Elbette, isteğiniz üzerine makaleyi yeniden yazıp, Türkçe’ye çeviriyorum.
Kabil Havaalanı Saldırısının Beyinlerinden Birinin Yakalanması ve Ailelerin Tepkisi
Kabil havaalanında 26 Ağustos 2021 tarihinde gerçekleşen ve 13 ABD askeri personeli ile 170 Afgan sivilin hayatını kaybettiği IŞİD-K saldırısının arkasındaki önemli isimlerden birinin yakalanması, saldırıda oğlunu kaybeden bir babanın tepkisine yol açtı. Deniz Piyade Onbaşı Jared Schmitz’in babası Mark Schmitz, zanlının yakalanmasına Demokratların verdiği (ya da vermediği) tepkinin "rahatsız edici" olduğunu dile getirdi.
Başkan Donald Trump, Kongre’deki konuşmasında, Adalet Bakanlığı’nın Kabil havaalanındaki IŞİD-K intihar saldırısını planlamaya yardım ettiğini belirttiği Mohmmad Sharifullah’ın 2 Mart’ta tutuklandığını duyurmuştu. Mark Schmitz, Fox News Digital’e yaptığı açıklamada, "Bu, kesinlikle partizan bir mesele olmamalı – bu, çocuklarımızın ölümü" dedi.
Siyasi Yelpazede Farklı Tepkiler
Saldırının faillerinden birinin yakalanması haberi, siyasi yelpazenin her kesiminde aynı coşkuyla karşılanmadı. Mark Schmitz’in belirttiği gibi, Demokratların yalnızca yaklaşık üçte biri haberi alkışlarken, hiçbirinin Cumhuriyetçi meslektaşlarına katılarak ayağa kalkıp alkışlamadığı görüldü.
Schmitz, "O salonda bulunan herkesin ayağa kalkıp alkışlaması ve tezahürat yapması gerektiğini düşünürsünüz" dedi. Oğlunu kaybetmiş bir aile olarak bu manzaranın "inanılmaz derecede aşağılayıcı" olduğunu ifade etti. "Bunun siyasetle hiçbir ilgisi yok," diyen Schmitz, "Bu, ordumuzdan bahsediyoruz ve bunun değişmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
Biden’ın Sessizliği ve Ailelerin Hayal Kırıklığı
Afganistan’dan kaotik bir şekilde geri çekilme sırasında hayatını kaybedenlerin ailelerinden bazıları, Başkan Joe Biden’ın saldırının ardından Kongre’ye yaptığı üç konuşmada da çocuklarının adını anmamasına tepki gösterdi.
Schmitz, "Başlangıçtan itibaren hiçbir iletişim yoktu," diyerek, cenazelerin ABD’ye getirildiği sırada Biden ile Dover Hava Üssü’nde yaptıkları tartışmalı görüşmeyi hatırlattı. Biden, o dönemde sık sık saatine bakması nedeniyle eleştirilmişti ve birçok aile, geri çekilmeye yol açan şeffaflık eksikliğinden ve nihayetinde sevdiklerinin ölümünden duyduğu hayal kırıklığını dile getirmişti.
Adalet Arayışı ve Umut Işığı
Schmitz, IŞİD-K üyesinin yakalanmasıyla ilgili olarak, "Herhangi bir kapanışa yaklaşmak her zaman iyi bir şeydir" dedi. "Bu adamı yakaladıklarını öğrenmek harika. Daha bakılması gereken birçok kişi var – kesinlikle tek kişi o değil. Bu bir kişi indirildi ve daha gidilecek çok yol var, ancak bazı cevaplar görmeye başlayacağımızdan çok, çok eminim" şeklinde konuştu.
"Özgürlük 13" Projesi ve Gaziler İçin Umut
Schmitz, oğlunun ve o gün hayatını kaybeden diğer 12 Amerikalı askerin anısını yaşatmak için "Özgürlük 13" adını verdiği bir proje başlattı. Bu proje kapsamında, gaziler için "özgürlük kampları" oluşturmayı hedefliyor. Amaç, her eyalette, başlangıç olarak Jared’in memleketi Missouri’de, gazilerin hizmet süreleri boyunca yaşadıkları travmalardan iyileşebilecekleri veya sadece diğer gazilerle birlikte olabilecekleri güvenli bir alan sunan bir kamp geliştirmek.
Her kamp, en az 100 dönümlük bir arazi üzerine kurulacak ve saldırıda hayatını kaybeden 13 askeri temsilen 13 evden oluşacak.
Destek Çağrısı ve Umutlu Bekleyiş
Schmitz, daha fazla gaziler için kamp geliştirmek için daha fazla desteğe ihtiyaçları olduğunu belirtirken, Trump yönetimi altında ailelerin en azından "yanlarında müttefikleri" olduğuna inanıyor.
Bu proje, Schmitz’in oğlunun ve diğer askerlerin anısını yaşatmanın yanı sıra, gazilere ihtiyaç duydukları desteği sağlamak için önemli bir adım olarak görülüyor. Bu kamplar, gazilerin travmalarını atlatmalarına, iyileşmelerine ve birbirleriyle bağ kurmalarına yardımcı olacak güvenli bir alan sunarak, onlara yeni bir başlangıç yapma fırsatı verebilir.
Bu trajik olay, ailelerin yaşadığı acıyı ve adalet arayışını gözler önüne sererken, aynı zamanda gazilere destek olma ve onların ihtiyaçlarını karşılama gerekliliğini de vurguluyor.