Jannik Sinner’ın Dönüşü: Şüpheler ve Umutlarla Dolu Bir Geri Dönüş
İtalyan gazeteciler, "Habemus Sinner!" şeklinde coşkulu başlıklar atarak, doping cezası nedeniyle tenisten uzak kalan Jannik Sinner’ın dönüşünü müjdelediler. Bu coşku, genç yıldızın ülkesindeki popülaritesinin ne denli büyük olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Binlerce hayran, Roma’daki ilk antrenmanını izlemek için akın etti. Sinner, korta adımını attığı anda, sanki bir final maçı veya en azından önemli bir karşılaşmaya çıkıyormuş gibi büyük bir coşkuyla karşılandı. Hatta televizyon kanalları, antrenman görüntülerini canlı olarak yayınladı.
Masters 1000 etkinliğindeki ilk basın toplantısında, gazeteciler Sinner’ın etrafını sardı. 2024 ABD Açık şampiyonu, daha toplantının başında yeni bir aşk dedikodularına son verdi: "Bir ilişkim yok." Bu açıklama, Sinner’ın artık sadece bir tenis oyuncusundan çok daha fazlası olduğunu gösteriyor.
İlk soruya verdiği cevapta ise Sinner, başlangıçta cezayı kabul etmek istemediğini, çünkü gerçekte ne olduğunu bildiğini söyledi. "Ancak bazen çok kötü bir anda en iyisini seçmek zorundasınız ve biz de bunu yaptık. Artık her şey geride kaldı. Yeniden tenis oynamaktan mutluyum," dedi dünya sıralamasının zirvesindeki isim. Sinner, Mart 2024’te yapılan testlerde doping maddesi Clostebol’e rastlanması üzerine üç ay süreyle cezalandırılmıştı.
Tenis dünyası, Sinner’ın dönüşünü büyük bir merakla bekliyor. İtalyan gazeteciler, "Habemus Sinner" ifadesini kullanarak, sadece birkaç kilometre ötede başlayacak olan Papa seçimi için yapılan Konklav’a gönderme yaptılar. Beyaz dumanın yükselmesiyle "Habemus Papam" (Bir Papamız var) ilan edilecekken, İtalya’nın sporu da bir Sinner’a kavuştu.
Ülkesinde, 23 yaşındaki tenisçinin özel uçağıyla ne zaman indiği, beyaz bir eşofman üstü ve siyah bir pantolon giydiği bile dikkatle takip edildi. Bu coşku, Sinner’ın birkaç gün önce Rai kanalına verdiği röportajdaki düşünceleriyle tam bir zıtlık oluşturuyor.
Güney Tirollü sporcu, her şeyi bırakmayı düşündüğü bir an olup olmadığı sorusuna, kısa bir tereddütten sonra "Evet. Bu yıl Avustralya Açık öncesinde çok mutlu bir dönem geçirmediğimi hatırlıyorum," şeklinde cevap verdi.
Sinner, 26 Ocak’ta Melbourne’deki finalde Alexander Zverev’i mağlup ederek şampiyonluğa ulaşmıştı. Ödül töreninde, Hamburg’lu rakibini teselli ederek sarılmıştı. Bu, cezalandırılmadan önceki son performansıydı. Roma’da, seribaşı olarak Cumartesi günü tekrar sahaya çıkması bekleniyor.
Avustralya Açık sırasında, Sinner’ın uzun süre cezalandırılıp cezalandırılmayacağı belirsizdi. Sinner, Avustralya’ya vardığında soyunma odasında veya yemek yerken kendini rahat hissetmediğini, oyuncuların kendisine farklı baktığını ve bu durumun hoş olmadığını, bu şekilde yaşamanın zor olduğunu belirtti.
Şubat ayının ortasında, üç aylık ceza konusunda mahkeme dışında bir anlaşmaya varıldığı duyurulmuştu. Dünya Anti-Doping Ajansı, bu durumun "dopingden bir milyon kilometre uzakta" olduğunu açıkladı.
Sinner daha önce, maddenin bir masörün elleri aracılığıyla bilmeden vücuduna girdiğini belirtmişti. Teniste doping davalarından sorumlu ajans Itia, ona inanarak cezadan vazgeçti. Ancak Wada, bu karara itiraz ederek Spor Tahkim Mahkemesi Cas’a başvurdu.
Üç aylık cezanın adil olup olmadığı tenis dünyasında tartışma yarattı. Zverev, tüm sürecin "garip" olduğunu ifade etti. Emekli tenisçi Serena Williams ise, kendisinin "20 yıl" ceza alacağını ve Grand Slam unvanlarının elinden alınacağını söyledi.
Sinner, geçen yılki soruşturmanın ardından New York’ta şampiyonluğa ulaştı ve yeni sezonun başında Melbourne’de zafer kazandı. Rekor sayıda Grand Slam şampiyonluğu bulunan Novak Djokovic de, soyunma odalarında ayrıcalıklı muamele yapıldığı hissiyatının konuşulduğunu belirtti. Sinner ise bu iddiaları reddetti.
Cezası sırasında şampiyonluk fırsatlarını kaçırmadı. Bir sonraki Grand Slam turnuvası 25 Mayıs’ta Paris’te başlayacak olan Fransa Açık. Sinner, Roma’da ve Almanya’daki seyircisinin önünde Hamburg’da bu turnuvaya hazırlanma fırsatı bulacak.
Erkekler tenisi, Sinner’ın zorunlu molası sırasında istikrarsız performanslar ve Carlos Alcaraz, Zverev veya Djokovic gibi zirvedeki rakiplerinin düşüşüyle karakterize edildi. Sinner’ın bir numara statüsü ise tamamen korundu. Zverev, onun yerini alabilecekken, krizdeydi. Avustralya Açık’tan sonra gücünü kaybetti, özgüvenini ise ancak yakın zamanda Münih’te kazandığı turnuva zaferiyle geri kazandı.
Sinner, askıya alınmanın en başlarda zor olduğunu, hiçbir spor etkinliğine katılamadığını, bir futbol maçını izlemek için stadyuma gidemediğini, arkadaşlarını bisiklet yarışlarında destekleyemediğini anlattı. Roma’daki katılımından beklentileri düşük. "Hedef Paris olacak, ancak hangi seviyede olduğumu görmek için buradayım," dedi.
Bu uzun metinde, Jannik Sinner’ın doping skandalı sonrası tenise dönüşü detaylı bir şekilde anlatılmaktadır. İtalyan basınındaki coşkulu karşılamadan, rakip oyuncuların şüphelerine, cezanın adilliği konusundaki tartışmalardan, Sinner’ın kişisel zorluklarına kadar pek çok konuya değinilmektedir. Metin, Sinner’ın geleceği ve özellikle de yaklaşan Fransa Açık’taki performansı hakkında merak uyandırmaktadır.