Joe Rogan’dan Kanada Seçimlerine Şaşkın Bakış: "İnsane Olaylar Yaşandı ve Aynı Parti Yine Kazandı!"
Popüler podcast yayıncısı Joe Rogan, Kanada’nın yıllarca süren tartışmalara rağmen bir kez daha liberal bir hükümeti seçmesine şaşkınlıkla yaklaştı. 28 Nisan’da gerçekleşen seçimlerde Kanada Liberal Partisi, üst üste dördüncü kez ülke yönetimine geldi.
Rogan, seçim sonuçlarına ilişkin düşüncelerini podcast’inde dile getirirken, konuğu olan avcı podcast yayıncısı Cameron Hanes ile Kanada’daki siyasi manzara üzerine bir sohbet gerçekleştirdi. Sohbet sırasında, Rogan’ın özellikle dikkat çektiği nokta, Justin Trudeau liderliğindeki hükümetin 2022’deki "Özgürlük Konvoyu" protestosuna karşı sergilediği sert tutum oldu.
Hatırlanacağı üzere, 2022’de yüzlerce kamyon şoförü ve zaman zaman binlerce protestocu, aşı zorunluluğu, koronavirüs pasaportları ve diğer hükümet kısıtlamalarını protesto etmek amacıyla Ottawa’nın merkezindeki parlamento binalarının bulunduğu sokakları tıkamıştı. Bu protestolara katılan veya destek veren kişilerin banka hesaplarının dondurulması, büyük tepkilere yol açmıştı.
Rogan, bu olayı "insane" olarak nitelendirerek, "İnsanların banka hesapları donduruldu," dedi ve ekledi: "Ve sonra aynı parti tekrar kazandı. Aferin Kanada!" Rogan, bu durumun kendisi için anlaşılması güç bir durum olduğunu ifade etti.
Rogan ayrıca, Muhafazakar Parti lideri Pierre Poilievre’ye podcast’ine konuk olma teklifinde bulunduğunu, ancak Poilievre’nin bu teklifi reddettiğini iddia etti. Rogan’ın iddiasına göre, Poilievre’nin danışmanları, bu tür bir katılımın "problemli" olabileceği konusunda onu uyarmıştı. Rogan, bu durumu eleştirerek, "Hey, aptal," şeklinde bir yorumda bulundu ve Poilievre’nin kararını anlamadığını ima etti.
Rogan, Kanada siyasetine dair derin bir bilgiye sahip olmadığını kabul etse de, Poilievre ile yapacağı bir sohbette Kanada’daki mevcut durumun neden böyle olduğu, nelerin yanlış gittiği ve bu gidişatı tersine çevirmek için neler yapılabileceği gibi temel sorular sormak istediğini belirtti.
Rogan, "Ona sadece ‘Kanada’da ne yanlış gidiyor?’, ‘Bu nasıl oldu?’ ve ‘Neden bu şekilde ilerledi? Bu uygulamaya konulan bazı şeyleri nasıl tersine çevirebiliriz?’ gibi sorular sorardım. ‘Bu konuda ne düşünüyorsun? Farklı ne yapardın?’ gibi basit şeyler. Kanada siyaseti hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Eğlenceli olurdu," şeklinde konuştu.
Rogan’ın bu yorumları, Kanada’daki siyasi dinamiklere dışarıdan bir gözlemcinin bakış açısını yansıtması açısından dikkat çekici. Özellikle, Rogan’ın geniş bir dinleyici kitlesine sahip olması, bu yorumların Kanada’daki siyasi tartışmaları daha da alevlendirebileceği anlamına geliyor.
Rogan’ın podcast’inde Donald Trump’ın uzun bir süre yer alması, seçimlerde kritik bir an olarak görülmüştü. Buna karşılık, o dönemki Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in potansiyel röportajının gerçekleşmemesi, stratejik bir hata olarak değerlendirilmişti. Bazı gözlemciler, 2024 başkanlık seçimlerini, geleneksel medyanın yerini podcast’lerin alması nedeniyle "podcast seçimi" olarak adlandırmıştı. Podcast’lerin seçmenleri etkileme potansiyeli, siyasetçilerin bu platformları daha yakından takip etmesine neden oluyor.
Rogan’ın konuğu Cameron Hanes, Rogan’ın podcast’ine gelmekten endişe duyan insanlara alaycı bir şekilde yaklaştı ve Rogan’ın genellikle samimi röportajlar yaptığını savundu. Hanes, "Sen asla ‘yakalayan’ adam olmadın," dedi.
Fox News Digital, Poilievre’nin ekibine ulaşarak konuyla ilgili bir açıklama talep etti, ancak henüz bir yanıt alamadı.
Bu olay, podcast’lerin siyasi tartışmalarda giderek daha önemli bir rol oynadığını ve siyasetçilerin bu platformlara nasıl yaklaşması gerektiği konusundaki tartışmaları da beraberinde getiriyor. Joe Rogan gibi popüler podcast yayıncılarının yorumları, kamuoyunun siyasi olaylara bakış açısını etkileme potansiyeline sahip ve bu durum, siyasetçilerin bu platformlarla etkileşim kurma stratejilerini yeniden değerlendirmelerine yol açabiliyor.