Mikaela Shiffrin Tarih Yazmaya Devam Ediyor: Dünya Kupası Podyum Sayısında Rekor!
Mikaela Shiffrin, bir kez daha spor tarihine adını altın harflerle yazdırdı. İsveç’in Åre kentinde düzenlenen Dünya Kupası slalom yarışında elde ettiği üçüncülük, Shiffrin’in kariyerindeki 156. Dünya Kupası podyumu oldu. Bu sonuç, 1989 yılından beri kırılamayan Ingemar Stenmark’ın kariyerinde en çok podyuma çıkma rekorunu da tarihe gömdü.
Bu tarihi kilometre taşı, Shiffrin’in Åre’de yine bir slalom yarışında, Stenmark’ın 86 yarışlık Dünya Kupası zaferi rekorunu kırmasından sadece iki yıl sonra geldi. Shiffrin, o tarihten sonra bu rekoru adeta toz duman etti ve iki hafta önce 100. Dünya Kupası yarışını kazanarak inanılmaz bir başarıya imza attı.
Pazar günü Åre’de düzenlenen yarış, Shiffrin için tam anlamıyla bir inişli çıkışlı bir deneyim oldu. İlk ayakta muazzam bir performans sergileyen Shiffrin, Alman rakibi Lena Duerr’ün 0.43 saniye önünde liderliği ele geçirdi. Ancak, ikinci ayakta hava koşullarının giderek kötüleşmesiyle Shiffrin zorlandı. İkinci ayakta 25. sırada tamamlayan Shiffrin, sonunda Avusturyalı Katharina Truppe ve Katharina Liensberger’in gerisinde kaldı.
Shiffrin’in toplam zamanı 1:42.27 olarak kaydedildi ve Truppe’nin sadece 0.19 saniye gerisinde kaldı. Bu ufak fark, Shiffrin’i altın madalyadan etti ve podyumun üçüncü basamağına yerleştirdi.
Shiffrin, sezonun slalom şampiyonluğunu kazanma umutlarını canlı tutmak için Pazar günkü yarışı kazanmak zorundaydı. Sezonun beş Dünya Kupası slalom yarışının üçünü kazanmasına rağmen, Vermont, Killington’da düzenlenen dev slalom yarışında yaşadığı talihsiz bir kaza sonucu karın kaslarında derin bir yırtık meydana gelmiş ve iki ay boyunca pistlerden uzak kalmıştı.
NBC’ye yaptığı açıklamada Shiffrin, "Hala ritmimi geri kazanmaya çalışıyorum," dedi. "Neredeyse bütün yaz kayak yapmamışsınız gibi hissediyorum ve geri döndüğünüzde zamanlamanız biraz bozuk oluyor. Slalomda işler gerçekten iyi gidiyor, ama pratik yapmaya devam etmeliyim."
Shiffrin, performansındaki dalgalanmaları, yaşadığı sakatlığın etkilerine bağlıyor. Sakatlık sonrası toparlanma sürecinde olduğunu ve eski formuna kavuşmak için zamana ihtiyacı olduğunu belirtiyor. Ancak, slalomda gösterdiği gelişme umut verici ve önümüzdeki yarışlar için heyecan yaratıyor.
Shiffrin’in önünde, Idaho, Sun Valley’de düzenlenecek Dünya Kupası finallerine kadar iki haftalık bir süre var. Bu süre zarfında Shiffrin, antrenmanlarına odaklanacak ve sakatlığın etkilerini en aza indirmeye çalışacak. Dünya Kupası finallerinde, sezonun en iyi kayakçıları mücadele edecek ve Shiffrin, hem genel klasmanda hem de slalom klasmanında zirveye oynamaya çalışacak.
Mikaela Shiffrin’in kariyeri, sadece başarılarla dolu bir hikaye değil, aynı zamanda azmin, kararlılığın ve sporcu ahlakının da bir örneği. Yaşadığı zorluklara rağmen pes etmeyen ve sürekli olarak kendini geliştirmeye çalışan Shiffrin, genç sporcular için de ilham kaynağı olmaya devam ediyor.
Shiffrin’in Åre’deki podyum başarısı, kayak dünyasında büyük yankı uyandırdı. Birçok sporcu, antrenör ve yorumcu, Shiffrin’i tebrik ederek onun ne kadar özel bir sporcu olduğunu vurguladı. Shiffrin’in rekorları kırmaya devam etmesi ve spora olan katkısı, onun kayak tarihinin en önemli isimlerinden biri olarak anılmasını sağlayacak.
Önümüzdeki yıllarda da Mikaela Shiffrin’in adını sıkça duyacağımız kesin. O, sadece bir kayakçı değil, aynı zamanda bir rol model, bir ilham kaynağı ve sporun gücünün bir sembolü. Onun başarıları, kayakseverlere heyecan vermeye ve genç sporcuları motive etmeye devam edecek.
