Wednesday, May 7, 2025
HomeSiyasetEsad'la Dalga Geçen Çoraplar: Şam'da Alaycı Moda!

Esad’la Dalga Geçen Çoraplar: Şam’da Alaycı Moda!

Suriye, Şam, Beşar Esad, çorap, karikatür, hiciv, mizah, ticaret, rejim, protesto, Ziad Zaouit, Bassel al-Sati, Maher el-Assad, Captagon, Erdoğan, siyaset, devrim, baskı, ifade özgürlüğü, ironi, Suriye ekonomisi, Şam ticareti

Şam’da Alaycı Çoraplar: Esad Rejimine Hafif Bir Başkaldırı

Suriye’nin Şam kentindeki hareketli bir alışveriş caddesinde, Bassel al-Sati’nin küçük dükkanı gün boyu kalabalıklaşıyor. 31 yaşındaki bu girişimci, viral hale gelen bir ürünle dikkat çekiyor: Beşar Esad ve ailesinin karikatürize edilmiş yüzlerini taşıyan çoraplar ve onlara eşlik eden alaycı sloganlar. Bu çoraplar, Suriye’deki siyasi atmosferin değişen yüzünü ve rejim karşıtı duyguların yükselişini simgeliyor.

Bassel, dükkanına uğrayan müşterilerin çoğunun yabancılar olduğunu belirtiyor. "Yurt dışından gelen herkes bu çorapları hatıra olarak saklamak ve Esad klanıyla dalga geçmek için satın almak istiyor," diyor. Çorap tasarımları oldukça çeşitli. Bazı modellerde, devrik liderin portresinin altında "Onları ayaklarımızın altında ezeceğiz" gibi sert ifadeler yer alıyor. Diğerlerinde ise, Esad’ın kardeşi ve bir zamanlar korkulan Dördüncü Tugay’ın eski komutanı olan Mahir Esad’a "Captagon Kralı" lakabı takılıyor. Bu lakap, Mahir Esad’ın uyuşturucu kaçakçılığıyla ilişkilendirilen kötü şöhretine gönderme yapıyor.

Bassel’in rejimle dalga geçme yöntemleri sadece çoraplarla sınırlı değil. Dükkanında, eski cumhurbaşkanının posterlerini yere sererek müşterilerini bu posterleri çiğnemeye, hatta yakmaya davet ediyor. "Bu, rejimin çöküşünü kutlamaya gelemeyenler için," diye açıklıyor Bassel. "Bu resimlerle istediklerini yapabilirler." Bu eylemler, rejimin baskıcı politikalarından dolayı uzun yıllar boyunca seslerini çıkaramayan Suriyelilerin bir nevi catharsis yaşamasına olanak tanıyor.

Bu alaycı çorapların arkasındaki fikir, Ziad Zaouit adında 29 yaşındaki bir girişimciye ait. Esad’ın Moskova’ya kaçtığı söylentilerinin yayılmasından kısa bir süre sonra, Ziad kendi fabrikasında bu çorapları üretmeye başladı. "Bu, Esad’ı aşağılamanın bir yolu, çünkü insanlar ondan nefret ediyor. Kaçtıktan sonra ondan intikamımı aldım," diye itiraf ediyor Ziad. Çorapları adeta kapışılıyor ve yoğun talep karşısında üretimi artırmak zorunda kalmış. Sadece üç ayda 200.000 çift çorap üretmiş. Bu rakam, Suriye’deki rejim karşıtı duyguların ne kadar yaygın olduğunu ve bu tür sembolik eylemlere olan ihtiyacı gözler önüne seriyor.

Çoraplardaki ironi, rejimle alay etmenin sadece bir başlangıcı. Eski cumhurbaşkanının en saçma sözleri, artık ticari hayatta yeniden kullanılıyor. Örneğin, Esad’ın ünlü bir sözü olan "Erdoğan ve ben neden görüşmeliyiz ki? Mesela soğuk içecekler içmek için mi?" ifadesi, başkentteki meyve suyu dükkanlarını süslüyor ve yanına Beşar Esad’ın bir fotoğrafı ekleniyor. Bu durum, Suriyelilerin mizah yoluyla acılarını hafifletmeye çalıştıklarını ve geçmişle hesaplaşma sürecine girdiklerini gösteriyor.

Bu türden alaycı eylemler, sadece Esad rejimine karşı duyulan öfkeyi yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda Suriye halkının direncini ve umudunu da simgeliyor. Yıllarca süren savaş, yıkım ve baskıdan sonra, Suriyeliler mizahı bir araç olarak kullanarak kendilerini ifade etmeye ve geleceğe umutla bakmaya çalışıyor.

Bassel ve Ziad gibi girişimciler, bu sembolik başkaldırının öncülerinden. Onların cesur adımları, diğer Suriyelilere de ilham veriyor ve rejime karşı sessiz bir direnişin fitilini ateşliyor. Bu çoraplar ve diğer alaycı ürünler, sadece ticari eşyalar olmanın ötesinde, Suriye halkının özgürlük ve adalet arayışının birer sembolü haline geliyor.

Ancak bu türden eylemlerin riskli olduğu da unutulmamalı. Rejim, bu türden muhalif sesleri bastırmak için her türlü yolu deneyebilir. Bu nedenle, Bassel ve Ziad gibi girişimcilerin cesareti ve kararlılığı, Suriye’deki demokrasi mücadelesi için büyük önem taşıyor.

Bu olaylar, Suriye’deki siyasi ve sosyal dönüşümün sadece birer parçası. Ülke, uzun ve zorlu bir süreçten geçiyor. Ancak, bu türden sembolik eylemler, Suriye halkının umudunu canlı tutmaya ve geleceğe daha iyimser bakmasına yardımcı oluyor. Esad’ın çoraplara düşmesi, bir zamanlar dokunulmaz olan bir figürün artık alay konusu haline gelmesinin sembolik bir göstergesi. Bu durum, Suriye’deki siyasi iklimin ne kadar değiştiğinin ve halkın rejimden ne kadar uzaklaştığının bir kanıtı.

Sonuç olarak, Şam’daki alaycı çoraplar ve diğer benzeri ürünler, Suriye halkının rejimle hesaplaşmasının ve geleceğe umutla bakmasının sembolik bir ifadesi olarak değerlendirilebilir. Bu eylemler, sadece ticari girişimler olmanın ötesinde, Suriye’deki demokrasi mücadelesinin bir parçası olarak kabul edilmelidir. Bassel ve Ziad gibi girişimcilerin cesareti ve kararlılığı, Suriye’deki özgürlük ve adalet arayışına ilham vermeye devam edecektir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular