Avrupa’da Silahlara Eğildiğinde Huzurlu Görünüyor
Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Élysée Sarayı’nda ev sahipliği yaptığı Avrupa Birliği liderleri zirvesi, dışarıdan bakıldığında adeta bir barış tablosu çizdi. Gün ışığında, beyaz çakıllar yeni tırmıklanmıştı. Sarayın şeref avlusu pazartesi öğleden sonra gölgelere gömülmüştü.
BİR TARAFTA onurlu bir oluşum olan Cumhuriyetçi Muhafızlar sıralanmıştı. Avlunun diğer tarafında ise 200’den fazla gazeteci beklemekteydi.
Ardından araçlar tek tek avluya giriş yaptı: NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve tabii ki Almanya Başbakanı Olaf Scholz. Sadece Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer yürüyerek geldi. İngiltere Büyükelçiliği, Fransız Cumhurbaşkanlığı’nın hemen yanındaydı.
Bu zirve, Avrupa’nın Ukrayna’daki savaşın yol açtığı zorluklarla yüzleşmeye ve birlik mesajı vermeye çalıştığı bir zamanda gerçekleşti. Liderler, savaşın yarattığı insani krizi, artan enerji maliyetlerini ve güvenlik endişelerini ele aldılar.
Zirvenin en önemli sonuçlarından biri, Avrupa’nın savunma kapasitesini güçlendirme taahhüdü oldu. Liderler, ortak bir Avrupa savunma fonu oluşturma ve Avrupa Birliği ülkeleri arasındaki savunma işbirliğini artırma konusunda anlaştılar.
Bu taahhüt, Ukrayna savaşının Avrupa’nın savunma yeteneklerini gözden geçirmesine neden olması nedeniyle önemlidir. Savaş, Avrupa’nın Rusya’dan bağımsız olamayacağını ve kendi savunmasını güçlendirmesi gerektiğini ortaya koydu.
Zirve ayrıca Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya desteğini yineledi. Liderler, Ukrayna’ya mali ve askeri yardım sağlamaya devam edeceklerine söz verdiler. Ayrıca Rusya’ya yaptırımları sürdürme ve Rusya’nın Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne saygı duymasını sağlama konusunda kararlı olduklarını vurguladılar.
Avrupa Birliği liderleri zirvenin sonunda birlik ve dayanışma mesajı verdiler. Rusya’nın Ukrayna’daki savaşa verdiği yanıtı kınadılar ve Ukrayna’ya tam desteklerini ifade ettiler. Ayrıca Avrupa’nın savunma yeteneklerini güçlendirme ve enerji güvenliğini sağlama konusundaki kararlılıklarını yinelediler.
Ancak zirve bazı zorlukları da beraberinde getirdi. Polonya ve Macaristan, Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya verdiği desteğe ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlara karşı çıktı. Bu ülkeler, bu önlemlerin kendi ekonomilerine zarar vereceğini ve Rusya ile ilişkileri daha da kötüleştireceğini savundu.
Buna rağmen Avrupa Birliği liderleri birliklerini sürdürme ve Ukrayna’daki savaşa ortak bir cepheyle yanıt verme kararlılığını gösterdi. Zirve, Avrupa’nın Ukrayna’daki savaşın zorluklarıyla yüzleşmeye hazır olduğunu ve Avrupa’nın geleceğinin birlik ve dayanışma içinde yattığını gösterdi.
