Wednesday, May 7, 2025
HomeTeknolojiİnsan mı Bot mu? Sam Altman'ın Yeni Teknolojisi: Orb!

İnsan mı Bot mu? Sam Altman’ın Yeni Teknolojisi: Orb!

Meta anahtar kelimeler: Yapay zeka, AI, World ID, Orb, Tools for Humanity, Sam Altman, kimlik doğrulama, botlar, deepfake, internet güvenliği, gizlilik, iris taraması, biyometrik veri, online dolandırıcılık, Jennifer Jolly, USA TODAY, teknoloji, siber güvenlik, Worldcoin, kripto para, çevrimiçi kimlik, insan doğrulama, dijital kimlik, Tinder, Hinge, Match Group, Razer, Visa.

Yapay Zekânın Gölgesinde Gerçekliği Arayış: Orb ile Tanışın

Sanal dünyada giderek artan bir belirsizlik hakim. Uzmanlar, önümüzdeki yıl çevrimiçi ortamda gördüğümüz içeriğin %90’ının yapay zeka tarafından üretilebileceği konusunda uyarıyor. Bu sadece bir tahmin değil, aynı zamanda ciddi bir tehlike işareti. Eğer bu öngörü gerçekleşirse, internette neye veya kime güveneceğimizi bilemez hale gelebiliriz. Ürün incelemeleri sahte olabilir, sosyal medyadaki idealize edilmiş figürler bot olabilir ve haberlerin gerçekliği sorgulanabilir hale gelebilir. İşte tam bu noktada, iddialı bir teknoloji olan Orb devreye giriyor. Orb, konuştuğunuz kişinin gerçek, etten kemikten bir insan olduğunu anında kanıtlamayı hedefliyor.

Amerika Birleşik Devletleri, Sam Altman’ın kurucu ortağı olduğu Tools for Humanity (TFH) adlı startup tarafından geliştirilen Orb ile tanışıyor. Orb, bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibi görünen bir küre. Bu küre, gerçek insanları doğrulayarak internetin güvenilirliğini yeniden tesis etmeyi amaçlıyor. Dünya genelinde belirli şehirlerde kullanıma sunulan World ID projesi, Amerika’da San Francisco, Los Angeles, Miami, Atlanta, Austin ve Nashville gibi şehirlerde başlatılıyor.

Ancak bu, sadece bir startup’ın tanıtım gösterisi değil. Parlak, beyaz kürenin içinde sihir değil, güvenli çevrimiçi işlemleri mümkün kılan matematiksel algoritmalar bulunuyor. TFH’nin baş mimarı Adrian Ludwig, "Şu anda birinin insan olduğunu kanıtlamanın tek yolları ya çok müdahaleci ya da sinir bozucu," diyor. CAPTCHA testleri veya telefon numarası, kimlik gibi kişisel verilerin paylaşılması gibi yöntemlerin yetersizliğine dikkat çekiyor.

Orb teknolojisi, internetin doğuşundan beri var olan büyük bir tasarım hatasını düzeltmeyi amaçlıyor. Ludwig, internetin başlangıcında teknolojiye odaklanıldığını ve insanların ikinci plana atıldığını belirtiyor. TFH, botların kontrolü tamamen ele geçirmeden bu durumu düzeltmek istiyor.

Orb’un çalışma prensibi oldukça basit: Cihaza bakıyorsunuz, Orb yüzünüzün ve özellikle de parmak izinden bile daha benzersiz olan irisinizin görüntüsünü alıyor. Bu sayede, benzersiz ve canlı bir insan olduğunuzu ve daha önce kaydolmadığınızı doğruluyor. Eğer gerçek bir insan olduğunuz tespit edilirse, World App’te mavi bir onay işareti alıyorsunuz ve World ID’niz oluşturuluyor. Görüntü ise anında siliniyor. World ID’niz sadece akıllı telefonunuzda saklanıyor.

Sonuç olarak, gözünüzün dijital bir barkodu oluşturuluyor. Bu barkod, şifreleniyor, parçalara ayrılıyor ve merkezi olmayan bir ağa dağıtılıyor. Ludwig, hiçbir verinin Orb üzerinde saklanmadığını, şirkete gönderilmediğini veya kötüye kullanılmadığını, satılmadığını veya sızdırılmadığını vurguluyor.

Ludwig, "Kod, insan olduğunuzu doğrulayabilir, ancak yüzünüzü veya gözünüzü yeniden oluşturamaz. Tıpkı bir kurabiye kutusundaki barkodun içindekileri söylemesi, ancak size kurabiyeyi vermemesi gibi," diyor. World ID’niz sizi tanımlayamaz, sadece ekranın arkasında bir bot değil, bir insan olduğunu onaylar.

Bu durum, birçok soru işaretini beraberinde getiriyor. Reddit’teki şüpheci yorumlar gibi, birçok insan bu teknolojiye temkinli yaklaşıyor. Ancak Ludwig, hacker’ların World ID’ye saldırması durumunda hiçbir işe yarar bilgi bulamayacaklarını savunuyor. Çünkü iris verisinin şifrelenmiş parçaları anonim ve tek başına kullanılamaz durumda. Bu durum, 1000 parçalık bir yapbozu sadece yedi rastgele parçayla çözmeye benziyor.

Meta, Google ve diğer büyük şirketler de benzer vaatlerde bulunmuştu. Cambridge Analytica skandalını hatırlayan herkesin bu konuda temkinli olması anlaşılabilir bir durum. Harvard’dan siber güvenlik uzmanı Bruce Schneier, bu teknolojiyi "blockchain saçmalığı" olarak nitelendirerek uzak durulması gerektiğini belirtiyor.

Gizlilik endişeleri, Orb’un 2023’te yurt dışında piyasaya sürülmesinden bu yana devam ediyor. Hong Kong’daki yetkililer Orb’u yasakladı. Güney Kore, TFH’ye para cezası verdi, ancak şirket bu durumun çözüldüğünü belirtiyor. Ayrıca, kullanıcıları kaydolmaya teşvik etmek için kripto para (Worldcoin token’ları) sunulması da eleştirilere neden oldu.

TFH, bu tepkilerden ders aldıklarını, önemli değişiklikler yaptıklarını ve Amerika’da piyasaya sürmeden önce her şeyin doğru olduğundan emin olmak için beklediklerini ifade ediyor.

Teoride, doğrulanmış bir World ID, deepfake dolandırıcılıkları, botların yönettiği sosyal medya hesapları ve ödeme yapıldıktan sonra ortadan kaybolan pazar yeri dolandırıcılıkları gibi sorunlarla mücadele etmeye yardımcı olabilir. Hatta bu sadece başlangıç.

Her kullanıcının doğrulanmış bir insan olduğu bir platform hayal edin. Bu, flört uygulamalarından siyasi forumlara ve çevrimiçi eğitime kadar her şey için çığır açıcı olabilir. Ancak burada bir sorun var: Bu sistem sadece insanlar tarafından kullanıldığında işe yarar.

Kitleler tarafından benimsenene kadar, dolandırıcılar World ID gerektiren platformlardan kaçınabilir ve işlerine her zamanki gibi devam edebilirler. Şu ana kadar, oyun devi Razer gibi bazı önemli şirketler projeye destek veriyor. Şirket ayrıca Visa ve Match Group (Tinder ve Hinge’in sahibi) ile ortaklıklar kurduğunu duyurdu. TFH, daha fazla şirketin katılacağını belirtiyor, ancak henüz tam bir ilgi patlaması yaşanmadı.

Milyonlarca insanın gözlerini kamuya açık alanlarda taramasını sağlamak kolay olmayacak. Gizlilik önlemleri alınsa bile, birinden insan olduğunu kanıtlamak için parıldayan bir küreye bakmasını istemek hala garip bir his yaratıyor.

Orb, gözetim olmadan güven, şifreler olmadan gizlilik ve nihayetinde birinin sadece gerçek olduğunu değil, aynı zamanda iddia ettiği kişi olduğunu bilme yeteneği vaat ediyor. TFH, bu konu üzerinde de çalıştıklarını belirtiyor.

Peki, bu sisteme kaydolacak mıyız? Evet. Zaten kaydolduk. Mükemmel olduğu için değil, risk taşımadığı için değil. Ama bir yerden başlamak gerekiyor.

Yapay zekânın zaten e-postalar yazdığı, sahte kız arkadaşlar yarattığı, seçimleri etkilediği ve ölümcül yanlış bilgiler yaydığı bir dünyada, bazı önlemler almak gerekiyor.

İnterneti gerçek olduğumuzu kanıtlayacak bir yol olmadan inşa ettik. Şimdi, yapay zekânın sınırları bulanıklaştırdığı bir dönemde, belki de bu sorunu düzeltmenin zamanı geldi. Bir göz küresi taramasıyla, tek tek.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular