ABD’de Tartışmalı "Sığınak Şehir" Politikaları ve Göçmen Suçları Odak Noktasında
ABD’de göçmenlik politikaları ve özellikle "sığınak şehir" uygulamaları uzun süredir devam eden tartışmaların odağında yer alıyor. Bu tartışma, son olarak Illinois eyaletinde düzenlenen bir basın toplantısıyla yeniden alevlendi. Toplantıda, yasa dışı yollarla ülkeye giren kişilerin işlediği suçlar sonucu sevdiklerini kaybeden aileler, Illinois ve ülke genelindeki sığınak politikalarını eleştirdi.
Ailelerin Feryadı ve Yetkililere Çağrı
Basın toplantısının en dikkat çekici anlarından biri, oğlu Jimmy’yi trajik bir şekilde kaybeden Jim Walden’ın konuşmasıydı. Walden, oğlunun ABD Deniz Piyadeleri’nde görev yaparken bir trafik kazasında hayatını kaybettiğini belirtti. Kazaya neden olan sürücünün ise yasa dışı yollarla ülkeye girdiği ve daha önce de suç kayıtlarının bulunduğu ortaya çıktı. Walden, Illinois Valisi JB Pritzker’in sığınak politikalarını savunmasına sert tepki göstererek, "Vali Pritzker’e sesleniyorum, gerçek bir vali olun ve federal yasalara uyun. Hepsini sınır dışı edin, hepsini. İster iki, ister 20, ister 80 yaşında olsunlar, geri gönderin. Vatandaşlığa giden bir yolumuz var, o da vatandaşlığa kabul süreci" dedi.
Trump Yönetimi ve Sığınak Şehirler
Basın toplantısına katılan ve eski Başkan Donald Trump’ın yönlendirmesiyle geldiğini belirten eski İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, Illinois ve valisinin politikalarının tehlikeli olduğunu ve suç oranlarını artırdığını savundu. Noem, "Springfield’in özellikle dikkat çekmesi gerekiyor, çünkü burada mağdurlar var, aynı zamanda bu şehirden çıkan yasalar tüm eyaleti etkiliyor. Bu yasalar yasa dışı suçluları koruyor ve Amerikan vatandaşlarını ve bu büyük eyaletin vatandaşlarını önceliklendirmiyor" ifadelerini kullandı.
Noem ayrıca, toplantının yapıldığı yerin de özel bir anlamı olduğunu vurgulayarak, "Bugün bu blokta bulunuyoruz, çünkü burası genç bir kadının öldürüldüğü blok. Emma Shafer, Biden yönetimi tarafından Amerika Birleşik Devletleri’ne salıverilen yasa dışı bir göçmen tarafından vahşice bıçaklanarak öldürüldü" dedi.
Vali Pritzker’den Yanıt ve Karşı Eleştiriler
Illinois Valisi JB Pritzker ise basın toplantısını "reklam gösterisi" olarak nitelendirerek, Trump yönetiminin göçmenlik politikalarını eleştirdi. Pritzker, "Donald Trump ve Kristi Noem’in aksine, Illinois yasalara uyar. Trump yönetimi, Amerika Birleşik Devletleri Anayasası’nı ihlal ediyor, insanlara adil yargılanma hakkını vermiyor ve yasalara uyan komşuları, hatta ABD vatandaşı olan çocukları ortadan kaldırıyor. Ancak, kamu güvenliğini sağlamak ve şiddet içeren suçluları yasal süreç içinde sınır dışı etmek için gerçek bir adım atmıyorlar. Trump-Noem reklam gösterileri, toplumlarımızı daha güvenli veya göçmenlik sistemimizi daha akıllı hale getirmiyor. Illinois’in halkımızı güvende tutmak için gücü kötüye kullanmasına veya Anayasa’yı görmezden gelmesine gerek yok. Milyonlarca Amerikalı gibi, ben de bakandan Fox News için şov yapmaya daha az, vatanı korumaya daha fazla zaman ayırmasını istiyorum" şeklinde konuştu.
Sığınak Şehir Politikalarının Tartışmalı Yüzü
Sığınak şehirler, federal göçmenlik yasalarını uygulamayı reddeden veya bu konuda yerel kolluk kuvvetleriyle işbirliği yapmayan şehirler ve eyaletlerdir. Bu politikaların savunucuları, sığınak şehirlerin göçmenlerin polise başvurmaktan çekinmemesini sağlayarak kamu güvenliğini artırdığını ve tüm toplulukların daha güvende olduğunu savunuyor. Ayrıca, göçmenlerin yerel ekonomiye katkıda bulunduğunu ve sınır dışı edilmelerinin ekonomik kayıplara yol açabileceğini belirtiyorlar.
Ancak, sığınak politikalarının eleştirmenleri, bu politikaların suç oranlarını artırdığını ve yasa dışı göçü teşvik ettiğini savunuyor. Ayrıca, sığınak şehirlerin federal yasaları ihlal ettiğini ve vergi mükelleflerinin kaynaklarını yasa dışı göçmenleri korumak için kullandığını iddia ediyorlar.
Tartışmanın Geleceği ve Olası Etkileri
ABD’de sığınak şehirler ve göçmenlik politikaları konusundaki tartışmanın önümüzdeki dönemde de devam etmesi bekleniyor. Bu tartışmanın, federal hükümet ile sığınak şehirler arasındaki gerilimi artırabileceği ve göçmenlik yasalarının geleceği üzerinde önemli etkileri olabileceği öngörülüyor. Özellikle, yaklaşan seçimler ve siyasi atmosferin etkisiyle, göçmenlik konusunun daha da kutuplaştırıcı bir hale gelebileceği düşünülüyor.