Avustralyalı Kadın Zehirli Mantarlarla Ölüme Neden Olmakla Suçlanıyor: Kocasından Şoke Eden İddia
Avustralya’da zehirli mantarlarla hazırladığı "özel yemek" ile üç kişinin ölümüne neden olmakla suçlanan kadının davası büyük bir ilgiyle takip ediliyor. 2 Mayıs 2025 Cuma günü, davanın üçüncü gününde, sanığın kocası Simon Patterson, mahkemede şoke edici bir ifade verdi. Patterson, eşi Erin Patterson’ın, hastanede yatan aile üyelerinin sağlık durumu hakkında hiçbir zaman bilgi almadığını söyledi.
50 yaşındaki Erin Patterson, Victoria eyaletinde görülen ve altı hafta sürmesi beklenen bu yüksek profilli davada, üç cinayet ve bir cinayete teşebbüs suçlamasıyla karşı karşıya. Suçlamaların ardındaki motivasyon ise henüz netlik kazanmış değil.
Davanın açılışında, Patterson tüm suçlamaları reddetti ve savunması olayın "korkunç bir kaza" olduğunu iddia etti. Ancak davanın üçüncü gününde, Simon Patterson’ın tanık olarak dinlenmesiyle olaylar farklı bir boyut kazandı.
Simon Patterson, mahkemede yaptığı açıklamada, "Onların durumunu hiç sormaması beni çok şaşırttı" dedi. Melbourne’un güneydoğusundaki Morwell’deki mahkeme jürisine ifade veren Patterson, eşinin hastanede yatan ailesinin sağlık durumuyla ilgilenmemesinin kendisi için büyük bir soru işareti olduğunu vurguladı.
Savunma avukatı Colin Mandy ise Simon Patterson’a, ebeveynlerinin ne kadar hasta olduğunu eşine anlatıp anlatmadığını sordu. Simon Patterson, "Hiçbir zaman böyle bir konuşma yapmadığımızı düşünüyorum" şeklinde cevap verdi. Bu cevap, savunma ve savcılık arasındaki çekişmeyi daha da alevlendirdi.
Olay, 2023 yılının Temmuz ayında, Patterson’ın Avustralya’nın güneydoğusundaki Leongatha köyünde düzenlediği bir öğle yemeğiyle başladı. Patterson, misafirlerine İngiliz mutfağına ait bir lezzet olan, dana eti ve milföy hamurundan oluşan özel bir yemek ikram etti. Ancak bu yemeğin içerisinde zehirli mantarlar bulunuyordu.
Simon Patterson, 2015 yılından beri Erin Patterson’dan ayrı yaşıyordu ve bu öğle yemeği davetini reddetmişti. Ancak ailesinden dört kişi daveti kabul etti: anne ve babası Don ve Gail Patterson, teyzesi Heather Wilkinson ve teyzesinin eşi Pastör Ian Wilkinson.
Yemekten sonraki 12 saat içinde dört misafir de ishal ve kusma belirtileri göstermeye başladı. Acil olarak hastaneye kaldırılan misafirlerden sadece Ian Wilkinson hayatta kaldı. Wilkinson, yaklaşık iki ay süren bir tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştu.
Ölen üç kişinin otopsisi ve hayatta kalan Wilkinson üzerinde yapılan analizler, misafirlerin zehirli mantarlardan kaynaklanan bir zehirlenmeye maruz kaldığını ortaya koydu. Savcılık, Patterson’ın misafirlerini zehirli mantarlarla kasten zehirlediğini iddia ediyor.
Erin Patterson ise olaydan iki gün sonra kendisini iyi hissetmediğini söyleyerek hastaneye gitti. Doktorların çocuklarını muayene etmesine karşı çıkan Patterson, çocuklarının yemeklerindeki mantarları ayırdığını, çünkü çocuklarının yemek konusunda seçici olduğunu söyledi.
Simon Patterson, eşi Erin Patterson’ın doğum sonrası depresyon ve aritmi (düzensiz kalp atışı) gibi sorunlar nedeniyle hastanelerden "nefret ettiğini" belirtti. Ayrıca çocuklarının da hastanelerle ilgili kötü deneyimleri olduğunu ekledi.
Savcılık, Erin Patterson’ın misafirlerini kasten zehirlediğini ve kendisinin ve çocuklarının ölümcül mantarları tüketmediğinden emin olduğunu düşünüyor. Bu iddia, davanın en önemli noktalarından birini oluşturuyor.
Davayla ilgili olarak ortaya atılan bir diğer iddia ise Patterson’ın, ayrıldığı eşi Simon Patterson’ı da zehirlemeye çalıştığı yönünde. Bu iddia, davanın seyrini değiştirebilecek potansiyele sahip.
Davanın önümüzdeki günlerde daha da karmaşıklaşması ve yeni detayların ortaya çıkması bekleniyor. Avustralya kamuoyu, bu şoke edici olayın ardındaki gerçeği öğrenmek için mahkeme sürecini yakından takip ediyor.
Bu dava, sadece Avustralya’da değil, dünya genelinde de büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Zehirli mantarlarla işlenen cinayetler, nadir görülen ancak oldukça dikkat çekici suçlar arasında yer alıyor. Dava, zehirli mantarların tehlikeleri ve bu tür olayların hukuki boyutları hakkında önemli soruları gündeme getiriyor.
Davanın sonucu, Avustralya hukuk tarihinde önemli bir yer edinecek gibi görünüyor. Erin Patterson’ın suçlu bulunması halinde, uzun yıllar hapis cezası alması bekleniyor. Ancak Patterson’ın savunması, olayın bir kaza olduğunu kanıtlamaya çalışacak. Bu nedenle davanın seyri, delillerin değerlendirilmesi ve tanıkların ifadeleri doğrultusunda şekillenecek.
