Tuesday, May 13, 2025
HomeSağlıkCassie'nin Dava İfadesi: Şiddet, Kontrol ve Kurbanı Suçlama Meta Keywords: Cassie Ventura, Diddy,...

Cassie’nin Dava İfadesi: Şiddet, Kontrol ve Kurbanı Suçlama Meta Keywords: Cassie Ventura, Diddy, şiddet, istismar, kurban, dava, cinsel saldırı

Diddy, Sean Combs, Cassie Ventura Fine, şiddet, taciz, istismar, aile içi şiddet, cinsel saldırı, tecavüz, mağdur, fail, kurban, psikoloji, sosyoloji, güç dengesizliği, halo etkisi, ırkçılık, inanılırlık, destek, yardım, hotline, sığınma evi, kadın, erkek, Daniel Phillip, tanık, mahkeme, dava, suç, ceza, medya, ünlü, Hollywood, National Coalition of Domestic Violence, Nicole Bedera, Elizabeth L. Jeglic, Chloe Grace Hart, Crystal Justice

Cassie Ventura Davasında Mağdur Odaklı Yaklaşımın Önemi: Neden "Neden Kaldın?" Sorusunu Sormamalıyız?

Cassie Ventura Fine’ın, eski erkek arkadaşı Sean "Diddy" Combs tarafından fiziksel olarak taciz edildiğine dair ifadesi, kamuoyunda yankı uyandırdı. Ventura Fine, Combs’un kendisini yüzüne vurmak ve tekmelemek gibi çeşitli şekillerde taciz ettiğini, ayrıca kariyerini de kontrol altında tuttuğunu belirtti. Bu iddialar, Combs’un organize suç örgütü, seks ticareti ve fuhuşa teşvik gibi ağır suçlamalarla yargılandığı ceza davasında gündeme geldi.

Dava sürecinde, Daniel Phillip adlı eski bir striptizcinin tanıklığı da dikkat çekti. Phillip, Combs’un Ventura Fine’a yönelik fiziksel şiddetine tanık olduğunu ve Ventura Fine’ın yaşadığı travmayı kendi gözleriyle gördüğünü ifade etti. Phillip, bir keresinde Combs’un Ventura Fine’a bağırdığını ve ardından odadan havluyla çıktığını, Ventura Fine’ın ise titreyerek kucağına atladığını anlattı. Phillip’in, "Neden böyle yapıyor? Onu dövüyor ve taciz ediyorsa neden bu adamla kalıyor?" şeklindeki sorusu, istismar mağdurlarına sıkça yöneltilen ve travmatik deneyimlerini daha da zorlaştıran bir soruyu temsil ediyor.

Bu tür tepkiler, psikologlar ve sosyologlar tarafından sıklıkla eleştiriliyor. Zira "Neden kaldın?" sorusu, mağduru suçlamaya ve sorumluluğu istismarcıdan uzaklaştırmaya yol açabiliyor. Araştırmalar, mağdurların istismarcılarından ayrılmakta zorlanmalarının birçok nedeni olduğunu gösteriyor. Bunlar arasında, şiddetin tırmanma riski, finansal bağımlılık, psikolojik manipülasyon ve sevdiklerinin güvenliği için duyulan endişe yer alıyor.

Mağdur Odaklı Yaklaşım: Doğru Soruları Sormak

Peki, istismar mağdurlarına "Neden kaldın?" sorusunu sormak yerine, onlara nasıl destek olabiliriz? Psikologlar ve sosyologlar, mağdur odaklı bir yaklaşımın benimsenmesinin önemini vurguluyorlar. Bu yaklaşım, mağdurların deneyimlerini merkeze almayı, onların kararlarına saygı duymayı ve ihtiyaç duydukları desteği sağlamayı içeriyor.

Ulusal Aile İçi Şiddet Koalisyonu’nun 2020 tarihli bir araştırmasına göre, her 4 kadından 1’i ve her 10 erkekten 1’i, hayatları boyunca bir partneri tarafından cinsel şiddet, fiziksel şiddet veya takip gibi istismar türlerine maruz kalıyor. Bu mağdurların önemli bir kısmı tıbbi yardıma ihtiyaç duyuyor. Ancak, mağdurlar için en tehlikeli zaman, istismarcı partneri terk etmeye karar verdikleri an olabiliyor. Ayrılma kararı, istismarcının şiddetini artırabileceği gibi, cinayet riskini de yükseltebiliyor.

Sosyolog Nicole Bedera, "Mağdurlar, ayrılmanın ne zaman güvenli olduğuna karar vermekte oldukça başarılıdırlar ve geri kalanımızın, failin şiddet örüntüleri konusundaki uzmanlıklarına saygı duymamız önemlidir" diyor. Bedera, birçok mağdurun, güvenlik planı yapma fırsatı bulamadıkları durumlarda, istismarcı bir ilişkide kalmanın ayrılmaktan daha güvenli olduğunu belirtiyor.

Cassie Ventura Fine davasında da, savcılık Daniel Phillip’e neden polise gitmediğini sordu. Phillip, "Hayatımdan endişe ettim. Silahla karşılaşmaktan korktum. Bunu yapsaydım hayatım tehlikeye girerdi" şeklinde cevap verdi. Bu ifade, mağdurların ve tanıkların yaşadığı korkuyu ve çaresizliği açıkça ortaya koyuyor.

Suçlu Kim? Mağduru Suçlamaktan Kaçınmak

İstismar vakalarında, odağı mağdurun davranışlarına yöneltmek, istismarcının eylemlerini gölgede bırakabilir. Klinik psikolog Elizabeth L. Jeglic, "İstismarcı bir ilişkide kalma kararı, karmaşık ve son derece kişisel faktörlerden etkilenir. İstismarcı bir ilişkiden ayrılmanın, bu durumdaki kişiler için basit veya ulaşılabilir bir seçenek olduğunu varsaymak yanlıştır" diyor. Jeglic, misilleme korkusu, finansal bağımlılık, psikolojik manipülasyon ve sevdiklerinin güvenliği için duyulan endişe gibi faktörlerin, mağdurların ayrılmasını zorlaştırdığını belirtiyor.

Jeglic, "İstismarcı, mağduru psikolojik ve fiziksel olarak diğerlerinden izole etmekte başarılı olur, böylece mağdur yardım için gidecek hiçbir yerleri olmadığını hissedebilirler" diye ekliyor. Cassie Ventura Fine’ın ifadesi de, bu izolasyonun ve güç dengesizliğinin istismarı nasıl kolaylaştırdığını gösteriyor. Ventura Fine, Combs ile tanıştığında 19 yaşındaydı; Combs ise 17 yaş daha büyüktü, müzik endüstrisinde tanınmış bir isimdi ve Ventura Fine’ı 10 albümlük bir anlaşmayla kendi şirketine almıştı.

Halo Etkisi ve İnanmama Sorunu

Ünlü kişilerin karıştığı istismar vakalarında, "halo etkisi" olarak bilinen bilişsel bir önyargı da devreye girebiliyor. Bu önyargı, kamuoyunun ünlü kişiler hakkındaki olumlu algılarının, istismar iddialarını görmezden gelmesine veya inanmamasına yol açabiliyor. Jeglic, "Combs gibi, Grammy ödüllü bir sanatçı, Hollywood Walk of Fame’de yıldızı olan ve Howard Üniversitesi’nden fahri doktora almış biri hakkında olumlu bir izlenime sahip olduğumuzda, özellikle kendisinden daha düşük statüdeki biri ortaya çıktığında, algımızla uyuşmayan bilgileri görmezden gelme eğilimindeyiz" diyor.

Wisconsin-Madison Üniversitesi’nde sosyoloji profesörü olan Chloe Grace Hart’ın 2024 tarihli bir araştırması da, siyahi kadınların cinsel taciz deneyimlerini anlatırken beyaz kadınlara kıyasla daha az inanılır bulunduğunu ortaya koyuyor. Bu durum, cinsel şiddet vakalarında siyahi kadın mağdurların daha da zorlu bir mücadele verdiğini gösteriyor.

Kamuoyunun bir ünlünün istismarcı davranışlarına inanması için bazen tartışmasız kanıtlar gerekebiliyor. Combs’un Ventura’ya otelde saldırdığı video kaydının ortaya çıkması da, bu duruma bir örnek teşkil ediyor.

Mağduru Suçlamanın Sonuçları

Mağduru suçlama, toplumun veya bireylerin, mağdurun yaşadığı zarardan ziyade kendisini sorumlu tutması anlamına geliyor. Bu, mağdurun neden daha önce ilişkiyi terk etmediğini veya tecavüze uğrayan birinin "ne giydiğini" sormak gibi davranışlarla kendini gösterebiliyor. Mağduru suçlamak, mağdurların istismarın kendi suçları olduğuna inanmasına ve istismar döngüsünün devam etmesine yol açabiliyor.

Bedera, "İstismarcılar ayrıca mağdurlara istismardan kendilerini sorumlu tutmayı öğretirler, bu da birçok mağdurun ilişkide kalma ve ilişkinin dinamiğini düzeltme yükümlülükleri olduğuna inanmasına neden olur" diyor.

Doğru Yaklaşım: Mağdurları Desteklemek

Ulusal Aile İçi Şiddet Yardım Hattı (The Hotline) Dış İlişkiler Müdürü Crystal Justice, "Mağduru sorgulamak yerine, hayatta kalanları merkeze almak doğru bir eylemdir" diyor. Justice, aile içi şiddetin karmaşık bir halk sağlığı krizi olduğunu ve hepimizin bu konuda daha fazla şey öğrenmemiz gerektiğini vurguluyor.

Justice, "Son zamanlarda medyada yer alan haberleri gören ve bu konuda harekete geçme isteği duyanları, istismar uyarı işaretlerini tanımaya, hayatta kalanlar deneyimlerini paylaştıklarında onları dinlemeye, güvenli olduğunda hayatta kalanlara yardım teklif etmeye ve hayatta kalanların ihtiyaç duyduklarında hizmetlere erişebilmelerini sağlamak için yerel yardım hattınıza veya sığınağınıza gönüllü olmaya veya bağış yapmaya teşvik ediyoruz" şeklinde konuştu.

Unutmayalım ki, istismar mağdurlarına destek olmak, onların yaşadığı travmaları anlamak ve onlara güvenli bir alan sunmakla başlıyor. "Neden kaldın?" sorusu yerine, "Sana nasıl yardımcı olabilirim?" sorusunu sormak, mağdurlara umut ve güç verebilir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular