Hindistan ve Birleşik Krallık’tan Serbest Ticaret Anlaşması Hamlesi
Hindistan ve Birleşik Krallık (BK), Salı günü bir serbest ticaret anlaşması (STA) imzaladıklarını duyurdu. Londra, bu anlaşmayı Brexit sonrası dönemde imzaladığı en iddialı anlaşma olarak nitelendiriyor. Anlaşmaya varılması, Donald Trump’ın ticari tehditlerinin ardından Şubat ayı sonunda yeniden canlandırılan müzakereler sonucunda gerçekleşti.
BK Başbakanı Keir Starmer yaptığı açıklamada, bu anlaşmanın BK için "önemli bir anlaşma" olduğunu ve ülkenin "yeniden cazip bir ticaret ortağı" haline geldiğini belirtti. Hindistan Başbakanı Narendra Modi ise X üzerinden yaptığı açıklamada, anlaşmanın iki ülke arasındaki "tarihi bir kilometre taşı" olduğunu vurguladı.
BK hükümetine göre, Hindistan ile yapılan bu anlaşma, Brexit’ten bu yana imzalanan en önemli anlaşma. Brexit, BK’ye ticari bağımsızlığını yeniden kazanma fırsatı sunmuştu. Londra, Hindistan ile 1.4 milyar nüfusa sahip devasa bir pazara erişim sağlayacak. Hindistan, dünyanın en kalabalık ülkesi olmasının yanı sıra, BK açıklamasına göre "üç yıl içinde dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi" olmaya aday.
Yeni Delhi ile yapılan müzakereler, Şubat ayı sonunda, transatlantik ilişkilerin ABD Başkanı Donald Trump’ın bir dizi gümrük vergisi tehdidiyle zaten sarsıldığı bir dönemde yeniden başlatılmıştı. Trump, bu tehditlerin bir kısmını uygulamaya koymuştu.
Britanyalılar ayrıca, ABD ile (ülkenin en büyük ikinci ticaret ortağı) bu vergilerin tamamını veya bir kısmını (yüzde 10 "karşılıklı" vergi, otomotiv endüstrisi için yüzde 25 veya çelik ve alüminyum için) kaldırmak umuduyla görüşmelere başlamıştı. Başarılı olunması halinde, bu anlaşma, AB’den ayrıldıktan sonra Washington ile sonuçlandırmayı hayal ettikleri anlaşmadan çok daha küçük ölçekli olacaktı.
Birleşik Krallık, Brexit’ten sonra Avustralya ve Yeni Zelanda gibi ülkelerle çeşitli ticaret anlaşmaları imzaladı ve Japonya ve Kanada gibi 12 üyeye sahip Trans-Pasifik Ortaklık Anlaşması’na (CPTPP) katıldı. Ancak, bu ülkelerin çoğuyla ticaret hacminin düşük olması nedeniyle, bu anlaşmaların ticari etkisinden ziyade stratejik ve siyasi önemi daha fazla. BK’nin hala derinleştirmeyi amaçladığı AB ile Brexit sonrası anlaşma, açık ara en önemli anlaşma olma özelliğini koruyor.
Hükümete göre, Yeni Delhi ile yapılan anlaşma ikili ticareti 25.5 milyar sterlin artıracak, ancak yaklaşık 2800 milyar sterlin olan BK GSYİH’sine yalnızca 4.8 milyar sterlin katkıda bulunacak. Londra, Hindistan’dan ihracatından yaklaşık üçte bir oranında daha fazla ithalat yapıyor. Ülke, eski kolonisiyle güçlü ekonomik ve kültürel bağlarını koruyor: Birleşik Krallık’ta 1.9 milyon Hint kökenli insan yaşıyor.
İki ülke arasındaki ticaret hacmi, BK hükümetine göre yıllık 40 milyar sterlinin (47 milyar euro) üzerinde. Turistik, iş veya eğitim amaçlı ziyaretlerin yanı sıra profesyonel hizmetler, ticaretin önemli bir bölümünü oluşturuyor. Birleşik Krallık ayrıca Hindistan’a demir dışı metaller, jeneratörler ve endüstriyel makineler ihraç ederken, Hindistan karşılığında rafine petrol, giyim eşyası veya ilaç ürünleri gönderiyor.
Anlaşma, Hindistan’ın BK üzerindeki gümrük vergilerinin yüzde 85’inin on yıl içinde sıfıra indirilmesini öngörüyor. İngiliz otomobiller üzerindeki vergiler, belirtilmeyen bir kotaya kadar yüzde 100’ün üzerinden yüzde 10’a düşecek. İngiliz basınına göre tartışmaların son aşamasındaki pürüz noktaları olan viski ve cin üzerindeki vergiler ise yüzde 150’den yüzde 75’e, ardından on yıl sonra yüzde 40’a indirilecek.
Scotch Whisky Association’dan Mark Kent, bu değişikliğin "beş yıl içinde 1 milyar sterlinlik ek ihracat yaratabileceğini ve 1.200 istihdam yaratabileceğini" tahmin ediyor. Tüketiciler ise "bazı giyim, ayakkabı veya dondurulmuş karides gibi gıda ürünlerinin fiyatlarında düşüş görebilirler".