JP Morgan’dan Bakır Piyasası Değerlendirmesi: Açık Artacak, Fiyatlar Yükselecek mi?
JP Morgan, yayınladığı son raporda küresel rafine bakır piyasasındaki açığın 2026 yılında 160.000 metrik tona ulaşacağını öngördü. Banka, bakır fiyatlarının önümüzdeki yıl ortalama 11.000 dolar/metrik ton civarında seyredeceği yönündeki tahminini koruyor. Bu beklentiler, özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın bakır ithalatına yönelik potansiyel yeni tarifeler hakkında ulusal güvenlik soruşturması başlatma kararı sonrasında, piyasalarda belirsizliğin arttığı bir dönemde ortaya çıktı.
JP Morgan, Trump’ın kararının ardından rafine bakır ve bakır ürünleri ithalatına en az %10 oranında bir tarife uygulanmasını bekliyor. Banka, tarifelerin yılın üçüncü çeyreğinin sonlarına doğru yürürlüğe gireceğini ve daha yüksek bir tarife oranı olan %25’lik bir riskin de önemli ölçüde bulunduğunu belirtiyor.
Tarifelerin olası etkilerine değinen JP Morgan, ABD’de bakır üzerine bir tarife uygulanmadan önce, önümüzdeki aylarda aşırı stok birikimi yaşanabileceğini öngörüyor. Bu durum, dünyanın geri kalanının bakır tedarikinde daha da sıkıntı çekmesine neden olabilir. Banka, bu senaryonun, tahmin ettikleri yükselişin zeminini hazırladığını ve 2025 yılının ikinci yarısında fiyatların 10.400 dolar/metrik tona doğru hareketlenebileceğini ifade ediyor.
JP Morgan’ın bakır piyasasına ilişkin görüşleri, özellikle ABD’deki potansiyel tarife uygulamaları ve Çin’deki talep dinamikleri gibi çeşitli faktörlerden etkileniyor. Analistler, bakır tarifelerinin ABD endüstrileri üzerinde ekonomik sonuçları olabileceğine dikkat çekiyor. Bu durum, ABD’deki bakır kullanan şirketler için maliyetlerin artmasına ve rekabet gücünün azalmasına yol açabilir.
Banka ayrıca, Çin’in bakır talep büyümesinin geçen yılki %4’lük seviyeden bu yıl %2,5’e yavaşlayacağını tahmin ediyor. JP Morgan, bu durumun "bakır piyasalarındaki öngörülen sıkılaşma için en büyük aşağı yönlü risk" olduğunu vurguluyor. Çin, dünyanın en büyük bakır tüketicisi olduğu için, bu ülkedeki talep değişimleri küresel piyasalar üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir.
Ancak, JP Morgan küresel bakır talep büyümesinde sadece hafif bir yavaşlama bekliyor. Banka, 2024’teki %3,2’lik büyümenin 2025’te %2,9’a gerileyeceğini öngörüyor. Bu, küresel ekonomideki toparlanma ve yeşil enerjiye geçiş gibi faktörlerin bakır talebini desteklemeye devam edeceğini gösteriyor.
Uluslararası Bakır Çalışma Grubu’nun (ICSG) raporuna göre, küresel rafine bakır piyasası Aralık ayında 22.000 metrik ton açık verdi. Bu, Kasım ayındaki 124.000 metrik tonluk açığa kıyasla önemli bir düşüş gösteriyor. Bu durum, küresel bakır arz ve talep dengesindeki dalgalanmaları ve piyasadaki volatiliteyi gözler önüne seriyor.
Citi de geçtiğimiz hafta yayınladığı bir notta, Trump’ın kararnamesinin ardından 2025’in dördüncü çeyreğinde %25’lik bakıra özgü bir tarifenin nihai olarak uygulanacağını öngörmüştü. Bu da piyasadaki belirsizliği ve potansiyel tarife uygulamalarına ilişkin endişeleri artırıyor.
Londra bakır fiyatları (CMCU3), zayıflayan dolar ve en büyük metal tüketicisi olan Çin’deki imalat faaliyetlerindeki iyileşme ile desteklenerek Pazartesi günü yükseldi. Bu durum, küresel ekonomik göstergelerin ve para politikalarının bakır fiyatları üzerindeki etkisini gösteriyor.
Sonuç olarak, JP Morgan’ın bakır piyasasına ilişkin değerlendirmesi, artan açıklar, potansiyel tarifeler ve talep dinamiklerindeki değişimler gibi çeşitli faktörlerin etkileşimiyle şekillenen karmaşık bir tablo çiziyor. Piyasa katılımcıları, bu faktörleri yakından takip ederek bilinçli yatırım kararları almalı ve riskleri yönetmelidir.
JP Morgan’ın öngörüleri ve diğer analistlerin yorumları, bakır piyasasının geleceğine ilişkin farklı senaryoları ortaya koyuyor. Özellikle ABD’deki potansiyel tarife uygulamaları ve Çin’deki talep büyümesi gibi faktörler, piyasaların yönünü belirlemede kritik rol oynayabilir.
Piyasa katılımcıları, bu tür analizleri ve raporları dikkate alarak, kendi yatırım stratejilerini oluşturmalı ve risk toleranslarına uygun kararlar vermelidir. Bakır piyasası, küresel ekonomik gelişmelerden, siyasi kararlardan ve teknolojik yeniliklerden etkilenmeye devam edecektir. Bu nedenle, piyasa dinamiklerini sürekli olarak takip etmek ve bilgi sahibi olmak, başarılı yatırım için önemlidir.
Sonuç olarak, JP Morgan’ın bakır piyasasına ilişkin değerlendirmesi, bu metalin geleceğiyle ilgili önemli ipuçları sunuyor. Artan açıklar ve potansiyel tarife uygulamaları, fiyatların yükselmesine neden olabilirken, Çin’deki talep büyümesindeki yavaşlama ve küresel ekonomik belirsizlikler, piyasada volatiliteye yol açabilir. Yatırımcılar, bu faktörleri dikkate alarak, bilinçli ve dikkatli yatırım kararları almalıdır.