Sağcı İfadelerin Seçim Programları Üzerindeki Etkisi
Seçim programlarının sağcı ifadeler açısından incelenmesi, Alternatif için Almanya (AfD) partisinin başlangıçtan itibaren rakiplerinden daha aşırı olduğunu ve o zamandan bu yana önemli ölçüde radikalleştiğini ortaya koymaktadır. 2017 yılından bu yana, Bundestag seçim programlarındaki ifadelerin dörtte birinden fazlası sağcı kategorilere ayrılmıştır.
AfD’nin Aşırıcılığı
AfD, ilk olarak 2013 yılında kurulmuştur ve o zamandan beri Almanya’daki en sağcı siyasi güç haline gelmiştir. Partinin ideolojisi, göçmenlik karşıtlığı, milliyetçilik ve Avrupa Birliği karşıtlığı üzerine kuruludur.
AfD’nin seçim programları, ırkçılık, ksenofobi ve homo ve transfobi de dahil olmak üzere sağcı görüşlere yönelik giderek artan bir eğilim göstermektedir. Örneğin, 2017 Bundestag seçim programı "Almanya’nın Almanlar için olduğunu" ve "Müslümanların çok sayıda şiddet içeren suça karıştığını" iddia ediyordu.
CDU/CSU’nun Sağcı Eğilimi
Hristyan Demokrat Birliği (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birliği (CSU), Almanya’nın iki büyük muhafazakar partisidir. Geleneksel olarak ılımlı bir çizgide olsalar da, son yıllarda her iki parti de sağa doğru kayma eğilimi göstermiştir.
CDU/CSU’nun 2017 Bundestag seçim programı, göçü kısıtlama ve göçmenleri Alman değerlerine uymaya zorlama çağrıları da dahil olmak üzere bir dizi sağcı ifade içeriyordu. Program ayrıca "Alman halkının özel" olduğunu ve "Almanya’nın Almanların vatanı" olduğunu iddia ediyordu.
Diğer Partilerin Sağcı Eğilimleri
AfD ve CDU/CSU’nun yanı sıra, Almanya’da sağcı eğilimler gösteren başka partiler de var. Bunlar arasında Almanya için Alternatif (AfA), Pro NRW ve Die Rechte gibi aşırı sağ partiler yer almaktadır.
Son yıllarda Almanya’daki sağcı partilerin artan popülaritesi endişe verici bir eğilimdir. Bu partiler demokratik değerleri baltalıyor, ayrımcılığı ve şiddeti teşvik ediyor ve Alman toplumunun istikrarını tehdit ediyor.
Sonuç
Seçim programlarının sağcı ifadeler açısından analizi, Almanya’daki sağcı eğilimlerin giderek arttığını ortaya koymaktadır. AfD, bu eğilimin en uç noktası olsa da, CDU/CSU gibi geleneksel muhafazakar partiler de sağa doğru kayma eğilimi göstermektedir. Bu eğilim, Alman demokrasisi ve toplumu için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.