Monday, April 28, 2025
HomeSiyasetABD Yüksek Mahkemesi, Steve Wynn'in İftira Davasını Reddetti

ABD Yüksek Mahkemesi, Steve Wynn’in İftira Davasını Reddetti

ABD Yüksek Mahkemesi, Steve Wynn, New York Times v. Sullivan, iftira, Donald Trump, ifade özgürlüğü, Associated Press, gerçek kötü niyet, Nevada, medya, haberler, hukuk, dava, Anayasa, Birinci Ek Madde, yedinci ek madde, jüri yargılaması, kamu figürü, basın, yanlış bilgi, yanlış haber, Cumhuriyetçi Parti, siyaset, mahkeme kararı

ABD Yüksek Mahkemesi, Steve Wynn’in İftira Davası Talebini Reddetti: New York Times – Sullivan Kararı Tartışmaları Devam Ediyor

ABD Yüksek Mahkemesi, Pazartesi günü kumarhane patronu Steve Wynn’in, New York Times – Sullivan davasıyla belirlenen iftira korumalarını geri alma girişimini reddetti. Bu emsal teşkil eden 1964 tarihli karar, eski Başkan Donald Trump ve iki muhafazakar yargıç tarafından da sorgulanmıştı.

Yüksek Mahkeme, Wynn Resorts’un eski CEO’su Steve Wynn’in Associated Press ve bir gazetecisine karşı açtığı iftira davasının, Nevada eyaletinin en üst mahkemesi tarafından reddedilmesine yönelik yaptığı temyiz başvurusunu dinlemeyi reddetti. Nevada’nın bu kararı, Anayasa’nın ifade özgürlüğünü koruyan Birinci Ek Madde’sini güvence altına almayı amaçlayan bir eyalet yasası kapsamındaydı.

Yüksek Mahkeme, New York Times – Sullivan kararı ve sonraki kararlarda, bir kamu figürünün iftira davasını kazanabilmesi için, suç teşkil eden ifadenin "kötü niyetle" yapıldığını, yani ifadenin yanlış olduğunu bilerek veya yanlış olup olmadığını umursamadan yapıldığını kanıtlaması gerektiği bir standart belirlemişti. Bu standart, Nevada da dahil olmak üzere ülke genelindeki birçok eyalet yasasında kabul görmüştü.

Cumhuriyetçi Ulusal Komite’nin eski finans başkanı olan Wynn, 2018 yılında AP haber ajansı ve gazeteciyi, 1970’lerde cinsel saldırıda bulunduğu yönünde yanlış iddialar içeren bir makale yayınlamakla suçlayarak iftira davası açmıştı. Bu iddialar ilk olarak, bir AP muhabirinin Las Vegas Metropolitan Polis Departmanı’ndan elde ettiği iki ayrı polis şikayetinde yer almıştı. Wynn, şikayetlerden birinin açıkça mantıksız olduğunu savunmuştu. Bir Nevada mahkemesi, ayrı bir yargılamada, söz konusu şikayetin "açıkça hayali veya sanrısal" iddialar içerdiğini tespit etmişti. Wynn, cinsel saldırı iddialarını reddetmişti.

Nevada’nın en üst mahkemesi, Wynn’in, cinsel saldırı iddialarını içeren tartışmalı bir 2018 AP raporunun "kötü niyetle" yayınlandığını gösteremediğine karar verdi. Temyiz başvurusunda Wynn, Yüksek Mahkeme’den "bu mahkemenin Sullivan’ın kötü niyet standardını ve ilgili önceki bir mahkeme kararını bozup bozmaması gerektiğini" değerlendirmesini istedi. Wynn ayrıca, mahkemeden, Nevada gibi "kötü niyet" standardını yasal sürecin ilk aşamasında uygulayan eyalet yasalarının, Anayasa’nın Yedinci Ek Madde’sinde yer alan jüri tarafından yargılanma hakkını ihlal edip etmediğini değerlendirmesini talep etti.

Yüksek Mahkeme, son yıllarda New York Times – Sullivan’ı yeniden gözden geçirme fırsatlarını reddetmişti. Bu retler arasında, Yüksek Mahkeme’nin 6-3 muhafazakar çoğunluğunun üyeleri olan Thomas ve Gorsuch’un muhalefet şerhlerini içeren 2021 yılındaki bir ret de yer alıyordu.

Hızla değişen ve giderek daha fazla dezenformasyonla dolu bir medya ortamına atıfta bulunan Thomas ve Gorsuch ayrı ayrı yazdıkları açıklamalarda, mahkemenin kamu figürlerinin iftira davalarını kazanmasını zorlaştıran emsallerini yeniden gözden geçirmesi gerektiğini belirtmişlerdi.

2015 yılında ilk Cumhuriyetçi başkanlık kampanyasını başlattığından bu yana Trump, sık sık eleştirdiği ve hatta dava açtığı medya kuruluşlarına saldırmış ve Amerikan iftira yasalarını haber medyasını çok fazla koruduğu gerekçesiyle eleştirmişti. Trump, yıllardır haber medyasını şiddetle eleştirmiş, beğenmediği haberleri bazen "sahte haberler" olarak adlandırmış ve basını "Amerikan halkının düşmanı" olarak nitelendirmişti. Ocak ayında ikinci başkanlık dönemine başlamasından bu yana, bazı haber kuruluşlarının Beyaz Saray’a ve Pentagon gibi hükümetin diğer bölümlerine erişimini kısıtlamıştı.

Bir federal yargıç, 2023 yılında Trump’ın CNN’e karşı açtığı 475 milyon dolarlık iftira davasını reddetmişti. Trump, bu davada, haber ağının 2020 seçimlerindeki sahte seçim dolandırıcılığı iddialarını "büyük yalan" olarak tanımlamasının kendisini Adolf Hitler ile ilişkilendirdiğini iddia etmişti. Trump’ın avukatları, bu davadaki 2022 tarihli bir başvurularında, yargıcı New York Times – Sullivan’da belirlenen yasal standardı yeniden değerlendirmeye davet etmişlerdi. Trump’ın avukatları, mahkemenin "Sullivan’ın standardının Birinci Ek Madde’de somutlaşan demokratik değerleri gerçekten koruyup korumadığını veya bunun yerine kamu görevlileri ve kamu işleri hakkındaki bilgi akışını yanlış bilgilerle kirletmeyi kolaylaştırıp kolaylaştırmadığını" yeniden değerlendirmesi gerektiğini yazmışlardı.

Yüksek Mahkeme’nin Wynn’in temyiz başvurusunu reddetmesi, New York Times – Sullivan kararının şimdilik dokunulmazlığını koruduğunu gösteriyor. Ancak, Trump ve bazı muhafazakar yargıçların bu kararı sorgulamaya devam etmesi, iftira yasaları ve basın özgürlüğü arasındaki denge konusundaki tartışmaların süreceğinin bir işareti olarak değerlendiriliyor. Özellikle dezenformasyonun yaygınlaştığı ve medya ortamının hızla değiştiği bir dönemde, bu tartışmaların gelecekte daha da yoğunlaşması bekleniyor. Bu konuyla ilgili gelişmeler, ABD’deki ifade özgürlüğü ve medyanın rolü açısından büyük önem taşıyor.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular