"Casanova Katili" Glen Edward Rogers: Kurbanları, Suçları ve 30 Yıllık Adalet Bekleyişi

ABD’de 30 yıl önce işlediği cinayetlerle dehşet saçan ve "Casanova Katili" olarak bilinen Glen Edward Rogers’ın idamı yaklaşıyor. USA TODAY, bu vesileyle Rogers’ın suçlarını ve en önemlisi, kurbanlarını hatırlatıyor. Rogers’ın, çekiciliği ve barlarda kadınları etkileme yeteneği nedeniyle "Casanova Katili" lakabını aldığı biliniyor.

Sandra Gallagher: Güleryüzlü Bir Ruh, Acı Bir Son

Sandra Gallagher, insanların gününü güzelleştirmeyi seven, neşeli bir kadındı. Dışarı çıktığında rastgele bir yabancıya vermek için bir çiçek alırdı; genellikle bir gül veya karanfil. Kız kardeşi Jerri Vallicella, USA TODAY’e yaptığı açıklamada, "Durup ‘İşte o’ derdi, yanına gider ve çiçeği verirdi. İnsanların yüzünün nasıl aydınlandığını izlerdiniz," diyor. Vallicella, kız kardeşinin herkesin gülümsemesini ve mutlu olmasını istediğini belirtiyor.

Vallicella bazen, kız kardeşinin bu kadar güvenen ve tatlı bir yapıda olmasının, 30 yıl önce gelişen bir seri katilin hedefi haline gelmesinde bir rolü olup olmadığını merak ediyor. 28 Eylül 1995 gecesi, Los Angeles’ın Van Nuys semtinde Gallagher, yerel bir barda tanıştığı bir adama yardım etti. Mahkeme kayıtlarına göre, biraz takıldılar, bilardo oynadılar ve flört ettiler. Vallicella, adamın Gallagher’dan bir yere bırakmasını istediğini söylüyor.

Vallicella, kız kardeşinin biraz isteksiz olduğunu ve banyodaki başka bir kadına adamı tanıyıp tanımadığını sorduğunu aktarıyor. Kadın, adamın bir erkek kardeş gibi olduğunu söyleyince Gallagher, onu dairesine bırakmaya karar verdi. Bu, hayatının son anlarından biri oldu. Gallagher, "Casanova Katili" tarafından öldürüldüğüne inanılan beş kişiden biri olacaktı.

28 Eylül 1995 gecesi, Rogers’ın McReds Bar’da bilardo oynayan 33 yaşındaki Sandra Gallagher’ı fark ettiği belirtiliyor. Tanık ifadelerine göre, şirin ve minyon yapılı, çilek sarısı saçlı, üç çocuk annesi Gallagher, 1.200 dolarlık Keno ikramiyesi kazanmasını kutluyordu.

Savcılara göre Rogers, "kovboy botları, mavi kot pantolon ve süslü bir kovboy tokalı kahverengi deri kemer" giyiyordu. "Ağartılmış sarı saçları uzun ve kat kat kesilmişti, düzgünce kesilmiş bir sakalı ve bıyığı vardı." Rogers, Gallagher’a yaklaştı, ancak Gallagher onu geri çevirdi ve bilardo oynamaya devam etti. Rogers ayrıldı ve Gallagher, saat 20:00’den hemen sonra kocasıyla konuşarak grupla şarkı söylemek için kalacağını söyledi. Rogers daha sonra geri döndü ve bu sefer Gallagher onu "kocaman bir gülümsemeyle" karşıladı. Mahkeme kayıtlarına göre, ikisi dans ederken, şakalaşırken ve bir noktada yanak yanağa öpüşürken görüldü.

Daha sonra, Rogers’ı bir yere bırakmayı kabul etti. Cesedi, ertesi sabah yanan kamyonunda bulundu. Boğulmuş ve ateşe verilmişti.

Rogers, bir arkadaşına "O öldü" dedi, eyaletten kaçtı ve daha sonra Louisiana’ya gitti. Burada, mahkeme kayıtlarında "çok güzel" ve dışa dönük bir kızıl saçlı olarak tanımlanan Andy Lou Jiles Sutton ile Bossier City’deki It’ll Do Lounge’da tanıştı. İkilinin, Rogers Mississippi’ye gitmeden önce birlikte olduklarına inanılıyor. Yetkililer, Rogers’ın burada 3 Kasım 1995’te küvette bıçaklanarak öldürülmüş halde bulunan 34 yaşındaki kızıl saçlı iki çocuk annesi Linda Price’ı öldürdüğüne inanıyor.

