ABD-Venezuela Arasında Göçmen İadesi Anlaşmazlığı Çözüldü: Deportasyon Uçuşları Yeniden Başladı
ABD ile Venezuela arasındaki haftalardır süren göçmen iadesi krizi, sonunda bir anlaşmaya varılmasıyla çözüldü. Trump yönetimi ve Venezuela hükümeti arasındaki gerilim, sınır dışı uçuşlarının askıya alınmasına yol açmıştı. Ancak Pazar günü itibarıyla deportasyon uçuşları yeniden başladı.
Fox News Digital’e konuşan İç Güvenlik Bakanlığı (DHS), 199 yasadışı göçmeni taşıyan bir uçağın Pazar günü Venezuela’ya indiğini doğruladı. Göçmenler arasında, şiddet olaylarıyla tanınan Tren de Aragua (TDA) çetesinin üyeleri de bulunuyor.
Trump yönetimi, başından beri Venezuela hükümetiyle sınır dışı edilecek kişileri taşıyan uçuşların kabulü konusunda bir anlaşmaya varmayı hedeflemişti. Ancak Devlet Başkanı Nicolás Maduro’nun bu ayın başlarında uçuşları durdurmasıyla, transferlerin düzenliliği sekteye uğramıştı. Trump’ın göreve başlamasından bu yana Venezuela hükümeti sadece dört uçuş kabul etmişti.
Venezuela Neden Uçuşları Durdurmuştu?
Maduro, Trump’ın ABD’nin Chevron’a Venezuela petrolünü ihraç etme iznini sona erdireceğini açıklamasının ardından uçuşları durdurma kararı almıştı. Bu izin, Venezuela için önemli bir gelir kaynağı oluşturuyordu ve kararın ülkenin ekonomisine zarar vereceği düşünülüyordu.
Anlaşmaya Giden Yol
Venezuela’lı yetkililer, Cumartesi günü bir anlaşmaya varıldığını doğruladılar. Venezuela Meclis Başkanı ve ABD ile başmüzakereci olan Jorge Rodríguez, Telesur tarafından X platformunda yayınlanan bir açıklamada, "Anavatana Dönüş Planı çerçevesinde ve yurttaşlarımızın insan haklarını koruyarak ülkelerine geri dönmelerini sağlamak amacıyla ABD hükümeti ile Venezuela’lı göçmenlerin geri gönderilmesine ilişkin işbirliğine devam etme konusunda anlaşmaya vardık. İlk uçuş yarın, Pazar, 23 Mart’ta gerçekleşecek" ifadelerini kullandı.
Uçuş takip verileri, ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) tarafından işletilen bir uçağın El Paso’dan kalkarak Pazar öğleden sonra Honduras’taki Soto Cano hava üssüne inmesinin planlandığını gösteriyor. Venezuelan devlet havayolu şirketi Conviasa tarafından işletilen ikinci bir uçağın ise, ICE uçağının varışından bir saat sonra hava üssüne inmesi ve yetkililer arasında bir devir tesliminin yapılması bekleniyor.
Senatör Rubio’dan Tehditler
Anlaşma, Senatör Marco Rubio’nun Venezuela’nın sınır dışı edilen vatandaşlarını kabul etmeyi reddetmeye devam etmesi halinde "ağır ve artan yaptırımlarla" karşı karşıya kalacağını söylemesinin ardından geldi.
Rubio X’te yaptığı paylaşımda, "Venezuela, ülkesine geri gönderilen vatandaşlarını ABD’den kabul etmek zorundadır. Bu, tartışma veya müzakere konusu değildir. Ayrıca herhangi bir ödülü de hak etmiyor. Maduro rejimi, daha fazla bahane veya gecikme olmaksızın, düzenli sınır dışı uçuşlarını kabul etmediği takdirde, ABD yeni, ağır ve artan yaptırımlar uygulayacaktır" dedi.
Guantanamo’dan Deportasyonlar ve El Salvador Krizi
Son haftalarda, yaklaşık 350 göçmen Venezuela’ya sınır dışı edildi. Bu kişilerin yaklaşık 180’inin ABD’nin Küba’daki Guantanamo Körfezi deniz üssünde tutulduğu belirtiliyor.
Geçtiğimiz hafta Trump yönetimi, bir federal yargıcın deportasyonları geçici olarak engelleme emrine rağmen, 200’den fazla Venezuela’lı göçmeni El Salvador Devlet Başkanı Nayib Bukele ile koordineli olarak El Salvador’daki yüksek güvenlikli bir cezaevine uçurmuştu.
Rodríguez bu durumu eleştirerek, "Göç etmek suç değildir ve ihtiyacı olan herkesin geri dönüşünü sağlayana ve El Salvador’da kaçırılan kardeşlerimizi kurtarana kadar dinlenmeyeceğiz" dedi. Maduro da uçuşları kınayarak, El Salvador’da tutulan Venezuelalıları "kaçırılmış" olarak nitelendirdi.
Senatör Rubio’dan Bukele’ye Teşekkür
Fox News Radio’ya konuşan Senatör Rubio, Bukele’ye göçmenleri kabul ettiği için teşekkür etti. Rubio, "Venezuela onları almalıydı, ancak almayı reddediyorlar. Dolayısıyla, Başkan Bukele gibi bir dosta sahip olduğumuz için şanslıyız. Onunla yaptığım görüşmenin bir parçası olarak, sizin kendi cezaevi sisteminizde barındırmanızın maliyetinin çok altında bir fiyata onları alabileceğimizi söyledi" ifadelerini kullandı.
Sonuç
ABD ile Venezuela arasındaki göçmen iadesi krizi, iki ülke arasındaki karmaşık ve gergin ilişkilerin bir yansıması. Anlaşmaya varılması, şimdilik bir rahatlama sağlasa da, gelecekte benzer sorunların yaşanma ihtimali devam ediyor. Özellikle ABD’nin Venezuela’ya yönelik yaptırımları ve Maduro hükümetinin bu yaptırımlara tepkisi, ilişkileri hassas bir dengede tutmaya devam ediyor. Göçmenlerin insan haklarının korunması ve iade süreçlerinin adil bir şekilde yürütülmesi ise, her iki taraf için de önemli bir sorumluluk olarak öne çıkıyor.
Trump yönetiminin bu konudaki politikalarının ne yönde gelişeceği ve Venezuela’nın bu gelişmelere nasıl yanıt vereceği, önümüzdeki dönemde yakından takip edilmesi gereken bir konu olmaya devam edecek.