GoFundMe 15 Yaşında: CEO Tim Cadogan Yardımseverliğin Yeni Ufuklarını Çiziyor
LOS ANGELES − GoFundMe, CEO Tim Cadogan’ın 2020 Mart’ında göreve gelmesiyle eş zamanlı olarak COVID-19 pandemisinin dünya çapında yayılması, Cadogan’ın liderlik döneminin başlangıcına damgasını vurdu. USA TODAY’e verdiği bir röportajda Cadogan, "GoFundMe’nin insanların hayatında önemli bir rol oynadığını bilerek geldim, ancak ihtiyaç seviyesi ve insanların pandemi sırasında birbirlerine yardım edebilme şekli bambaşka bir boyuta ulaştı" dedi.
Şirketin 6 Mayıs’ta 15. yıl dönümünü kutlamasıyla birlikte, bugüne kadar 40 milyar dolar bağış topladığı açıklandı. Cadogan, bu rakamın şirketin kolaylaştırdığı cömertliğin tamamını yansıtmadığını vurguladı. "40 milyar dolara bağlı olan sevgi ve şefkati ölçmenin bir yolu olsaydı keşke, çünkü sayıyı saymak kolay. Ancak sevgi ve şefkati saymak kolay değil, ama muazzam bir şey" diye ekledi.
Cadogan’a göre GoFundMe’nin bir sonraki hedefi, yardım istemeyi normalleştirmek. "On beş yıl önce, ‘Yabancıların arabalarının arka koltuğuna bineceğiniz bir işimiz olacak’ deseydim, bana ‘sen delisin’ derdiniz" dedi. "Şimdi buna Uber deniyor, değil mi? Yardım için de buna benzer bir şey yapmayı umuyoruz. Hayatınızda önemli olan her şey için, ister bir kuruluş olsun, ister bir ihtiyacınız olsun, yardım istemek kesinlikle sorun değil."
Şirket, yıl dönümü kapsamında, kar amacı gütmeyen kuruluşların bağış toplamasına yardımcı olmayı amaçlayan GoFundMe Pro platformunu tanıttı. Cadogan, "Umarım milyonlarca daha fazla insanın değer verdiği kuruluşlardaki en iyi dostlarını güçlendirmekten dolayı çok heyecanlıyız" dedi.
Cadogan, bağış yapmanın ülke gayri safi yurt içi hasılasının (GSYİH) şu anki %2’lik oranından artmasını istediğini belirtti. "Daha kişisel hale getirerek, daha fazla insanı yardım istemeye dahil ederek ve daha fazla insanın yardım etme doğal eğilimine yönelmesini sağlayarak bunu değiştirebileceğimizi düşünüyoruz" dedi.
Cadogan, Pro platformunda yer alan ve bireylerin ve kar amacı gütmeyen kuruluşların bağış istemesini kolaylaştıracak yapay zeka (AI) dahil olmak üzere teknolojiye dikkat çekti. Platformun, kar amacı gütmeyen kuruluşlara çevrimiçi varlıkları olmasa bile bir topluluğu harekete geçirebilecek araçlar sunacağını söyledi. "İster kendiniz, ister bir arkadaşınız, ister bir akrabanız, ister değer verdiğiniz bir kuruluş için olsun, yardım istemeyi nasıl kolaylaştıracağımız üzerinde gerçekten çok çalışıyoruz" dedi. "O kapıyı açıp yardım istediğinizde, cesurca bir şey yapıyorsunuz, tüm yardım geliyor."
Ayrıca, şirketin şu anda faaliyet gösterdiği 20 ülkenin ötesine genişlemenin zaman alacağını kabul ederek, yeni pazarlara açılma potansiyeline de değindi. "Bir pazarın başlaması biraz zaman alıyor ve sonra gerçekten hızlanmaya başlıyor. Örneğin, Almanya başlangıçta insanların biraz şüpheyle yaklaştığı bir pazardı, ancak şimdi hızlandı" dedi.
Cadogan, Ocak ayında Altadena’yı kasıp kavuran ölümcül Eaton Yangını sırasında tahliye edilmek zorunda kaldı. Yangında evi zarar görmese de, gönüllüsü olduğu arama kurtarma ekibinden bir meslektaşı evini kaybetti. Cadogan, hem meslektaşı hem de arama kurtarma ekibi için bir bağış kampanyası başlattı ve bunun GoFundMe Pro’nun insanların ayağa kalkmasına yardımcı olmada oynayabileceği rolü güçlendirdiğini söyledi. "Bunun ne kadar önemli olduğunun yoğunluğunu pekiştirdi, bu destek mozaiği. Bunun tek bir cevabı olmadığını gerçekten bana hatırlattı" dedi. "Kuruluşlarımızın bireysel fonların yanı sıra başarılı olmalarına ne kadar yardımcı olabilirsek, bu o kadar önemli bir şey."
