Wednesday, May 7, 2025
HomeFinansCommerzbank'ta İşten Çıkarma Müzakereleri Son Aşamasında

Commerzbank’ta İşten Çıkarma Müzakereleri Son Aşamasında

Commerzbank, işten çıkarma, müzakereler, iş konseyi, Sascha Uebel, çerçeve sosyal planı, çerçeve menfaat dengesi, mBank, Unicredit, birleşme, devralma, Andrea Orcel, hissedarlar toplantısı, protesto, bağımsızlık, Verdi sendikası

Commerzbank’taki personel azaltma görüşmeleri, İşletme Konseyi’nin açıklamalarına göre sona yaklaşıyor. Konsern ve Genel İşletme Konseyi Başkanı Sascha Uebel, Alman Basın Ajansı’na (dpa) Frankfurt’ta yaptığı açıklamada, "Çerçeve sosyal planı ve çerçeve uzlaşması konusunda görüşmelerin son aşamasındayız" dedi.

Uebel, Handelsblatt gazetesinin 14 Mayıs’ta, Commerzbank Genel Kurulu’ndan bir gün önce Wiesbaden’da Genel İşletme Konseyi’nin olağanüstü bir toplantısının planlandığı yönündeki haberini doğruladı. Uebel, işletme konseyi üyelerinin orada "her halükarda çerçeve sosyal planını ve muhtemelen çerçeve uzlaşmasını bile kararlaştırmak" istediklerini söyledi.

Commerzbank Yönetim Kurulu, Şubat ortasında 2027 sonuna kadar yaklaşık 3.900 tam zamanlı pozisyonu, bunların 3.300’ünü Almanya’da azaltmayı planladığını duyurmuştu. Aynı zamanda Polonya’daki mBank’ta ve Asya’daki düşük ücretli lokasyonlarda pozisyonlar yaratılacağından, personel sayısının dünya çapında 36.700 tam zamanlı çalışanla büyük ölçüde sabit kalması bekleniyor.

Commerzbank, binlerce yüksek maliyetli işi ortadan kaldırarak ve artan kârlar elde ederek, İtalyan Unicredit’in baskısı altında bağımsızlığını kurtarmayı hedefliyor. Unicredit, Eylül ayında 2008/2009 mali krizinden bu yana kısmen kamulaştırılan Commerzbank’ta federal hükümetin kısmi çıkışını kullanmış ve Almanya’nın ikinci büyük özel bankasına büyük ölçekte girmişti.

Unicredit CEO’su Andrea Orcel, aylardır iki kurumun birleşmesinin avantajlarını övüyor. Ancak, Almanya’daki büyük muhalefet göz önüne alındığında, devralmanın gerçekten gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belirsizliğini koruyor. Federal hükümetin Commerzbank’ta hala yüzde on iki civarında bir hissesi bulunuyor.

Genel İşletme Konseyi ve sendika Verdi, Commerzbank’ın 15 Mayıs’ta Wiesbaden’da yapılacak Genel Kurulu’nu bir devralmaya karşı protestoları bir kez daha açıkça dile getirmek için kullanmak istiyor. Çalışanlar, hissedarlar toplantısının başlamasından hemen önce saat 08.00’den itibaren "hareketli bir işletme toplantısı"na davet edildi.

İşletme Konseyi ve Verdi tarafından yapılan ve Handelsblatt’ın da alıntıladığı çağrıda, "Commerzbank’ın bağımsızlığının ne kadar önemli olduğunu ve bunu savunmayı bildiğimizi bir kez daha açıkça belirtmek istiyoruz. Bunu, hissedarlar genel kuruluna gelen hissedarlara da yerinde varlığımızla göstermek istiyoruz" ifadelerine yer verildi.

Bu durum, Commerzbank’ın geleceğiyle ilgili belirsizliği artırırken, çalışanların ve sendikaların bağımsızlığı koruma konusundaki kararlılığını da vurguluyor. Personel azaltma planları, bankanın maliyetleri düşürme ve rekabet gücünü artırma çabalarının bir parçası olarak görülüyor. Ancak, bu durum aynı zamanda çalışanlar arasında iş güvencesi endişelerine de yol açıyor.

Unicredit’in Commerzbank’ı devralma olasılığı, Alman bankacılık sektöründe önemli bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Bazı analistler, bir birleşmenin sinerji yaratabileceğini ve her iki bankanın da rekabet gücünü artırabileceğini savunuyor. Ancak, diğerleri, bir devralmanın Alman bankacılık sektöründe daha az rekabete ve potansiyel olarak daha yüksek maliyetlere yol açabileceği konusunda uyarıyor.

Commerzbank’ın Genel Kurulu, bu tartışmaların daha da yoğunlaşmasına ve bankanın geleceğiyle ilgili önemli kararların alınmasına sahne olacak. İşletme Konseyi ve sendika Verdi’nin protestoları, hissedarların ve yönetim kurulunun kararlarını etkilemeye yönelik bir girişim olarak değerlendirilebilir.

Sonuç olarak, Commerzbank’ın geleceği hala belirsizliğini koruyor. Personel azaltma planları, Unicredit’in devralma olasılığı ve çalışanların protestoları, bankanın önümüzdeki dönemde karşılaşacağı zorlukları ve fırsatları gösteriyor. Bankanın bağımsızlığını koruma ve rekabet gücünü artırma çabaları, Alman bankacılık sektörünün geleceği açısından da önemli sonuçlar doğurabilir.

Bu süreçte, çalışanların haklarının korunması ve bankanın uzun vadeli sürdürülebilirliğinin sağlanması büyük önem taşıyor. İşletme Konseyi ve sendika Verdi’nin aktif rolü, bu hedeflere ulaşılmasına katkıda bulunabilir. Ancak, nihai karar hissedarların ve yönetim kurulunun elinde olacak ve bu kararlar Commerzbank’ın geleceğini şekillendirecek.

Bu belirsizlik ortamında, tüm gözler 15 Mayıs’ta Wiesbaden’da yapılacak olan Commerzbank Genel Kurulu’na çevrilmiş durumda. Bu toplantı, bankanın geleceğiyle ilgili önemli ipuçları verebilir ve Alman bankacılık sektöründe yeni bir dönemin başlangıcını işaret edebilir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular