Londra’dan Sert Tepki: JD Vance’in Tartışmalı Ukrayna Açıklamaları İngiliz Basınında Manşetlerde
LONDRA – ABD Başkan Yardımcısı JD Vance’in Ukrayna’daki olası bir barış anlaşması için Amerikan ekonomik desteğinin, son 30-40 yıldır savaşmamış "rastgele bir ülkenin" 20.000 askerinden daha iyi bir güvenlik garantisi olacağı yönündeki açıklamaları İngiltere’de büyük tepkiyle karşılandı. İngiliz tabloid gazeteleri Çarşamba günü bu açıklamaları "rezalet", "savaş kahramanlarına saygısızlık eden bir palyaço", "JD Ahmak" gibi başlıklarla duyurdu.
Vance’in bu yorumları, İngiltere ve Fransa’nın Ukrayna’da bir barışı koruma gücüne asker gönderme taahhüdünde bulunmasının ardından, Pazartesi akşamı Fox News sunucusu Sean Hannity ile yaptığı bir röportajda geldi. Vance, daha sonra yaptığı açıklamada İngiltere veya Fransa’dan bahsetmediğini, her iki ülkenin de son 20 yılda ve öncesinde ABD ile birlikte cesurca savaştığını iddia etti. Her iki ülkeyi veya askerlerini aşağıladığı iddiasının "saçma derecede dürüst olmadığını" söyledi.
Ancak başkan yardımcısı, Fox News ile yaptığı röportajda hangi "rastgele" ülke veya ülkelerden bahsettiğini belirtmedi ve başka hiçbir ülke Ukrayna’ya asker göndermeyi kamuoyuna teklif etmedi.
Vance’in yorumları, İngiltere ve Fransa’da sert tepkilere yol açtı. Her iki ülkedeki muhalefet politikacıları ve gaziler, ABD kuvvetleriyle birlikte Afganistan ve Irak’ta savaşırken ölen yüzlerce askerin hatırasına saygısızlık ettiğini söyledi.
Sağcı bir göçmen karşıtı muhalefet partisi olan Reform U.K.’nin lideri Nigel Farage, "JD Vance yanılıyor. Yanlış, yanlış, yanlış" dedi. Farage, uzun süredir Başkan Donald Trump’ın müttefiki. "Amerika’nın yanında, o 20 yıl boyunca aynı katkıyı yaparak durduk" dedi.
İngiliz muhalefet İşçi Partisi’nin gölge savunma bakanı James Cartlidge, sosyal medyada yaptığı bir paylaşımda Vance’in sözlerinin İngiltere ve Fransa ordularına "derinden saygısızlık" olduğunu söyledi.
Cartlidge, NATO’nun bir üye ülkeye yapılan saldırının hepsine yapılmış sayılacağını ilan eden 5. Maddesi’nin ittifak tarihinde yalnızca bir kez uygulandığını hatırlattı: 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra. İngiltere ve Fransa’nın o zaman, derhal Amerika’nın yardımına koştuğunu, "Afganistan’a 1000’lerce personel gönderdiğini, buna kardeşim ve geçmiş ve şimdiki birçok parlamento üyesi de dahil" dedi.
Paris’te, Fransa Savunma Bakanı Sébastien Lecornu, Salı günü milletvekillerine Vance’in "neyse ki açıklamasını düzelttiğini" söylerken alkış aldı. Lecornu, son 60 yılda ülkelerine hizmet ederken ölen yaklaşık 600 Fransız askerinin "saygıyı ve müttefiklerimizin saygısını hak ettiğini" belirtti.
Eski bir Fransız ordusu albayı olan Michel Goya, X’te Vance’e hitaben yazdığı bir gönderide, "Irak ve Afganistan’da Amerikalılarla birlikte ölen İngiliz ve Fransız askerleri bulundukları yerden size lanet okuyorlar" dedi.
Vance’in yorumları, Trump yönetiminin Ukrayna’ya askeri yardımı durdurmasının ardından geldi. Bu durdurmaya, Trump, yardımcısı ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski arasında geçen hafta Oval Ofis’te yaşanan hararetli ve son derece aleni bir tartışma neden oldu. Trump, Salı günü Kongre’ye yaptığı ortak bir konuşmada Zelenski’nin, Rusya ile savaşında ABD’nin desteğine minnettarlığını ifade eden bir mektup gönderdiğini açıkladı. Zelenski, barışa doğru bir adım olarak Amerikan şirketlerinin Ukrayna doğal kaynaklarına erişmesine izin verecek bir anlaşma imzalamaya istekli olduğunu söyledi. Trump ayrıca Rusya’nın savaşı sona erdirmek için müzakere etmeye istekli olduğunu belirtti.
Kraliyet İngiliz Lejyonu’na göre, yaklaşık 150.000 İngiliz askeri personeli, son birliklerin 2021’de çekilmesinden önce 20 yıllık bir süre boyunca Afganistan’da görev yaptı ve 457 kişi öldürüldü. İngiltere ayrıca, 2003’teki ABD liderliğindeki Irak işgalinin bir parçasıydı. Oradaki güçleri yaklaşık 46.000’e ulaştı. Fransa Savunma Bakanlığı’na göre, 70.000’den fazla Fransız askeri Afganistan’da görev yaptı.
İngiltere ve Fransa, herhangi bir Ukrayna barış anlaşmasını güvence altına almak için asker göndermeyi kamuoyuna taahhüt eden tek iki ülke olmasına rağmen, İngiltere Başbakanı Keir Starmer da "bir dizi ülkenin" de katılmayı kabul ettiğini söyledi. Ancak bu ülkelerin isimlerini açıklamadı.
Starmer ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Vance’in "rastgele ülke" yorumlarına değinmedi. Belki de bu durum, Washington’ı Ukrayna’daki Avrupa barışı koruma birliklerini içeren bir plan için ABD askeri koruması sağlamaya ikna etmeye çalışırken karşılaştıkları diplomatik zorlukların altını çiziyor.
Avrupa’da nükleer silahlara sahip tek iki ülkenin liderleri olan Starmer ve Macron, Rusya’nın Ukrayna’ya gelecekteki saldırılarını caydırmak için bir ABD askeri "desteğine" ihtiyaç duyulduğunu savundu. Trump yönetimi henüz bu konuda bir taahhütte bulunmadı.
İngiltere, Fransa ve ABD dışındaki diğer NATO ülkeleri, Başkan Donald Trump’ın baskısıyla savunma bütçelerini artırma sözü verdi. Londra merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nün yakın tarihli bir raporuna göre, ordularında şu anda istihbarat, gözetleme ve havadan havaya yakıt ikmali gibi "kritik destekleyiciler" eksik.
İngiltere’nin Muhafazakarlar Partisi lideri Kemi Badenoch, Vance’in İngiltere’ye "rastgele ülke" demediğini söyledi. "İnsanlar abartıyor. Bir sürü şey söylüyorlar. Oldukça heyecanlanıyorlar. Sakin kafalarımızı koruyalım." dedi.
Bu durum, ABD ve İngiltere arasındaki özel ilişkilerde bir gerginliğe işaret ediyor. Vance’in sözlerinin diplomatik sonuçları olabilir ve Washington’un müttefikleriyle olan ilişkilerindeki güvenilirliğine dair soruları gündeme getiriyor. Özellikle Ukrayna’da devam eden çatışma ve Avrupa güvenliğinin önemi göz önüne alındığında, bu tür açıklamaların zamanlaması hassas bir konu. Bu olay, uluslararası ilişkilerde diplomatik dilin ve dikkatli iletişimin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gösteriyor.