ABD’de Tartışmalı Gözaltı ve Serbest Bırakılma: Türk Öğrencinin Hikayesi
Boston yakınlarındaki evinin önünde maskeli, sivil giyimli Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) ajanları tarafından yakalanan Türk öğrenci Rumeysa Öztürk, Louisiana’daki bir göçmenlik gözaltı merkezinde altı haftadan fazla bir süre geçirdikten sonra Pazar günü Tufts Üniversitesi’ne geri döndü.
Gazze’deki İsrail-Hamas savaşına karşı sesini yükselten Öztürk, Dışişleri Bakanlığı’nın öğrenci vizesini iptal etmesinin ardından 25 Mart’ta tutuklandı. Bir yargıç Cuma günü derhal serbest bırakılmasına karar verdi.
Cumartesi günü gazetecilere konuşan Öztürk, "Amerika dünyanın en iyi demokrasisi ve paylaştığımız bu değerlere inanıyorum" dedi. "Amerikan adalet sistemine güveniyorum."
Bu olay, Trump yönetiminin Filistin yanlısı kampüs aktivistlerini sınır dışı etme kampanyasını yoğunlaştırdığı bir dönemde yaşandı. 30 yaşındaki Öztürk, öğrencilerin İsrail ile bağları olan şirketlerden el çekme ve "Filistin soykırımını" tanıma çağrılarına üniversitenin tepkisini eleştiren bir makale yazdıktan sonra tutuklandı.
Gözaltı Koşulları ve Tepkiler
Bir bakışta: Tufts öğrencisi göçmenlik tesisindeki koşulları ayrıntılarıyla anlatıyor.
Adının açıklanmasını istemeyen kıdemli bir İç Güvenlik Bakanlığı sözcüsü, USA TODAY’e Öztürk’ün gözaltına alınmasının ardından, "vizenin bir hak değil, bir ayrıcalık olduğunu" söyledi. Sözcü, "Amerikalıları öldüren teröristleri yüceltmek ve desteklemek" vizenin feshedilmesi için bir gerekçe olduğunu ve bunun "sağduyulu güvenlik" olduğunu belirtti.
Gözaltında tutulduğu süre boyunca Öztürk, "insanlık dışı" ve güvensiz koşullar hakkında yazdı. Sınırlı yiyecek erişimi olduğunu, tuvalet kağıdı için saatlerce beklemek zorunda kaldığını ve Louisiana, Pine Prairie’deki ICE tesisinde astımı için uygun tedavi görmediğini söyledi.
Serbest bırakılmasının ardından Öztürk, kendisine teşvik mektupları gönderen profesörlere, öğrencilere ve "çok sayıda sevecen insana" teşekkür etti. "Lütfen göçmenlik gözaltı sistemlerindeki tüm harika kadınları unutmayın" dedi. "Önlenebilir olan çığlık ve acılara tanık olmaktan çok yorulmuştum."
Hukuki Mücadele ve İddialar
Öztürk’ün savunmasına yardımcı olan yasal bir sivil toplum kuruluşu olan CLEAR’da çalışan avukat Mudassar Toppa, eski Fulbright Bursiyeri’nin "bir dakika bile hapsedilmemesi gerektiğini" söyledi.
Toppa, "Hükümetin Bayan Öztürk’ü Filistin insan hakları için kalemini ödünç verdiği için cezalandırmaya çalıştığından şüpheniz olmasın" dedi. "Mahkemelerin kararı… sadece Bayan Öztürk için değil, Filistin insan haklarını misilleme korkusu olmadan savunmak isteyen herkes için bir zaferdir."
Tartışmanın Derinliği ve Geleceği
Öztürk’ün davası, ifade özgürlüğü, akademik özgürlük ve göçmenlik hakları konularında geniş bir tartışma başlattı. Özellikle, öğrencinin vizesinin iptali ve ardından gözaltına alınması, hükümetin siyasi görüşleri nedeniyle insanları hedef alıp almadığı sorusunu gündeme getirdi.
Dışişleri Bakanlığı ve İç Güvenlik Bakanlığı, vize iptali ve gözaltının gerekçeleri hakkında daha fazla ayrıntı vermedi. Ancak, "teröristleri yüceltmek ve desteklemek" gibi genel ifadeler, eleştirmenler tarafından yeterince açık ve net olmadığı gerekçesiyle eleştirildi.
Öztürk’ün serbest bırakılması, Filistin yanlısı aktivistler ve insan hakları savunucuları tarafından memnuniyetle karşılandı. Ancak, bu davanın benzer durumlarda emsal teşkil edip etmeyeceği veya hükümetin Filistin yanlısı aktivistlere yönelik baskılarının devam edip etmeyeceği belirsizliğini koruyor.
Öztürk’ün geleceği de şu anda net değil. Vizesi iptal edildiği için, ABD’de öğrenimine devam etme izni bulunmuyor. Ancak, avukatları vize statüsünü geri kazanmak ve ABD’de kalmasına izin verilmesini sağlamak için çalışıyor.
Bu olay, ABD’deki ifade özgürlüğü ve göçmenlik politikaları arasındaki hassas dengeyi bir kez daha gözler önüne serdi. Öztürk’ün davası, bu önemli konularda devam eden tartışmaları ve hukuki mücadeleleri tetiklemeye devam edecek gibi görünüyor.
Ek Notlar:
- Makalede, Öztürk’ün gözaltı koşulları, hukuki mücadelesi ve davanın daha geniş anlamları hakkında daha fazla ayrıntıya yer verilmiştir.
- Ayrıca, hükümetin gerekçeleri ve eleştirmenlerin tepkileri gibi farklı bakış açıları sunulmuştur.
- Makalenin amacı, okuyuculara bu tartışmalı olay hakkında kapsamlı bir bakış sunmaktır.