Google, yaklaşan duyurudan önce, Material 3 Expressive tasarım sisteminin arkasındaki düşünce ve araştırmayı ayrıntılarıyla anlatan bir blog yazısını yanlışlıkla yayınladı. Bu durum, teknoloji dünyasında heyecan ve merak uyandırdı. Yayınlanan blog yazısı, daha sonra Wayback Machine tarafından kaydedildi ve silinmeden önce birçok kişi tarafından incelendi. Yazıda yer alan görsellerin bazıları arşiv versiyonunda yer almasa da, temel bilgiler ve kavramlar korunmuş oldu.
Material 3 Expressive, Google’ın tasarım alanında attığı "cesur yeni bir yön" olarak tanımlanıyor. Google, bu tasarım sisteminin "Google’ın tasarım sistemine yapılan en çok araştırılmış güncelleme" olduğunu belirtiyor. Amaç, uygulamaların "temiz" ve "sıkıcı" tasarımların ötesine geçerek, insanlarla duygusal düzeyde bağ kuran arayüzler oluşturmasını sağlamak. Tasarım yaklaşımı, "M3 Expressive" veya sadece "expressive design" (ifadeci tasarım) olarak da adlandırılıyor.
2022’de Material Design ekibi, önemli bir soru sormaya başladı: "Neden tüm bu uygulamalar bu kadar benzer görünüyor? Neden bu kadar sıkıcı? Duyguyu artırmak için hiç yer yok mu?" Bu soru, tasarım sisteminin yeniden düşünülmesine ve geliştirilmesine yol açtı.
Google’ın araştırmaları, "ifadeci tasarımın temel unsurlarının renk, şekil, boyut, hareket ve içerik" olduğunu ortaya koydu. Buna ek olarak, "Material 3 Expressive, cesur şekil ve renk kullanımıyla karakterizedir ve keyifli kullanıcı deneyimleri yaratır." Yani, tasarımda sadece işlevselliğe değil, aynı zamanda estetik ve duygusal etkilere de odaklanılıyor.
"Yüzen araç çubuğu", Material 3 Expressive’in ortaya çıkardığı bileşenlerden biri. Kavram tasarımlarında, ekranın tüm genişliğini kaplamayan, hap şeklinde bir alt çubuk görüyoruz. Bu tasarım, arka planın bir kısmının görünmesini sağlayarak, kenardan kenara tasarımların önemini artırıyor. Bu yaklaşım, şu anda Google Chat’te bulunan tasarımlara benziyor.
Google’ın araştırmaları, "ifadeci tasarımların kullanımının daha kolay" olduğunu ve kullanıcıların "her ekranda temel eylemi hızlıca tespit etmelerine ve daha hızlı gezinmelerine" yardımcı olduğunu gösterdi. Bu sonuçlar, tasarımın sadece estetik değil, aynı zamanda kullanıcı deneyimini de geliştirdiğini ortaya koyuyor.
Ancak, bu tasarımların sadece kavram tasarımları olduğunu ve gerçek ürünleri yansıtmadığını vurgulamak önemli. Daha nihai bir örnek olarak, Google Clock’un hafta sonu sızdırılan yeniden tasarımı gösterilebilir. Bununla birlikte, aşağıdaki "önceki" örneğin açıkça Gmail’in mevcut kullanıcı arayüzü olduğu görülüyor. Bu da, tasarım sisteminin bazı uygulamalarda uygulanmaya başladığını gösteriyor.
Diğer kavram tasarımları bir saat uygulaması, ses girişi, fotoğraf düzenleyici, ödemeler ve cüzdan gösteriyor. Bu uygulamalar, Material 3 Expressive’in farklı alanlarda nasıl kullanılabileceğine dair fikir veriyor.
Araştırma ve kullanıcı testleri, "iyi uygulanmış bir ifadeci tasarımın, iOS İnsan Arayüzü Yönergelerini izleyen ifadeci olmayan tasarımlara kıyasla her yaştan insan tarafından güçlü bir şekilde tercih edildiğini" ortaya koydu. Bu sonuç, Google’ın tasarım yaklaşımının sadece Android kullanıcıları için değil, genel olarak kullanıcılar tarafından daha çok beğenildiğini gösteriyor.
Google, "ifadeci tasarımların havalı" olduğunu, özellikle marka havalılığını artırdığını buldu: "Araştırmamız, M3 Expressive tasarımını kullanmanın, insanların bir ürünün ne kadar ‘havalı’ olduğunu düşünmesini artırdığını gösterdi." Bu, tasarımın marka imajı ve algısı üzerindeki olumlu etkisini vurguluyor.
Simon tarafından paylaşılan bu bilgiler, Material 3 Expressive’in Google için ne kadar önemli olduğunu ve şirketin tasarım alanında nasıl bir dönüşüm geçirdiğini gösteriyor. Amaç, sadece işlevsel değil, aynı zamanda duygusal ve estetik açıdan da tatmin edici uygulamalar yaratmak. Bu, Google’ın kullanıcı deneyimine verdiği önemi ve tasarım alanındaki liderliğini pekiştiriyor. Material 3 Expressive’in gelecekteki uygulamalarda nasıl hayata geçirileceğini görmek için sabırsızlanıyoruz. Bu yeni tasarım sistemi, mobil uygulamaların ve diğer dijital platformların görünümünü ve hissini önemli ölçüde değiştirebilir. Google’ın bu "cesur yeni yönü", tasarım dünyasında yeni bir dönemin başlangıcını işaret edebilir. Kullanıcılar, daha kişiselleştirilmiş, duygusal ve keyifli bir deneyim bekleyebilirler.