New York’ta Uygulanan Sıkışıklık Ücreti Beklentileri Aştı: İşte Detaylar
New York şehri, dört aydan biraz daha uzun bir süre önce, şehir merkezinin belirli bölgelerine giriş yapan araçlardan ücret alınmasını öngören sıkışıklık ücreti uygulamasını hayata geçirdi. Metropolitan Transportation Authority (MTA)’nın belirttiği gibi, bu ücretlendirme sisteminin temel amacı "daha temiz hava, daha güvenli sokaklar ve daha iyi bir toplu taşıma" sağlamaktı. Peki, uygulama bu hedeflere ne kadar yaklaştı?
New York Times tarafından toplanan verilere göre, uygulama oldukça başarılı sonuçlar veriyor. Manhattan’a sabah 5 ile akşam 9 saatleri arasında giriş yapan araçlardan alınan 9 dolarlık ücret, Tri-State bölgesinde yaşayanların trafik alışkanlıklarını ve davranışlarını önemli ölçüde değiştirdi. Görünen o ki, uygulama neredeyse herkesin yararına olacak şekilde ilerliyor. Özetlemek gerekirse, genel trafik azalmış durumda, trafikteki araçlar daha hızlı hareket ediyor ve toplu taşıma kullanımı artmış durumda. Ancak, kamuoyunun tutumu henüz bu olumlu gelişmelere tam olarak ayak uyduramamış görünüyor.
Her şey trafiğin azalmasıyla başladı. New York Times’ın haberine göre, trafik düşüşü şehir yönetiminin beklentilerinin bile üzerinde gerçekleşti. Yayınlanan raporda, sıkışıklık bölgesindeki toplam araç sayısında günlük %12’lik bir düşüş yaşandığı belirtildi. Bu, sadece Nisan ayında 2,3 milyon daha az aracın yollarda olduğu anlamına geliyor. Yollarda daha az araç olmasıyla birlikte, kalan araçlar daha hızlı hareket ediyor. Eldeki veriler, ücretlendirme sisteminin ilk iki ayında trafik hızlarının %15 arttığını ve yoğun işe gidiş-dönüş saatlerinde bu oranın %20’ye kadar çıktığını gösteriyor. Bu durum, pandemi sonrası dönemde ilk kez trafik sıkışıklığının azaldığı ve hareketliliğin arttığı anlamına geliyor.
Sadece otomobiller daha hızlı hareket etmekle kalmıyor, aynı zamanda MTA otobüsleri de hızlarında artış yaşıyor. Bu da gecikmelerin azalmasına ve otobüslerin daha sık zamanında hareket etmesine olanak tanıyor. Dahası, bu gelişmeler otobüslerdeki yolcu sayısındaki artışla birlikte gerçekleşiyor. Sıkışıklık ücretlerinin yürürlüğe girmesinden bu yana otobüslerde günlük yolcu sayısında %13’lük bir artış yaşandı. Benzer şekilde, şehirdeki metro sisteminde de %8’lik bir yolcu artışı gözlemlendi. Long Island Rail Road, Staten Island Railway ve Metro-North banliyö hatları da daha fazla yolcu taşıyor. Hatta, taksi şirketlerinin ücretlerin mevcut yolcu sayılarını olumsuz etkileyebileceği yönündeki endişelerine rağmen, taksi yolculukları da arttı. Şehrin bisiklet paylaşım programı olan Citi Bike de daha fazla insanın bisiklete binmesini sağlıyor; yıl boyunca sürüşlerde %9’a varan artışlar yaşanıyor.
İnsanların araçlarını evde bırakıp toplu taşıma veya diğer alternatifleri tercih etmeleriyle ortaya çıkan bu davranış değişikliklerinin yan etkileri büyük ölçüde olumlu. Yılın ilk yarısında araçların karıştığı kazalarda %14’lük bir düşüş yaşandı, trafik ihlalleri yaklaşık %4 azaldı ve sıkışıklık bölgesindeki gürültü şikayetleri %45 gibi çarpıcı bir oranda azaldı. Acil durum müdahale süresi kısaldı, bölgeyi ziyaret eden turist sayısı arttı ve restoran rezervasyonlarında da artış yaşandı.
Peki, işe yaramayan bir şeyler var mı? Sağlıkla ilgili faydaları henüz net değil. Hava kirliliği azaldı, ancak New York Times bu konuda kesin bir şey söylemek için henüz erken olduğunu belirtiyor. Ancak en büyük sorun kamuoyu gibi görünüyor. Aralık ayında, New York şehri seçmenlerinin sadece %32’si programı destekliyordu. Ücretlendirme uygulamasının başlamasından bu yana bu oran arttı, ancak destekçiler henüz çoğunluğu sağlayabilmiş değiller. Nisan ayında yapılan bir Marist anketine göre, şehir sakinlerinin %42’si programın devam etmesini istiyor. Bu, uygulamanın destek oranının arttığını gösterse de, hala kamuoyunu tamamen ikna etmek için daha fazla çaba harcanması gerektiği anlamına geliyor.
