Beyaz Saray, Trump’ın "Amerika Körfezi" Adı Değişikliğini Kalıcı Hale Getirme Planlarına Karşı Çıkan Demokratlara Yükleniyor
Beyaz Saray, Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçilerinin, eski Başkan Donald Trump’ın Meksika Körfezi’nin adını "Amerika Körfezi" olarak değiştirme kararını kalıcı hale getirme planlarını baltalamaya çalışan Demokrat milletvekillerine sert bir şekilde karşı çıkıyor. Temsilciler Meclisi Kurallar Komitesi, çoğu yasa tasarısının Meclis genel kurulunda oylanmasından önceki son engel olarak, Trump’ın ABD’nin Güneydoğusundaki su kütlesini "Meksika Körfezi" olarak adlandırmayı bırakma kararını yasalaştırmayı amaçlayan bir yasa tasarısını değerlendiriyor.
Beyaz Saray Sözcüsü Anna Kelly, Fox News Digital’e yaptığı açıklamada, "Demokratlar Trump Sendromu’na o kadar kapılmış ve Başkan’ın gündemini engellemeye o kadar takıntılılar ki, Amerika’yı her zaman ikinci plana atacaklar" dedi. Kelly, "Başkan Trump’ın söylediği gibi, Amerika Körfezi uzun zamandır ulusumuz için ayrılmaz bir varlık olmuştur. Tüm gelecek nesiller, bu güzel su kütlesini Amerikan büyüklüğünün bir işareti olarak tanıyabilmelidir" diye ekledi.
Dört Demokrat milletvekili, komitenin Cumhuriyetçi çoğunluğu göz önüne alındığında geçme olasılığı düşük olsa da, yasa tasarısını baltalamak için değişiklikler sundu.
İlk önlem, Kaliforniya Temsilcisi Jared Huffman tarafından yönetiliyor ve Trump’ın Alaska’daki McKinley Dağı’nın adını değiştirme yönündeki benzer bir kararını geri çevirmeyi amaçlıyor. Kuzey Amerika’nın en yüksek zirvesi olan McKinley Dağı’nın adı, eski Başkan Barack Obama tarafından, suikaste kurban giden selefinin adından arındırılarak, bölgede yaşayan yerli halklar tarafından verilen orijinal adı olan Denali olarak değiştirilmişti. Trump, bu yıl göreve başladığı ilk gün McKinley’i ad olarak geri getiren bir başkanlık kararnamesi imzaladı.
Florida Temsilcisi Darren Soto tarafından sunulan ikinci bir değişiklik, Trump’ın Körfez bölgesinde petrol ve gaz sondajı kiralama yeteneğini sınırlamayı hedefliyor. Soto, bu değişikliğin, Trump yönetiminin Körfez’de çevresel açıdan yıkıcı olabilecek yeni sondaj faaliyetlerine girişmesini engellemeyi amaçladığını savunuyor.
Oregon Temsilcisi Maxine Dexter ise, kabul edilmesi halinde Trump yönetiminin, bölgeyi "Meksika Körfezi" olarak adlandırmaya devam eden haber kuruluşlarına karşı "misilleme" yapmasını engelleyecek bir değişiklik sundu. Beyaz Saray, Associated Press’in, Trump’ın başkanlık kararnamesinden sonra bile Körfez’in eski adını kullanmaya devam etmesi üzerine, bu yılın başlarında kuruluşun bir gazetecisinin erişimini engellemişti. Bir federal yargıç geçen ay Beyaz Saray’a bu kararı geri çevirmesi talimatını verdi.
Demokratlar tarafından sunulan dördüncü değişiklik ise Kaliforniya Temsilcisi Luz Rivas tarafından yönetiliyor ve resmi isim değişikliğinin, İçişleri Bakanlığı’nın bunun ekonomiye fayda sağlayıp sağlamayacağına dair bir değerlendirme yapana kadar yürürlüğe girmesini engelleyecek. Rivas, Fox News Digital’e yaptığı açıklamada, "Amerika Körfezi" adının değiştirilmesinin, Beyaz Saray’ın açıklamasına yanıt olarak "hiçbir şey başarmayan bir gösteriş projesi" olduğunu söyledi. Rivas, "Milyonlarca Amerikalı Başkan Trump’ın ekonomi politikaları nedeniyle zor durumda ve Kongre’deki Cumhuriyetçiler henüz market alışverişi maliyetlerini düşüren, sağlık hizmetlerini koruyan veya konut maliyetlerini düşüren bir yasa teklifi sunmadı" diye ekledi.
Yasa tasarısının bu hafta içinde oylanması bekleniyor. Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçilerinin Trump’ın başkanlık kararlarını kalıcı hale getirmeyi amaçlayan çeşitli yasa tasarılarından sadece biri. Trump’ın Körfez’in adını değiştiren başkanlık kararnamesi, ikinci döneminde aldığı ilk kararlardan biriydi.
Fox News Digital’in yorum için ulaştığı diğer üç Demokrat milletvekilinin ofisleri, basın saatine kadar geri dönüş yapmadı.
Bu yasa tasarısı, ABD’deki siyasi kutuplaşmanın bir yansıması olarak görülüyor. Demokratlar, Trump’ın politikalarını ve kararlarını engellemeye çalışırken, Cumhuriyetçiler ise onun mirasını kalıcı hale getirmeye çalışıyor. "Amerika Körfezi" adının değiştirilmesi, sembolik bir anlam taşıyor ve Trump destekçileri tarafından Amerikan milliyetçiliğinin bir göstergesi olarak görülüyor. Ancak, Demokratlar bu değişikliğin gereksiz ve maliyetli olduğunu savunuyor.
Yasa tasarısının geleceği belirsizliğini koruyor. Cumhuriyetçilerin Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu bulunsa da, Senato’da Demokratların kontrolü var. Bu nedenle, yasa tasarısının yasalaşması için her iki partiden de destek alması gerekiyor. Ancak, siyasi ortamın kutuplaşmış olması nedeniyle, bu durumun zor olacağı düşünülüyor.
Bu olay, Amerikan siyasetindeki derin ayrılıkları ve iki parti arasındaki ideolojik farklılıkları gözler önüne seriyor. Trump’ın mirası, tartışma konusu olmaya devam ediyor ve siyasi arenada uzun süre etkisini sürdüreceği tahmin ediliyor.