GoFundMe’nin Geleceği: Yardımseverliği Yeniden Tanımlamak
GoFundMe’nin 15. yıl dönümü, şirketin geçmişteki başarılarını kutlamakla kalmıyor, aynı zamanda gelecekteki vizyonunu da ortaya koyuyor. CEO Tim Cadogan’ın liderliğinde GoFundMe, yardımseverliği daha erişilebilir, kişisel ve etkili hale getirmeyi amaçlıyor.
Yardım İstemeyi Normalleştirmek
Cadogan’ın en önemli hedeflerinden biri, yardım istemeyi normalleştirmek. Toplumda, kişisel veya finansal zorluklarla karşı karşıya kalan bireylerin yardım istemekten çekinmeleri yaygın bir durum. GoFundMe, bu algıyı değiştirmek ve insanların ihtiyaç duyduklarında destek aramalarını teşvik etmek için çalışıyor.
Cadogan, Uber örneğini kullanarak, toplumun başlangıçta şüpheyle yaklaştığı yeni kavramların zamanla nasıl kabul gördüğünü vurguluyor. GoFundMe’nin de yardım isteme konusunda benzer bir dönüşüm yaratabileceğine inanıyor. Yardım istemenin utanılacak bir şey olmadığını, aksine cesur bir adım olduğunu ve topluluğun desteğini harekete geçirebileceğini savunuyor.
GoFundMe Pro: Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar İçin Yeni Bir Çağ
GoFundMe Pro, kar amacı gütmeyen kuruluşların bağış toplama çabalarını desteklemek için tasarlanmış bir platform. Platform, kuruluşlara daha geniş bir kitleye ulaşmalarına, bağış kampanyalarını daha etkili bir şekilde yönetmelerine ve bağışçılarıyla daha anlamlı ilişkiler kurmalarına yardımcı olacak araçlar sunuyor.
GoFundMe Pro’nun en önemli özelliklerinden biri, yapay zeka (AI) teknolojisini kullanması. AI, bağış kampanyalarını optimize etmeye, potansiyel bağışçıları belirlemeye ve bağışçılarla kişiselleştirilmiş iletişim kurmaya yardımcı oluyor. Bu sayede, kar amacı gütmeyen kuruluşlar daha az kaynakla daha fazla bağış toplayabiliyor ve daha fazla insanın hayatında fark yaratabiliyor.
Teknolojinin Gücüyle Yardımseverliği Artırmak
Cadogan, teknolojinin yardımseverliği artırmada önemli bir rol oynayabileceğine inanıyor. GoFundMe, platformunu sürekli olarak geliştirerek, bağış yapmayı ve yardım istemeyi daha kolay ve erişilebilir hale getirmeyi amaçlıyor.
GoFundMe Pro’nun yanı sıra, şirket, mobil uygulamalar, sosyal medya entegrasyonları ve diğer teknolojik çözümler aracılığıyla yardımseverliği teşvik ediyor. Bu sayede, insanlar nerede olurlarsa olsunlar, istedikleri zaman ve istedikleri şekilde bağış yapabiliyor veya yardım isteyebiliyor.
Küresel Genişleme: Yardımseverliği Yaymak
GoFundMe, şu anda 20 ülkede faaliyet gösteriyor. Şirket, gelecekte daha fazla ülkeye açılarak, yardımseverliği küresel ölçekte yaymayı hedefliyor.
Cadogan, yeni pazarlara açılmanın zaman alabileceğini, ancak uzun vadede büyük bir potansiyel taşıdığını belirtiyor. GoFundMe, her ülkenin kültürel ve sosyal özelliklerini dikkate alarak, yerel ihtiyaçlara uygun çözümler sunmayı planlıyor.
Kişisel Deneyimler: İlham Kaynağı
Cadogan’ın Eaton Yangını sırasında yaşadığı kişisel deneyim, GoFundMe’nin önemini ve potansiyelini daha da anlamasını sağladı. Yangında evini kaybetmese de, bir meslektaşının yaşadığı zorluklar, Cadogan’ı derinden etkiledi.
Cadogan, meslektaşı için başlattığı bağış kampanyası sayesinde, GoFundMe’nin insanların zor zamanlarda nasıl bir araya gelerek birbirlerine destek olabileceğini gördü. Bu deneyim, Cadogan’ın GoFundMe’yi daha da geliştirmek ve daha fazla insanın hayatında fark yaratmak için motivasyonunu artırdı.
Sonuç: Yardımseverliğin Geleceği GoFundMe’de
GoFundMe, 15 yıllık geçmişi boyunca milyonlarca insanın hayatında olumlu bir etki yarattı. Şirket, CEO Tim Cadogan’ın liderliğinde, yardımseverliği daha erişilebilir, kişisel ve etkili hale getirmek için çalışmaya devam ediyor.
GoFundMe’nin geleceği parlak görünüyor. Şirket, teknolojiye yatırım yaparak, yeni pazarlara açılarak ve toplumun ihtiyaçlarına duyarlı çözümler sunarak, yardımseverliği yeniden tanımlamaya ve daha fazla insanın hayatında fark yaratmaya hazırlanıyor.