Birleşmiş Milletler Barış Güçleri: Barışa Yatırım Yapmanın Tam Zamanı
Birleşmiş Milletler (BM) barış güçleri ve onların ikonik mavi kaskları, dünyanın barışa olan bağlılığının en güçlü örneklerinden birini temsil ediyor. Sekiz yılı aşkın süredir, çatışmaların pençesinde kıvranan onlarca ülkeye istikrar, toparlanma ve barış yolunda ilk adımlarını atmalarında yardımcı oldular. Bugün, 119 ülkeden 61.000’den fazla askeri ve polis barış gücü ile 7.000’den fazla sivil personel, çatışma ve tehlike denizinde bir güvenlik limanı görevi görüyor.
Bu cesur barış güçleri, sivilleri korumak, şiddeti durdurmak, insani yardımın akışını sağlamak ve siyasi çözümlerin tıkandığı veya tamamen yok olduğu yerlerde diplomasi ve diyalog için alan yaratmak gibi hayati görevler üstleniyorlar. Orta Afrika Cumhuriyeti’nde, yıllarca süren acımasız iç savaştan sonra, barış güçleri ülkeyi istikrara kavuşturmaya yardımcı oldu ve neredeyse 40 yıl sonra yapılacak ilk yerel seçimleri destekliyorlar. Güney Lübnan’da, Mavi Kasklılar insani yardıma erişimi kolaylaştırıyor ve Kasım ayındaki ateşkesden bu yana bomba imha operasyonları yürütüyorlar. Kıbrıs’taki varlıkları, gerginliği azaltmaya, toplumlar arası ilişkileri geliştirmeye ve uzun vadeli bir çözüm için diyalog ortamı sağlamaya katkıda bulunuyor. Güney Sudan’da ise, barış güçleri yeni taşkın ovalarında setler ve yollar inşa ederek, insanları pazarlara ve temel hizmetlere bağlayarak, iklim şokları ve çatışmalarla mücadele eden topluluklara destek oluyorlar.
BM barış gücü operasyonları sadece hayat kurtaran bir araç değil, aynı zamanda akıllıca bir yatırım. Kamboçya’dan Doğu Timor’a, El Salvador’dan Fildişi Sahili’ne ve Namibya’ya kadar, BM barış gücü operasyonları, savaşlardan barışa geçişleri, dünya çapındaki askeri faaliyetlerin maliyetinin çok altında bir bedelle destekledi. Bu ülkelerin birçoğu artık kendi birliklerini göndermekte ve kendi deneyimlerini kullanarak, bugün kriz içinde olan diğerlerinin barış yolculuğunda onlara yardımcı olmaktadır.
Ancak barış gücü operasyonları ateş altında. Çatışmalar yoğunlaşıyor. İnsani ihtiyaçlar hızla artıyor. Uluslararası hukuk çiğneniyor. Küresel işbirliğine olan güven zayıflıyor. Siyasi destek azalıyor. Terörizm, uluslararası suçlar, yeni silahlar ve iklim krizi tehlikeyi derinleştiriyor. Aynı zamanda, mali baskılar da artıyor ve son zamanlardaki açıklar, birlik ve teçhizat sağlayan ülkelere olan yüz milyonlarca dolarlık ödemenin yapılmasını engelliyor.
Dünya, barış güçlerini ve onların hayat kurtaran çalışmalarına bağımlı olan toplulukları ve insanları ihmal edemez. Almanya hükümetinin 13-14 Mayıs’ta Berlin’de düzenlediği BM Barışı Koruma Bakanlar Toplantısı, barışı korumanın geleceğine odaklanıyor. Barışı koruma operasyonlarının, yetenek eksikliklerini gidermek ve barışı koruma güçlerinin bugünün ve yarının zorluklarına hazır olmasını sağlamak için cesur yeni mali ve lojistik taahhütlerle yeniden desteklenmesi için dünyanın dört bir yanındaki ülkelere güveniyoruz.
Aynı zamanda, barışı koruma operasyonlarını daha odaklı, mobil ve duyarlı hale getirmeye çalışıyoruz. Barış operasyonlarının devam eden bir incelemesinde, yeni teknolojileri entegre ederek, esnekliği artırarak ve her katkıdan en iyi şekilde yararlanarak misyon yapılarımızı modernize etmeye çalışıyoruz. Ayrıca, Afrika Birliği de dahil olmak üzere bölgesel örgütlerle işbirliğini güçlendiriyoruz. Güvenlik Konseyi, bölgesel liderliğin ve dayanışmanın değerini kabul ederek, Afrika Birliği liderliğindeki barışı sağlama misyonlarına BM desteğini sağlayan tarihi bir karar aldı.
Ancak operasyonlar ne kadar etkili veya verimli olursa olsun, barışı koruma operasyonları ancak dünya tarafından desteklenirse başarılı olabilir. Barış kendiliğinden gerçekleşmez. Yatırım gerektirir. Şimdi barışa bir şans verme ve dünya çapında barışa yönelik hayati çağrıya cevap veren BM barış güçlerini destekleme zamanı.
António Guterres, 2017’den beri Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri olarak görev yapmaktadır. 1995’ten 2002’ye kadar Portekiz Başbakanı olarak görev yapmıştır. BM Barış güçleri, dünyanın dört bir yanında kritik bir rol oynamaktadır. Barışın korunması, şiddetin önlenmesi ve insani yardımın ulaştırılması gibi önemli görevleri yerine getirerek, çatışma bölgelerinde yaşayan milyonlarca insanın hayatına dokunmaktadırlar. Onların fedakarlıkları ve cesaretleri, uluslararası toplumun barışa olan bağlılığının somut bir göstergesidir.
Ancak, BM Barış Güçleri’nin karşılaştığı zorluklar da giderek artmaktadır. Çatışmaların karmaşıklığı, artan mali baskılar ve siyasi desteğin azalması, barışı koruma operasyonlarının etkinliğini tehdit etmektedir. Bu nedenle, uluslararası toplumun BM Barış Güçleri’ne olan desteğini artırması ve onların görevlerini başarıyla yerine getirebilmeleri için gerekli kaynakları sağlaması hayati önem taşımaktadır. Barışa yatırım yapmak, sadece ahlaki bir sorumluluk değil, aynı zamanda uzun vadeli istikrar ve refahın da anahtarıdır. BM Barış Güçleri’nin desteklenmesi, gelecek nesiller için daha güvenli ve barışçıl bir dünya inşa etmemize yardımcı olacaktır.