Amorgos’ta Devam Eden Sarsıntılar Halkı Yoruyor
Amorgos, Yunanistan
Salı sabahı saat 4:54’te Richter ölçeğine göre 4,9 büyüklüğündeki yeni bir deprem, Amorgos sakinlerini uyandırdı. Adanın güneyinde, depremin merkez üssüne yakın olan Arkesini köyünde, az sayıdaki sakin sabırsızlanıyor. Atina Üniversitesi Sismoloji Laboratuvarı’na göre, 26 Ocak ile 17 Şubat tarihleri arasında Santorin, Ios ve hâlâ olağanüstü hal altında olan Amorgos da dahil olmak üzere Kiklad Adaları’nı 18.500’den fazla deprem salladı.
An itibariyle, litosferdeki titreşimler yalnızca hafif maddi hasara neden oldu, ancak yerel yetkililer ve Kızılhaç alarma geçti. Amorgos’ta bir tesisatçı olan Stefanos, "ihtimale karşı" farklı senaryolar öngördüğünü söyledi. "Hemen evin önüne park edilen arabam, acil ihtiyaç malzemeleriyle dolu ve hızla kaçabilmek için geceleri kapıyı kilitli tutmuyoruz. Ayrıca olası bir tsunamiye karşı evimin önüne büyük kum torbaları yerleştirdim." Çocuklarının okulu üç haftadır kapalı ve köy meydanında yerel itfaiyeciler tarafından verilen "depremlerde önlem alma ve yapılacak ilk müdahaleler" derslerine katılıyorlar.
Ancak onları en çok yoran şey belirsizlik. Stefanos’un eşi Maria, "Bazı günler rüzgarlar o kadar şiddetli oluyor ki sarsıntıları bile hissetmiyoruz ama onlar orada ve gece olunca bize kendilerini hatırlatıyorlar" diyor. "Ve sorun her gün bunları yaşamamız ve ne zaman duracağını bilmememiz."
Luc Besson’un "Le Grand Bleu" filminin çekildiği yerde olduğu için ünlü olan bu adanın 1900 sakini ve yaklaşık 250 çocuğundan, Santorin’de ilk günlerde yaşanan kitlesel göçlerin aksine, on kişiden azı ayrıldı. Amorgos’ta psikolojik yardım sağlandı, ancak sakinlerin moralleri yorgunluğun dışında sıkıntı belirtisi göstermiyor. Adanın yaşlıları, "7,5’in üzerinde, 20 metrelik dalgalara neden olan ve onlarca can kaybına yol açan" 1956’daki büyük depremi hatırlıyor diyor 88 yaşındaki Tassos. "Bugünküler bunlarla kıyaslanamaz."
Adanın kuzeyindeki Aigiali Hotel’in müdürü Irini Giannakopoulou, "Açıkçası, medyadaki paniği anlamakta güçlük çekiyoruz" diyor. "Evet, gece gündüz sarsıntılar oluyor, ancak ciddi değiller!" İptaller olduğuna dair güvence vererek, aksine adasına karşı sevgi dolu bir ilgi dalgası gördüğünü söylüyor. "Dünyanın dört bir yanındaki müşterilerimden hiç bu kadar çok destek telefonu almadım. Bu yürekleri ısıtıyor. Yarın Amerika Birleşik Devletleri’nden bir yoga kampı için gelen yirmi kişilik bir grubu ağırlayacağım. Sadece üç gün önce beni aradılar, her şeyin yolunda olup olmadığını sordular, olumlu cevap verdim ve hepsi bu. Hatta şu anda okul tatili için burada olan Fransızlar bile var."
Yalos Tours’dan Christos Panaretou bu eğilimi doğruluyor. "Yaz sezonu için Kiklad Adaları’na yoğun bir ilgi var ve Santorin veya Amorgos’tan geçen yolcu gemileri için bir geri çek İlme planı öngördüler, ancak durum o kadar endişe verici olmadığı için şu an için buna gerek yok" diyor.
Bu sırada uzmanlar, uzun süredir devam eden bu olayı açıklamak için tartışıyor. Sismologların çoğu, tektonik plaka etkisi olduğunu düşünürken, diğerleri su altı volkanının uyandığını öne sürüyor. Ancak hiç kimse bu depremlerin sıklığını veya ne zaman duracaklarını açıklayamıyor.
