ABD ve Birleşik Krallık Arasında Yeni Ticaret Anlaşması: Tüketiciler İçin Ne Anlama Geliyor?
ABD ve Birleşik Krallık (BK) arasında imzalanan yeni ticaret anlaşması, Başkan Donald Trump’ın yılın başlarında duyurduğu geniş kapsamlı tarifelerden bu yana yapılan ilk anlaşma olma özelliği taşıyor. Anlaşma, özellikle çelik ve otomobiller üzerindeki tarifeleri düşürmeyi ve ABD’nin sığır eti ve etanol gibi ürünleri BK’ye ihraç etmesini kolaylaştırmayı hedefliyor. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, bu anlaşmanın her iki ülke için de büyük bir fırsat olduğu vurgulanıyor.
Ancak, tarifelerin hane halkı harcamalarını artıracağı endişesi taşıyan ortalama ABD’li tüketici için, ekonomistler bu anlaşmanın önemli bir rahatlama sağlamasının pek olası olmadığını belirtiyorlar. ABD’nin Birleşik Krallık ile 12 milyar dolarlık bir ticaret fazlası bulunuyor, yani zaten ihracatı ithalatından daha fazla. Öte yandan, Trump’ın 2 Nisan’da duyurduğu temel %10’luk tarife, BK’den yapılan ithalatın çoğu için geçerliliğini koruyacak ve bu da tüketiciler için daha yüksek fiyatlara yol açabilecek.
Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü’nden kıdemli araştırmacı Gary Hufbauer’e göre, enflasyondan bunalmış tüketiciler için umut ışığı, bu anlaşmanın gelecekte daha fazla ticaret anlaşmasının habercisi olabilmesi. Hufbauer, "Ortalama tüketici için, BK anlaşması tek başına büyük bir fark yaratmayacak. Ancak, Trump’ın aşırı tarife politikasında bir geri dönüşün sinyalini vermesi nedeniyle önemli olabilir" şeklinde konuştu.
Tarihsel olarak önemli bir müttefik ve ticaret ortağı olmasına rağmen, Birleşik Krallık, ABD’nin uluslararası ticaretindeki payı açısından birçok ülkenin gerisinde kalıyor. Trump’ın yakın zamanda geniş kapsamlı tarifelerle hedef aldığı Çin, Kanada ve Meksika, ABD’nin en büyük ticaret ortakları arasında yer alıyor ve ABD’de tüketilen yabancı malların yaklaşık yarısını sağlıyor.
USA TODAY tarafından yapılan bir analize göre, Amerikalılar 2024 yılında Birleşik Krallık’ta üretilen 68 milyar dolar değerinde mal tüketti, bu da ABD’nin dünya genelindeki toplam ithalatının %2’sine denk geliyor. Aynı zamanda, ABD, BK’ye yaklaşık 80 milyar dolarlık ürün gönderdi, bu da Amerikan ihracatının yaklaşık %4’ünü oluşturuyor.
2024 ticaret verilerine göre, BK’den yapılan en önemli ithalat kalemleri arasında 14 milyar dolar değerindeki otomobil ve uçaklar, 13 milyar dolar değerindeki makineler ve cerrahi cihazlar, müzik aletleri ve antikalar gibi çeşitli mallar yer alıyor. ABD’nin BK’ye yaptığı başlıca ihracat kalemleri ise yaklaşık 15 milyar dolarlık yakıt, 13 milyar dolarlık değerli taşlar ve mücevherler ile 12 milyar dolarlık uçak ve otomobil parçalarını içeriyor.
Anlaşma, belirli BK lüks otomobil üreticilerine fayda sağlayacak. ABD’ye ithal edilen ilk 100.000 araç için %25’lik otomobil ithalat tarifesi %10’a düşürülecek. Trump, Rolls-Royce, Bentley ve Jaguar gibi üst düzey BK araçlarına yardımcı olmak için bu istisnayı yaptığını ve bunların sınırlı sayıda üretilen "özel" otomobiller olduğunu belirtti.
Yapılan açıklamada, BK’nin %25’lik çelik ve alüminyum tarifelerinden de muaf tutulacağı belirtildi. Hufbauer, bu değişikliğin inşaat, otomobil üreticileri ve ev aletleri gibi ithal metal kullanan ABD endüstrilerindeki ürünlerdeki fiyat artışlarıyla mücadeleye yardımcı olabileceğini, ancak ABD’nin çelik ithalatının çok daha büyük bir kısmını diğer ülkelerden yaptığını söyledi. Amerikan Demir ve Çelik Enstitüsü’ne göre, Kanada, Brezilya, Meksika, Güney Kore ve Vietnam, 2024 yılında çelik ürünleri ithalatının yaklaşık üçte ikisini sağladı.
Hufbauer’e göre, ticaret görüşmeleri ilaç fiyatlarının daha düşük tutulmasına da yardımcı olabilir. Kimyasallar (ilaçlar dahil), 2024 yılında BK’nin ABD’ye ihracatının %17’sinden fazlasını oluşturdu. Trump, ilaçlara büyük bir tarife uygulayacağına söz vermişti. Birleşik Krallık hükümetinden yapılan açıklamada, "ilaçlar ve kalan karşılıklı tarifeler gibi diğer sektörlerde de çalışmaların devam edeceği" belirtildi.
Ancak, BK’den yapılan ithalatın çoğu %10’luk bir tarifeye tabi tutulacak. Amerikan Girişimcilik Enstitüsü’nden Desmond Lachman, tüketicilerin tarifelerde daha fazla artış olmaması sayesinde rahatladığını, ancak BK’den gelen birçok malın %10 daha pahalıya mal olacağını söyledi.
Lachman, BK anlaşmasının Çin ile görüşmeler gibi daha büyük anlaşmaların habercisi olabileceğini belirtti. Hazine Bakanı Scott Bessent ve baş ticaret müzakerecisi Jamieson Greer’in bu hafta İsviçre’de Çin’in önde gelen ekonomi yetkilisiyle bir araya gelmesi, ticaret savaşının tırmanmasının önlenmesi yolunda potansiyel bir adım olabilir. Lachman, "Tüketici için endişeleniyorsanız, bu anlaşma ABD için kilit öneme sahip. Eğer bu kişilerle bir anlaşma yapmazlarsa, birçok perakendeci rafların boşalacağı ve fiyatların artacağı konusunda uyarıyor" dedi.
Çin, malların çoğuna %145’lik tarifelerle karşı karşıya bulunuyor ve ABD’ye 438,9 milyar dolar değerinde mal gönderdi. Bu rakam BK’nin 68 milyar dolarlık ihracatının oldukça üzerinde.
Uzun vadede, bazı ekonomistler tarifeler üzerindeki bu gidip gelmelerin ABD ile ticaret ortakları arasındaki ilişkileri zorlayabileceğinden endişe ediyor. Virginia Üniversitesi’nden uluslararası ekonomist Profesör Peter Debaere, "Herhangi bir işlem için güven gerekiyor. Eğer bunu kaybederseniz, insanlar daha az yatırım yapacaklar ve daha az ticaret yapmak isteyecekler. Bu etkileri hemen göremeyeceksiniz, ancak çok daha ciddi olacaklar" şeklinde konuştu.
Bu analiz, ABD ve Birleşik Krallık arasındaki yeni ticaret anlaşmasının detaylarını ve potansiyel etkilerini sunmaktadır. Anlaşmanın tüketici fiyatları, ticaret ilişkileri ve genel ekonomik istikrar üzerindeki uzun vadeli etkileri zamanla daha netlik kazanacaktır.