Ardından Rogers, Florida’ya gitti ve Tampa’daki Showtown Bar’da Tina Marie Cribbs ile tanıştı. Kızıl saçlı bekar anne Rogers’ı bir yere bırakmayı kabul etti ve 7 Kasım 1995’te Rogers’ın otel odasının küvetinde birden fazla kez bıçaklanmış halde bulundu. Rogers’ın saati de cesedin altında bulunmuştu.

Yetkililer, Rogers’ın daha sonra Sutton’ı öldürmek için Louisiana’ya döndüğüne inanıyor. Sutton, 9 Kasım 1995’te yatağında bıçaklanmış halde bulundu.

Rogers, FBI’ın En Çok Arananlar listesine girdi ve Kentucky’de Cribbs’in arabasını kullanırken, ülkenin ilk geniş çapta televizyonda yayınlanan polis takiplerinden birinin ardından yakalandı.

Rogers daha sonra Cribbs ve Gallagher’ın cinayetlerinden hüküm giydi, ancak savcılar Louisiana veya Mississippi’deki davaların peşine düşmedi. O dönemde, Rogers’ın ölüm cezası olan Florida eyaletinde yargılandığı ve adaletin yerini bulduğu gerekçesiyle bu kararın alındığı belirtildi.

Sandra Gallagher’ın Mirası ve Ailesinin Acısı

Sandra "Sam" Gallagher’ın ölümünde 33 yaşındaydı ve 9, 10 ve 14 yaşlarında üç oğlu vardı. Colorado’da yaşayan kız kardeşi Jerri Vallicella, USA TODAY’e yaptığı özel röportajda, "Onlar onun tüm dünyasıydı," diyor. "Küçük oğulları gibi gülümsemesini ve gözlerini aydınlatan başka bir şey yoktu." Gallagher’ın oğullarından birinin şimdi iki kızı var ve birinin de bir kızı var, bu yüzden Gallagher bir büyük anne olacaktı; hayatın kaçırdığı birçok dönüm noktasından sadece biri.

Gallagher’ın gençlik yıllarında zorlu bir çocukluk geçirdiği ve çok erken büyümek zorunda kaldığı belirtiliyor. Dört kardeşin en büyüğü olarak, çoğu zaman bir abladan ziyade genç bir anne gibiydi.

Ama aynı zamanda nasıl eğleneceğini de biliyordu. Vallicella, ailenin yaşadığı Kuzey Kaliforniya kasabasına atıfta bulunarak, "Paradise’daki ilk punk rockçıydı," diyor. "Saçları mora boyalıydı, çok kısaydı, neon yeşili bir tişört, parlak turuncu pantolon giyerdi. Ve büyükannem neredeyse kalp krizi geçiriyordu. ‘Ne kadar salaş görünürsen, o kadar mutlu olursun’ derdi." Gallagher sonunda Donanma’ya katıldı ve ABD genelinde birkaç yıl görev yaptı. Ayrıca, askeri bir programın parçası olarak Leavenworth, Kansas’taki idam mahkumlarını ziyaret ederdi. Vallicella, kız kardeşinin bazı adamlara yardım edebileceğini düşündüğünü ekliyor.

Vallicella, Gallagher’ın kocasından boşanmanın eşiğinde olduğunu ve hayatını annesi ve en büyük oğlunun yaşadığı Paradise kasabasına taşımaya hazırlandığını belirtiyor. Vallicella, "O harika bir insandı," diyor. "Güzelliğini asla kelimelere dökemem. Sadece insanlara yardım etmek istiyordu."

Adalet Bekleyişi ve Kurbanların Annelerinin Mücadelesi

Kurban Tina Marie Cribbs’in 84 yaşındaki annesi Mary Dicke, Rogers’ın idam edileceği günü görmek için beyin kanserini ve akciğer kanserini yenerek hayatta kalma mücadelesi verdi. Dicke, 2016 yılında Tampa’daki WTVT-TV’ye verdiği demeçte, Rogers’ın ölümünü görene kadar yaşamak için yemin ettiğini söyledi ve "Tanrı benim yanımda. Umarım bu işin bittiğini görene kadar benim yanımda kalır," dedi.

USA TODAY, Dicke’ye ulaşamadı ve Florida Başsavcılığı Ofisi de ona ulaşma taleplerini görmezden geldi.

Vallicella’ya gelince, Rogers’ın idamına uzun zamandır hazır olduğunu söylüyor. "Bu, kız kardeşimi geri getirmiyor. O, bu işin bitmesini bekleyerek çektiğimiz 30 yıllık cehennemi asla geri getiremez," diyor. "Belki üç gün sonra (idamdan sonra) uzanıp 30 yıldır ilk kez uyuyabilirim ve onun başka birine zarar verme endişesi olmadan… 30 yıllık kabuslar yaşadık ve bunun bitmesini istiyorum."