Kuzey Kore’den Provokatif Füze Denemesi: Güney Kore ve ABD Alarmda

Kuzey Kore, Doğu Denizi’ne (Japon Denizi) doğru bir dizi kısa menzilli balistik füze fırlatarak bölgede yeni bir gerilim dalgasına yol açtı. Güney Kore, bu eylemi "açık bir provokasyon" olarak nitelendirirken, füze denemelerinin ardındaki olası nedenler ve bölgesel etkileri yoğun bir şekilde tartışılıyor.

Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı sözcüsü Lee Sung Joon, fırlatılan füzelerin, Kuzey Kore’nin Rusya’ya ihraç etmeyi planladığı silahların performansını test etme amacı taşıyabileceğini belirtti. Bu açıklama, Kuzey Kore’nin Rusya-Ukrayna savaşındaki rolü ve Moskova’ya yaptığı askeri destek iddiaları üzerine yoğunlaşan endişeleri daha da artırıyor.

Füzelerin fırlatılması, yerel saatle sabah 8:10 ile 9:20 arasında, Kuzey Kore’nin doğu kıyısındaki Wonsan liman kenti yakınlarındaki bir bölgeden gerçekleştirildi. En uzak mesafeye ulaşan füzenin yaklaşık 800 kilometre (497 mil) yol katettiği bildirildi. Lee Sung Joon, testlerde kullanılan füzelerin, araçlardan fırlatılan kısa menzilli balistik füze sistemleri (muhtemelen Rusya’nın Iskander füzesi model alınarak geliştirilmiş) ve büyük kalibreli roket topçu sistemlerini içerdiğini ifade etti.

Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı, Güney Kore ve ABD istihbarat birimlerinin, füze fırlatma hazırlıklarını önceden tespit ettiğini ve füzelerin fırlatılmasının ardından takibe alındığını açıkladı. Yapılan açıklamada, füze denemeleri "bölgedeki barış ve istikrarı tehdit eden açık bir provokasyon" olarak kınandı. Güney Koreli askeri yetkililer, testlerin Kuzey Kore’nin Rusya’ya yaptığı silah ihracatıyla bağlantılı olup olmadığını ayrıntılı olarak inceliyor.

Bu olay, Kuzey Kore’nin son dönemde gerçekleştirdiği bir dizi füze denemesinin sonuncusu. Daha önce, Mart ayının başlarında, Güney Kore ve ABD’nin Donald Trump’ın ikinci başkanlık dönemindeki ilk büyük ortak askeri tatbikatına başlamasından sadece saatler sonra, Kuzey Kore denize bir dizi balistik füze fırlatmıştı.

ABD Indo-Pasifik Komutanlığı da Kuzey Kore’nin füze fırlatmalarına tepki göstererek, "Kuzey Kore’nin çoklu balistik füze fırlatmalarının farkındayız ve Güney Kore, Japonya ve diğer bölgesel müttefikler ve ortaklarla yakın istişare halindeyiz. ABD bu eylemleri kınıyor ve Kuzey Kore’yi daha fazla yasa dışı ve istikrar bozucu eylemden kaçınmaya çağırıyor," şeklinde bir açıklama yaptı.

Füze denemeleri, Güney Kore ve ABD kuvvetlerinin yıllık "Özgürlük Kalkanı" tatbikatına başlamasının ardından geldi. Bu tatbikatlar, Kuzey Kore’nin sert tepkisine neden oluyor ve Pyongyang, bu tür askeri faaliyetleri kendi topraklarını işgal etme provası olarak değerlendiriyor.

Kuzey Kore, aylarca süren savaşta yer alma iddialarını reddettikten sonra, geçtiğimiz ay ilk kez Rusya’ya Kursk bölgesinin bazı kısımlarını geri almasına yardımcı olmak için savaş birlikleri gönderdiğini doğruladı. Moskova da Kuzey Kore’nin katılımını kabul ederek, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, güçlerine destek vermek için asker gönderdiği için Kuzey Kore’ye teşekkür ettiği ve fedakarlıklarını unutmayacağına söz verdiği bir açıklama yayınladı.

Güney Kore istihbaratının son değerlendirmeleri, Kuzey Kore’nin Rusya’ya yaklaşık 15.000 asker gönderdiğini ve bunların yaklaşık 5.000’inin Ukrayna kuvvetlerine karşı savaşırken öldürüldüğünü veya yaralandığını gösteriyor. Washington ve Seul de Kuzey Kore’yi Rusya’ya çeşitli türlerde askeri teçhizat, topçu sistemleri, mermiler ve balistik füzeler tedarik etmekle suçluyor.

Kuzey Kore’nin bu son füze denemesi, bölgedeki gerginliği tırmandırırken, uluslararası toplum da gelişmeleri yakından takip ediyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Kuzey Kore’ye yönelik yaptırımları ve diplomasinin yeniden canlandırılması çağrıları giderek artıyor. Ancak, Kuzey Kore’nin nükleer silah programından vazgeçme ve diyalog masasına geri dönme konusunda isteksiz olduğu gözlemleniyor.

Bu provokatif eylemlerin devam etmesi, bölgedeki güvenlik risklerini artırırken, Güney Kore, ABD ve Japonya arasındaki askeri işbirliğinin daha da güçlenmesine neden oluyor. Bölgedeki güç dengesinin korunması ve gerginliğin azaltılması için diplomatik çabaların artırılması büyük önem taşıyor. Ancak, Kuzey Kore’nin tutumu ve bölgesel aktörlerin stratejik çıkarları, bu sürecin karmaşıklığını artırıyor.