıkardığını itiraf etti.

Zanlının, polise Tanrı’nın emriyle bir köpeği öldürdüğünü ve bir insanı öldüreceğini söylediği için olaydan sadece birkaç saat önce kliniğe yatırıldığı ortaya çıktı. Bu durum, olayın vahametini ve kliniğin güvenlik önlemlerindeki potansiyel eksiklikleri daha da göz önüne seriyor.

Ölümün ardından, maktulün ailesi ve kamuoyu haklı olarak bazı önemli sorular sormaya başladı: Bu adam, hasta olan diğer bir kişiye neden rahatça saldırabildi? Neden kimse müdahale etmedi? Ölen kadının ailesi bu soruları hala soruyor ve zaman zaman Münih I Savcılığı da aynı soruları sormuştu.

2022’de Savcılık, ihmal sonucu ölüme neden olma şüphesiyle kimliği belirsiz kişilere karşı bir soruşturma başlattı. Ancak, soruşturma Ocak 2025’te kapatıldı. Kapatma kararına yapılan itiraz, Münih Başsavcılığı tarafından reddedildi. Ret kararı 24 Mart’ta tebliğ edildi. Aile şimdi bu karara karşı OLG’ye başvurarak hukuki mücadeleyi bir üst mahkemeye taşıyor.

Isar-Amper Kliniği, olayla ilgili veya güvenlik önlemlerinin artırılıp artırılmadığına dair bir açıklama yapmaktan kaçındı. Kliniğin sessizliği, şeffaflık eksikliği ve olayın ciddiyetine karşı duyarsızlığı nedeniyle eleştirilere yol açtı.

Ailenin hukuki mücadelesi, sadece Kamilla’nın ölümüyle ilgili adaletin sağlanmasını değil, aynı zamanda psikiyatri kliniklerinde güvenlik önlemlerinin gözden geçirilmesini ve benzer trajik olayların gelecekte önlenmesini amaçlıyor. Bu olay, zihinsel sağlık hizmetlerinde güvenlik protokollerinin ne kadar önemli olduğunu ve hastaların korunmasının birinci öncelik olması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.

Dava açılması için yapılan başvuru, Alman hukuk sisteminde nadir görülen bir durumdur ve savcılığın bir davayı açmayı reddetmesi durumunda, mağdurlara veya ailelerine davayı mahkemeye taşıma imkanı sunar. Bu, hukukun üstünlüğünün ve adaletin sağlanmasının önemli bir güvencesidir.

OLG’nin bu başvuruyu kabul edip etmeyeceği ve dava açılmasına karar verip vermeyeceği henüz belli değil. Ancak, ailenin kararlılığı ve hukuki mücadeleye devam etme azmi, olayın aydınlatılması ve sorumluların hesap vermesi için umut veriyor. Bu dava, sadece bir ailenin trajedisi değil, aynı zamanda zihinsel sağlık hizmetlerindeki güvenlik standartları ve hesap verebilirlik konusunda önemli bir tartışma zemini oluşturuyor.

Ailenin avukatı von Wiarda, "Müvekkillerim, kızlarının ölümünün aydınlatılması ve sorumluların cezalandırılması için ellerinden geleni yapmaya kararlılar. Bu, sadece Kamilla için değil, aynı zamanda gelecekte benzer olayların yaşanmaması için de önemli," dedi. Ailenin mücadelesi, adalet arayışının ve sevdiklerini kaybetmenin acısıyla baş etme çabasının bir sembolü olarak görülebilir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular