Papa’nın İsviçreli Muhafızları: Tarihi Bir Bakış ve Günümüzdeki Rolleri

Papalık makamının sembolü haline gelmiş, Rönesans dönemi üniformalarıyla dikkat çeken İsviçreli Muhafızlar, sadece görsel bir şölen sunmakla kalmıyor, aynı zamanda Vatikan’ın ve Papa’nın güvenliğini sağlamak gibi kritik bir görevi de üstleniyor. Kardinallerin yeni Papa’yı seçmek üzere bir araya geldiği bu önemli süreçte, Sistine Şapeli’ni koruma görevi de yine İsviçreli Muhafızlara emanet. Peki, bu renkli ve tarihi birlik, aslında ne kadar yetenekli ve bu göreve ne kadar hazır?

Tarihi Bir Miras: Roma’nın Yağmalanması ve Sadakat Yemini

İsviçreli Muhafızların üniformaları ve varlıkları, 1527 yılında yaşanan Roma’nın Yağmalanması (Sack of Rome) olayına bir gönderme niteliği taşıyor. Tarihçi Bry Jensen’in belirttiğine göre, Kutsal Roma İmparatorluğu’na bağlı askerlerin Roma’yı yağmalaması sırasında, 189 İsviçreli Muhafızdan 147’si, Papa Clement VII’nin kaçmasına zaman kazandırmak için canlarını feda etti. Bu fedakarlık, İsviçreli Muhafızların Papa’ya olan sarsılmaz sadakatini ve göreve bağlılıklarını sembolize ediyor.

O dönemde, Kutsal Roma İmparatorluğu’na bağlı askerler, maaşlarının ödenmemesi ve kilisenin yolsuzluklara bulaşması gibi nedenlerle öfke doluydu. Avrupa’da kiliseye karşı artan bir hoşnutsuzluk ortamında, bu askerler Roma’yı hedef alarak büyük bir yıkıma yol açtılar.

İsviçreli Muhafızlar, Papa Julius II tarafından 1506 yılında göreve alınmaya başlandı. İsviçre askerleri, Alp Dağları’ndaki kökenleri ve savaşçı kimlikleriyle Avrupa genelinde ün salmışlardı. Roma İmparatorluğu dönemine kadar uzanan bu askeri itibar, İsviçreli askerleri Papa’nın koruması için ideal bir seçim haline getirmişti. 1527’deki olaylar ise, İsviçreli Muhafızların Papa’ya olan bağlılıklarını ve fedakarlıklarını tüm dünyaya kanıtlamış oldu.

Günümüzde İsviçreli Muhafızlar, göreve başlarken şu yemini ediyorlar: "Yüce Papaya ve onun meşru haleflerine sadakatle, bağlılıkla ve onurla hizmet edeceğime; ve gerekirse onları savunmak için hayatımı feda ederek tüm gücümle kendimi adayacağıma yemin ederim."

Modern Zamanlarda İsviçreli Muhafızlar: Eğitim ve Hazırlık

İsviçreli Muhafızların "müze parçası" gibi görünen üniformaları, aslında son derece modern ve etkili bir eğitim aldıklarını gizliyor. Karşı istihbarat, yakın mesafe çatışma ve bomba imha gibi konularda uzmanlaşan bu birlik, Papa’nın ve Vatikan’ın güvenliğini sağlamak için her türlü tehdide karşı hazırlıklı.

Papa Francis’in 2013’te seçildiği dönemde 110 olan İsviçreli Muhafız sayısı, 2018’de 135’e çıkarıldı. Vatikan yetkilileri, bu artışın terör tehdidi ve Papa’nın güvenliğinin artırılması gerekliliği gibi nedenlerle yapıldığını belirtiyor.

Geçmişten Günümüze: Zorluklar ve Dönüşümler

İsviçreli Muhafızların tarihi boyunca, inişler ve çıkışlar yaşandı. Bazı dönemlerde törensel bir role bürünen muhafızlar, 1913 yılında, komutanlarından birinin onları tekrar ölümcül bir güce dönüştürmeye çalışması üzerine isyan bile ettiler.

1981 yılında Mehmet Ali Ağca’nın Papa II. John Paul’e suikast girişiminde bulunması, İsviçreli Muhafızlar için bir dönüm noktası oldu. Bu olay, muhafızların hazırlık düzeyini sorgulattı ve daha sıkı eğitimlere başlanmasına yol açtı.

Günümüzdeki İsviçreli Muhafızlar: Şartlar ve Eğitim

İsviçreli Muhafız olmak için belirli şartlar bulunuyor. Adayların İsviçre vatandaşı, 19 ile 30 yaşları arasında, bekar (5 yıl hizmetten sonra evlenebilirler) ve Katolik olmaları gerekiyor. Ayrıca, fiziksel olarak da iyi durumda olmaları ve İtalyanca bilmeleri (bilmiyorlarsa eğitim alıyorlar) gerekiyor.

Eğitimleri, iki aylık temel eğitimle başlıyor. İlk ay, İsviçre’deki Ticino Kantonal Polisi ile birlikte, İsviçre Polis ve Ordu Eğitim Merkezi’nde (Isone) yangınla mücadele, ilk yardım, atış, kişisel güvenlik, öz savunma, taktik davranış ve hukuk konularında eğitim alıyorlar. İkinci ay ise, Vatikan’daki Pontifical İsviçreli Muhafız Karargahı’nda, uygun selamlamalar, bireysel ve grup formasyonları, nöbet değişimleri ve 13-16. yüzyıllar arasında kullanılan bir silah olan halberd’i kullanma gibi konularda eğitim görüyorlar.

Sonuç

İsviçreli Muhafızlar, sadece renkli üniformaları ve tarihi geçmişleriyle değil, aynı zamanda aldıkları modern eğitim ve Papa’ya olan sarsılmaz sadakatleriyle de Vatikan’ın önemli bir parçası olmaya devam ediyorlar. Kardinallerin yeni Papa’yı seçmek üzere bir araya geldiği bu kritik süreçte, Sistine Şapeli’nin güvenliğini sağlamak gibi önemli bir görevi üstlenerek, tarihlerine yeni bir sayfa ekliyorlar.