Columbia Üniversitesi’nde İsrail Karşıtı Protestolar: Öğrenciler Askıya Alındı, Kampüse Giriş Yasakları Getirildi
Columbia Üniversitesi, kampüsteki bir binayı işgal eden ve iddiaya göre bir teröristi yücelten broşürler dağıtan İsrail karşıtı protestoculara karşı sert önlemler aldı. Üniversite, olayla bağlantılı olarak 65 öğrenciyi geçici olarak uzaklaştırdı ve çok sayıda mezunun kampüse girişini yasakladı. Ayrıca, bağlantılı kurumlardan 33 kişinin de kampüse girişine izin verilmediği belirtildi.
Olay, protestocuların Çarşamba akşamı Butler Kütüphanesi’ni basmasıyla başladı. Protestocular, kütüphaneyi "Basel Al-Araj Halk Üniversitesi" olarak yeniden adlandırdıklarını duyurdu. New York Polis Departmanı (NYPD), olayla ilgili olarak 80 kişinin tutuklandığını, tutuklananların 19’unun erkek ve 61’inin kadın olduğunu açıkladı. Tutuklanan 78 kişiye "izinsiz giriş" suçundan dava açılırken, geri kalan iki protestocuya da tebligat gönderildi.
İç Güvenlik Soruşturmaları (HSI), tutuklananların vize durumlarını kontrol etmek amacıyla parmak izlerini ve isimlerini talep etti. Bu durum, tutuklananlar arasında yabancı uyruklu öğrencilerin olabileceği ihtimalini gündeme getirdi.
Columbia Üniversitesi Öğretim Üyeleri Hakları Grubu, üniversitenin kütüphane işgaline yönelik yaklaşımını "otoriter bir anlayış" olarak nitelendirerek eleştirdi. Grup, üniversitenin ifade özgürlüğünü kısıtladığını ve protestoculara karşı orantısız bir güç kullandığını savundu.
Kütüphane işgali sırasında öğrenciler, final sınavlarına hazırlanıyordu. Protestocular, "Filistin’e Özgürlük" sloganları atarak üniversitenin İsrail’den el çekmesini talep etti. Bazı protestocuların kütüphane içindeki masaların üzerine çıktığı görüldü.
İşgal sırasında protestocuların, "Basel Al-Araj Halk Üniversitesi"ni yücelten broşürler dağıttığı belirtildi. Basel Al-Araj’ın, İsrail’de saldırılar planlamakla suçlanan bir terörist olduğu iddia ediliyor. The Times of Israel’e göre, Al-Araj, İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) ve İsrail Polis Teşkilatı’nın terörle mücadele birimi tarafından 2017’de öldürüldü. Yetkililer, Al-Araj’ın İsrail hedeflerine yönelik saldırılar planlayan bir terör hücresinin üyesi olduğunu ve hücrenin silahlarının temininden sorumlu olduğunu iddia etti. Al-Araj, tutuklama sırasında İsrail güvenlik güçlerine ateş açtıktan sonra öldürülmüştü.
Kütüphane işgalini organize eden gruplardan biri olan "Columbia Üniversitesi Apartheid’a Karşı El Koyma" (CU Apartheid Divest), broşürün bir bölümünü X hesabında paylaştı. Paylaşılan materyallerde, Al-Araj’ın bir kahraman olarak yüceltildiği görüldü. Broşürde, "Batı Şeria’daki orijinal Halk Üniversitesi projesinde Basel al-Araj, Filistin direnişini öğretti ve bilginin imparatorluğa değil, kurtuluşa hizmet etmesi gerektiğinde ısrar etti. Bugün, üniversitelerimizin anlatmayı reddettiği hikayeleri birbirimize öğretiyoruz. Birbirimizi besliyor, koruyor, birbirimizle ve birbirimizden öğreniyoruz. Halk Üniversitesi sadece bir el koyma talebi değil" ifadelerine yer verildi.
Broşürlerde, İsrail’den el çekme, "Polis ve Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) kampüsümüzden gitsin" ve disiplin cezası alan tüm Columbia Üniversitesi üyelerine af gibi talepler de yer aldı.
Columbia Üniversitesi Rektör Vekili Claire Shipman, yaptığı açıklamada, kütüphanenin "güvenliğini sağlamak" için NYPD’nin çağrıldığını belirtti. Shipman, iki üniversite polis memurunun yaralandığını da ekledi. Shipman, "Maalesef, bu olay sırasında, Columbia Kamu Güvenliği Görevlilerimizden ikisi, şahısların binaya ve 301 numaralı odaya zorla girmeye çalışması sırasında yaşanan kalabalıkta yaralandı. Bu eylemler kabul edilemezdir" dedi.
Ayrı bir açıklamada Shipman, kütüphane işgalinin kabul edilemez olduğunu vurguladı. "Akademik faaliyetlerimize yönelik aksamalar tolere edilmeyecek ve kurallarımızın ve politikalarımızın ihlalidir; bu, özellikle öğrencilerimiz final sınavlarına çalışırken ve hazırlanırken kabul edilemezdir. Columbia, kampüsümüzdeki şiddeti, antisemitizmi ve her türlü nefret ve ayrımcılığı şiddetle kınıyor; bunların bazılarına bugün tanık olduk. Şiddet veya zarar çağrılarının Üniversitemizde yeri olmadığı konusunda kararlıyız" ifadelerini kullandı.
