Thursday, May 8, 2025
HomeSiyasetTim Walz'ın Kızı, Trump Sözcüsünü Ağırlayan Koşucuyu Eleştirdi

Tim Walz’ın Kızı, Trump Sözcüsünü Ağırlayan Koşucuyu Eleştirdi

Hope Walz, Tim Walz, Karoline Leavitt, Kate Mackz, Post Run High, running influencer, social media, political activism, Trump administration, transgender athletes, Fox News, Outnumbered, Tomi Lahren, Kayleigh McEnany, Emily Compagno, Gen Z, political divide, running community, normalization, interview, privilege, good versus evil, White House press secretary, cancel culture

Eski Başkan Yardımcısı Adayı Tim Walz’ın Kızı, Koşu Influencer’ını Beyaz Saray Röportajı Nedeniyle Eleştirdi

Eski başkan yardımcısı adayı ve Minnesota Valisi Tim Walz’ın kızı Hope Walz, popüler bir koşu influencer’ını, Beyaz Saray basın sekreteri Karoline Leavitt ile röportaj yaptığı için sosyal medyada sert bir şekilde eleştirdi. Bu olay, siyasetin beklenmedik alanlara sızması ve genç aktivistlerin farklı görüşlere karşı sergilediği tutumlar hakkında önemli bir tartışma başlattı.

Kate Mackz, 783.000 takipçisi olan bir koşu TikTok fenomeni. "Post Run High" adlı çevrimiçi serisi için genellikle koşu yaparken ünlü isimlerle röportajlar gerçekleştiriyor. Daha önce de tanınmış Demokrat isimlerle röportajlar yapmıştı; bunlara babası Tim Walz da dahildi. Walz ile yapılan röportaj, Kasım seçimlerinden iki hafta önce yayınlanmıştı.

Ancak Mackz’in bu hafta Beyaz Saray’da Leavitt ile yaptığı röportaj, Hope Walz da dahil olmak üzere birçok sol görüşlü takipçisini kızdırdı. 24 yaşındaki Hope Walz, Mackz’i Trump yönetimini "normalleştirmekle" suçlayan bir video yayınladı. Walz videoda şu ifadeleri kullandı: "Koşu yapmak siyasi bir eylemdir. Bunu bana kim söyledi biliyor musunuz? Tim Walz."

Walz, koşunun bir ayrıcalık olduğunu ve koşu topluluğunun bir parçası olmanın herkese açık olmadığını vurguladı. "Koşu bir ayrıcalıktır ve koşu topluluğunun bir parçası olmak, herkesin erişemediği bir ayrıcalıktır. TIM WALZ’IN KIZI TRUMP’IN TRANS CİNSİYETLİ SPORCU YÖNETMELİĞİNE KARŞI ÇIKIYOR. Bu yüzden, akıl sağlığı hizmetlerini kesen, gezegene aktif olarak zarar veren, insanları usulüne uygun işlem yapmadan uzaklaştıran, azınlıkları şeytanlaştıran bir yönetime neden platform sağladığını anlamıyorum. Tüm bunlar, insanların koşu topluluğuna girmesini engelliyor. Bence Kate’in platformu bunun içindi. Ama aynı zamanda toplumun tamamına da zarar veriyor. Bu insanları normalleştirmemeliyiz." şeklinde konuştu.

Hope Walz, röportajın Mackz’in sayfasının en üstüne sabitlenmesinin, babası Tim Walz’a da "hakaret" olduğunu söyledi. Çünkü babasının "tamamen bu yönetimin yaptıklarının tam tersini savunduğunu" belirtti. Walz, "Bunu ‘iki tarafı da’ ele alamazsınız. Burada kelimenin tam anlamıyla iyi ile kötüden bahsediyoruz ve tüm bunların yaşanmasından dolayı gerçekten hayal kırıklığına uğradım." ifadelerini kullandı.

FOX News Kanalı’nın "Outnumbered" adlı programında, Walz’ın videosuna tepki gösterildi. Programdaki yorumcular, koşunun "ayrıcalıklı" bir aktivite olduğu ve koşucunun Leavitt’e platform sağlamaması gerektiği yönündeki mesajını eleştirdiler.

Fox News yorumcusu Tomi Lahren, koşunun çoğu insanın kolayca erişebildiği az sayıda spordan biri olduğunu savundu. Walz’ın gençlerin siyasi olarak katılmadıkları kişilerle etkileşim kurmaması gerektiği yönündeki daha büyük mesajının ise en "zararlı" şey olduğunu söyledi. "Gen Z için olumlu mesajınız bu mu?" diye sordu.

Programın sunucularından Kayleigh McEnany ise, "Beni kaybettiği nokta, bunun iyiye karşı kötü olduğu noktasına geldiği yerdir" dedi ve Leavitt’in "dünyadaki en iyi insanlardan biri" olduğunu ekledi.

Diğer sunucu Emily Compagno ise, "Belki Hope Walz’ı mikrofondan koşmaya teşvik edebilir çünkü onu dinlemekten bıktım" şeklinde kinayeli bir yorum yaptı.

Mackz ise henüz yorum talebine yanıt vermedi.

Bu olay, siyasi görüşlerin sosyal medya ve influencer kültürü üzerindeki etkisini açıkça gösteriyor. Hope Walz’ın eleştirisi, sadece bir röportaj seçimiyle ilgili değil, aynı zamanda bir yönetimin politikalarının ve temsilcilerinin "normalleştirilmesine" karşı duyulan derin bir rahatsızlığı da yansıtıyor. "İyiye karşı kötü" söylemi, genç aktivistlerin siyasi yelpazenin farklı ucundaki insanlarla nasıl etkileşim kurması gerektiği konusunda giderek artan bir kutuplaşmayı ve uzlaşmazlığı gösteriyor.

Ayrıca, Walz’ın "koşunun bir ayrıcalık olduğu" yönündeki ifadesi de tartışma yarattı. Koşunun genellikle düşük maliyetli ve erişilebilir bir aktivite olarak görülmesine rağmen, Walz’ın bu ifadesi, sosyoekonomik eşitsizliklerin ve çevresel faktörlerin koşu imkanlarına erişimi nasıl etkileyebileceğine dikkat çekiyor. Güvenli ve temiz koşu alanlarına erişim, uygun ekipman ve yeterli boş zaman gibi faktörler, koşuyu herkes için eşit derecede erişilebilir kılmayabilir.

Bu olay, sosyal medyanın siyasi görüşlerin yayılması ve tartışılması için ne kadar güçlü bir araç olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Influencer’lar, geniş kitlelere ulaşma potansiyeline sahip oldukları için, siyasi aktörler ve aktivistler için önemli birer platform haline geliyor. Ancak, bu platformların kullanımı, siyasi tarafsızlık, ifade özgürlüğü ve sosyal sorumluluk gibi karmaşık etik soruları da beraberinde getiriyor.

Hope Walz’ın eleştirisi, siyasetin ve sosyal medyanın kesişim noktasında yaşanan gerilimleri ve genç neslin siyasi aktivizme yaklaşımını anlamak için önemli bir örnek teşkil ediyor. Bu tür olaylar, farklı görüşlere saygı duymanın, diyalog kurmanın ve uzlaşma aramanın önemi hakkında daha geniş bir tartışmaya yol açabilir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular