Saturday, September 20, 2025
HomeSiyasetABD'de Filistin Destekçisi Öğrenci Gözaltında: Sınır Dışı mı?

ABD’de Filistin Destekçisi Öğrenci Gözaltında: Sınır Dışı mı?

Mahmoud Khalil, Columbia Üniversitesi, Filistin yanlısı protestolar, Trump, deportasyon, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza, DHS, İsrail, Gazze, Hamas, antisemitizm, üniversite sözleşmeleri, öğrenci tutuklama, ABD, politika, yükseköğretim

Elbette, aşağıda makaledeki bilgileri temel alarak oluşturulmuş, Markdown formatında ve Türkçe yazılmış bir metin bulunmaktadır.

Columbia Üniversitesi’nde Filistin Yanlısı Protestolara Katılan Öğrenci Gözaltına Alındı

New York’taki Columbia Üniversitesi’nde geçtiğimiz yıl düzenlenen Filistin yanlısı protestolarda öne çıkan isimlerden biri olan Filistinli bir yüksek lisans öğrencisi, dört öğrenci arkadaşının açıklamalarına göre federal ajanlar tarafından gözaltına alındı.

Üniversitenin Uluslararası ve Kamu İşleri Fakültesi’nde öğrenim gören Mahmoud Khalil isimli öğrencinin, Cumartesi günü ABD İç Güvenlik Bakanlığı ajanları tarafından üniversite yurdundaki odasında gözaltına alındığı belirtildi. Bu bilgi, lisans öğrencisi Maryam Alwan ve misilleme korkusuyla isimlerinin açıklanmasını istemeyen üç öğrenci tarafından doğrulandı.

Khalil, geçen yıl Columbia Üniversitesi’nin bahçesine kurulan çadır kampında protesto eylemleri düzenleyen Filistin yanlısı öğrencilerin üniversite yönetimiyle müzakerelerini yürüten isimlerden biriydi.

Khalil’in gözaltına alınması, Başkan Donald Trump’ın Filistin yanlısı protesto hareketine katılan bazı yabancı öğrencilerin sınır dışı edilmesi yönündeki vaadini yerine getirme çabalarından ilki olarak değerlendiriliyor. 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırı ve ardından İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı operasyon, ABD üniversite kampüslerinde aylarca süren Filistin yanlısı protestolara yol açmıştı.

Columbia Üniversitesi sözcüsü, okulun bireysel öğrenciler hakkında bilgi paylaşmasının yasalarca engellendiğini ifade etti. İç Güvenlik Bakanlığı ve ülkenin vize sistemini denetleyen Dışişleri Bakanlığı sözcüleri ise konuyla ilgili sorulara yanıt vermedi.

Gözaltına alınmasından birkaç saat önce Reuters’e verdiği bir röportajda Khalil, hükümet ve bazı muhafazakar İsrail yanlısı gruplar tarafından medyaya konuştuğu için hedef alındığı endişesini dile getirmişti.

Trump yönetimi, Cuma günü Columbia Üniversitesi’ne verilen yaklaşık 400 milyon dolar değerindeki devlet sözleşmelerini ve hibelerini iptal ettiğini duyurdu. Hükümet, bu kesintilerin ve öğrenci sınır dışı etme çabalarının nedeninin, Columbia’nın Manhattan kampüsünde ve çevresinde yaşanan antisemitik tacizler olduğunu belirtti.

Khalil, gözaltına alınmadan önce yaptığı açıklamada, "Columbia’nın Kongre’yi veya hükümeti yatıştırmak için daha ne yapabileceğini merak ediyorum," dedi. Columbia’nın daha önce iki kez polisi çağırarak protestocuları tutuklattığını ve birçok Filistin yanlısı öğrenci ve personeli disipline ettiğini, bazılarını da uzaklaştırdığını hatırlattı. "Temel olarak kampüste Filistin’i destekleyen herkesi susturdular ve bu bile yeterli olmadı. Açıkça görülüyor ki Trump, protestocuları daha geniş bir gündemi için, yüksek öğrenime ve Ivy League eğitim sistemine saldırmak için bir günah keçisi olarak kullanıyor." şeklinde konuştu.

Khalil ile birlikte protestolara katılan Columbia Üniversitesi öğrencisi Alwan, Trump yönetiminin Filistinlileri insanlıktan çıkardığını savundu. "Sevgili arkadaşım Mahmoud için dehşete düşüyorum. Kendisi yasal bir oturma iznine sahip ve bunun sadece başlangıç olduğundan korkuyorum," dedi.

DHS ajanlarının Khalil’i hangi gerekçeyle gözaltına aldığı henüz netlik kazanmadı. Amerikalı bir eşi olan Khalil’in Pazar günü hala gözaltında tutulduğu belirtildi.

Columbia Üniversitesi’nin Geleceği ve Öğrenci Aktivizmi Üzerindeki Etkileri

Bu olay, Columbia Üniversitesi’nin geleceği ve özellikle Filistin yanlısı öğrenci aktivizmi üzerindeki potansiyel etkileri hakkında önemli soruları gündeme getiriyor. Üniversitenin, hükümetin ve Kongre’nin artan baskısı altında nasıl bir denge kuracağı ve ifade özgürlüğünü korurken aynı zamanda antisemitizm iddialarıyla nasıl başa çıkacağı merak konusu.

Trump yönetiminin aldığı bu kararlar, üniversitenin mali kaynaklarını önemli ölçüde etkileyebilir ve bu durum, öğrenci programlarından araştırma projelerine kadar birçok alanda kısıtlamalara yol açabilir. Üniversitenin, bu mali baskılara rağmen akademik özgürlüğünü ve öğrenci haklarını koruma taahhüdünü sürdürüp sürdüremeyeceği yakından takip edilecek.

Öte yandan, Khalil’in gözaltına alınması ve diğer öğrencilere yönelik disiplin cezaları, kampüs ortamında bir korku atmosferi yaratabilir ve öğrencilerin protesto ve aktivizm faaliyetlerine katılımını azaltabilir. Öğrencilerin, ifade özgürlüğünü kullanmaktan çekinmeleri ve otosansür uygulamaları, üniversitenin açık tartışma ve farklı görüşlere saygı ortamını zedeleyebilir.

Ancak, bu tür baskılar aynı zamanda öğrencileri daha da motive edebilir ve daha güçlü bir dayanışma duygusu yaratabilir. Öğrencilerin, haklarını savunmak ve seslerini duyurmak için daha yaratıcı ve etkili yöntemler geliştirmesi de mümkün olabilir. Üniversitenin, bu süreçte öğrencileri desteklemesi, onlara güvenli bir platform sağlaması ve ifade özgürlüğünü koruması büyük önem taşıyor.

Sonuç olarak, Mahmoud Khalil’in gözaltına alınması, Columbia Üniversitesi ve genel olarak ABD üniversite kampüslerindeki Filistin yanlısı aktivizm için kritik bir dönüm noktası olabilir. Üniversitenin, hükümetin baskılarıyla ifade özgürlüğü arasındaki hassas dengeyi nasıl yöneteceği ve öğrencilerin aktivizm faaliyetlerine nasıl bir yaklaşım sergileyeceği, önümüzdeki dönemde yakından izlenmesi gereken bir konu. Bu olay, aynı zamanda ABD’deki siyasi iklimin yüksek öğrenim üzerindeki etkileri ve yabancı öğrencilerin hakları gibi daha geniş kapsamlı soruları da gündeme getiriyor.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular