Alaska Senatörü, Hava Seyahat Sisteminde Reform Çağrısında Bulundu: "Trajediyi Önlemeliyiz"
Alaska’yı temsil eden kıdemli senatör Dan Sullivan, ABD hava seyahat sisteminin modernize edilmesi gerektiğini vurgulayarak, eski teknoloji ve hava trafik kontrol (ATC) merkezlerindeki devam eden sorunların bu ihtiyacı daha da acil hale getirdiğini belirtti.
Senato Ticaret ve Ulaştırma Komitesi’nin Havacılık alt komisyonunda da görev yapan Cumhuriyetçi Senatör Sullivan, Fox News Digital’e yaptığı özel açıklamada, Philadelphia ATC sektöründe ve özellikle Newark-Liberty Uluslararası Havaalanı’nda yaşanan son krizlere dikkat çekti.
Alaska’nın, kişi başına düşen yol uzunluğu en az olan ve yüzlerce topluluğun hava seyahatinin tek güvenilir ulaşım yöntemi olduğu bir eyalet olduğunu belirten Sullivan, bu durumun sadece Alaska’nın değil, tüm ülkenin çıkarına olduğunu vurguladı. Anchorage hava trafik kontrol merkezinin, Chicago ve Tokyo arasındaki uçuşların büyük bir bölümünü kontrol ettiğini ifade etti.
Sullivan, "İnsanlar Aşağı 48’den Asya’ya seyahat ederken tüm ülkeye yardımcı oluyoruz" dedi. "Yapmamız gereken şey, zorluklar trajediye dönüşmeden önce önleyici tedbirler almak" diye ekledi.
Bu yılın başlarında Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB) ve Federal Havacılık İdaresi (FAA) yetkilileriyle yapılan bir ticaret oturumunda da benzer uyarılarda bulunan Sullivan, Şubat ayında kendi eyaletinde yaşanan ve 10 kişinin ölümüne neden olan bir uçak kazasını hatırlattı. Unalakleet’ten Nome’ye gitmek üzere havalanan bir yolcu uçağı, Norton Sound’da deniz buzuna düşmüştü.
"Maalesef, çoğu zaman trajedi reformu tetikliyor ve motive ediyor" diyen Sullivan, Ulaştırma Bakanlığı’nın, Sekreter Sean Duffy liderliğinde, "tahmin etme ve önleme" odaklı bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini savundu.
Anchorage merkezine yaptığı son ziyarette FAA çalışanlarıyla konuştuğunu ve diğer sektörlerde olduğu gibi, onların da 20. yüzyıldan kalma disketlere ve "post-it" benzeri kağıt şeritlere güvendiğini gördüğünü belirtti.
Sullivan, "Maalesef, büyük bir kaza ve trajedi yaşanmasını ve bunun değişimi tetiklemesini istemiyoruz" dedi. Bu durumun sorumluluğunu kısmen Biden yönetimine yükleyen Sullivan, yönetimin USDOT’da somut reformlardan ziyade çeşitliliğe öncelik veriyor gibi göründüğünü iddia etti.
"FAA’da hava trafik kontrolörleri için personel alımı rekabetçi bir süreç. Gerçek bir eğitim gerektiriyor. Yüksek performans gerektiriyor. Biden ekibi geldi ve sanırım çeşitlilik adına… kelimenin tam anlamıyla sokaktan, bu konuda hiçbir geçmişi olmayan insanları almaya başladılar. FAA’nın titiz standartlarına geri dönmeliyiz" şeklinde konuştu.
Sullivan, Duffy ile Salı günü görüştüğünü ve önümüzdeki haftalarda ve aylarda "gerçekten büyük, kapsamlı bir reform programı" beklediğini ifade etti.
"Dünyanın en güvenli havacılık sistemine sahibiz, ancak bu sihirle olmuyor. Bu, özenle, teknolojimizi yükselterek oluyor" dedi.
Newark’taki durumu doğrudan ele almayan Sullivan, Trump yönetiminin Unalakleet kazasına verdiği "olağanüstü" tepkiyi övdü ve Ulaştırma Bakanlığı’nın Newark-Liberty olayını da benzer şekilde etkili bir şekilde ele alacağını öngördü.
Eski Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg ise X üzerinden yaptığı açıklamada, görev süresini savunarak, "Güvenliği her şeyin önüne koyduk, tehlikeli yakınlaşmaları azalttık, ATC’yi büyüttük ve milyonlarca uçuşta sıfır ticari havayolu ölüm vakası yaşandı" ifadelerini kullanmıştı.
Sullivan’ın açıklamaları, ABD hava seyahat sisteminin durumuyla ilgili endişeleri yeniden gündeme getirdi. Eski teknoloji, personel eksikliği ve artan talep, sistemin üzerindeki baskıyı artırıyor ve güvenlik risklerini potansiyel olarak artırıyor.
Senatörün çağrısı, hava seyahat sisteminin modernize edilmesi, altyapının iyileştirilmesi, personel eğitiminin güçlendirilmesi ve yeni teknolojilerin benimsenmesi gibi bir dizi önlemi içeriyor. Sullivan, bu adımların atılmaması halinde, büyük bir trajedinin yaşanabileceği ve bunun da reformu tetikleyeceği konusunda uyarıyor.
Sullivan’ın eleştirileri, Ulaştırma Bakanlığı’nın personel alım politikalarına odaklanıyor. Senatör, FAA’nın hava trafik kontrolörleri için titiz standartlara sahip olması gerektiğini ve çeşitliliğin kaliteden ödün verilerek sağlanmaması gerektiğini savunuyor.
Bu tartışma, ABD’deki kamu kurumlarında çeşitliliğin önemi ve nitelikli personel alımı arasındaki dengeyi gündeme getiriyor. Bazı kesimler, çeşitliliğin önemini vurgularken, diğerleri kamu hizmetlerinde en iyi ve en yetenekli kişilerin işe alınmasının öncelikli olması gerektiğini savunuyor.
Sullivan’ın reform çağrısı, ABD hava seyahat sisteminin geleceğiyle ilgili önemli soruları gündeme getiriyor. Hükümetin, endüstrinin ve kamuoyunun bu konuları ciddiye alması ve güvenli, verimli ve güvenilir bir hava seyahat sistemi için birlikte çalışması gerekiyor.
Özellikle Alaska gibi, hava seyahatinin hayati öneme sahip olduğu bölgelerde, sistemdeki herhangi bir aksama ciddi sonuçlara yol açabilir. Sullivan’ın uyarıları, bu konunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.