Uygulamanın Olumlu Etkileri Daha Derinlemesine İncelendiğinde
Sıkışıklık ücreti uygulamasının New York şehri üzerindeki olumlu etkileri, sadece trafik akışını hızlandırmak ve toplu taşıma kullanımını artırmakla sınırlı kalmıyor. Uygulama, şehir yaşamının birçok farklı alanında hissedilir iyileşmeler sağlıyor.
Ekonomik Canlanma: Daha hızlı ve daha güvenilir ulaşım, turistlerin ve bölge sakinlerinin şehir merkezine daha kolay erişmesini sağlıyor. Bu durum, restoranlar, mağazalar ve diğer işletmeler için daha fazla müşteri anlamına geliyor. Turist sayısındaki artış ve restoran rezervasyonlarındaki yükseliş, uygulamanın ekonomik canlanmaya katkıda bulunduğunu açıkça gösteriyor.
Daha Sağlıklı Bir Şehir: Araç sayısındaki azalma, hava kirliliğinin azalmasına ve dolayısıyla solunum yolu hastalıklarının azalmasına yardımcı olabilir. Gürültü kirliliğindeki azalma ise şehir sakinlerinin yaşam kalitesini artırıyor. Daha sessiz ve daha temiz bir şehir, daha sağlıklı ve daha mutlu insanlar demek.
Daha Güvenli Sokaklar: Kazaların azalması ve trafik ihlallerinin düşmesi, şehir sokaklarının daha güvenli hale geldiğini gösteriyor. Daha az trafik, yayaların ve bisikletlilerin daha rahat hareket etmesini sağlıyor. Acil durum müdahale süresinin kısalması ise, acil durumlarda insanların daha hızlı yardım alabileceği anlamına geliyor.
Toplu Taşıma Sistemine Yatırım İçin Kaynak: Sıkışıklık ücreti uygulamasından elde edilen gelir, toplu taşıma sisteminin iyileştirilmesi için kullanılıyor. Bu, daha modern ve daha verimli otobüsler, trenler ve metro hatları anlamına geliyor. Toplu taşıma sistemine yapılan yatırımlar, şehir sakinlerinin yaşam kalitesini artırmanın yanı sıra, şehrin sürdürülebilirliğine de katkıda bulunuyor.
Kamuoyunun Desteğini Artırmak İçin Yapılması Gerekenler
Sıkışıklık ücreti uygulamasının başarısının sürdürülebilir olması için, kamuoyunun desteğinin artırılması gerekiyor. Bunun için, uygulamanın faydalarının daha iyi anlatılması ve insanların endişelerinin giderilmesi gerekiyor.
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Elde edilen gelirin nasıl harcandığı konusunda kamuoyuna düzenli olarak bilgi verilmesi, insanların uygulamaya olan güvenini artıracaktır. Toplu taşıma sistemine yapılan yatırımların somut sonuçlarının gösterilmesi, uygulamanın faydalarının daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır.
Kamuoyu Bilinçlendirme Kampanyaları: Uygulamanın faydalarını vurgulayan ve insanların endişelerini ele alan kamuoyu bilinçlendirme kampanyaları düzenlenmesi, kamuoyunun desteğini artırmaya yardımcı olabilir. Bu kampanyalarda, uygulamanın daha temiz hava, daha güvenli sokaklar ve daha iyi bir toplu taşıma sistemi anlamına geldiği vurgulanmalıdır.
İnsanların Endişelerini Dinlemek: Uygulamadan etkilenen insanların endişelerini dinlemek ve bu endişeleri gidermek için çözümler üretmek önemlidir. Özellikle, düşük gelirli insanlar için ücret indirimleri veya muafiyetler gibi destekler sağlanabilir.
Sonuç
New York’ta uygulanan sıkışıklık ücreti, şehir yaşamını olumlu yönde etkileyen başarılı bir uygulama olarak öne çıkıyor. Trafiğin azalması, toplu taşıma kullanımının artması, kazaların azalması ve ekonomik canlanma, uygulamanın faydalarının sadece birkaç örneği. Ancak, kamuoyunun desteğinin artırılması, uygulamanın başarısının sürdürülebilir olması için kritik öneme sahip. Şeffaflık, kamuoyu bilinçlendirme kampanyaları ve insanların endişelerini dinlemek, bu konuda atılması gereken önemli adımlar. New York’taki sıkışıklık ücreti uygulaması, diğer şehirler için de örnek teşkil edebilecek bir başarı hikayesi olarak değerlendirilebilir.