Thursday, August 28, 2025
HomeSiyasetABD-Çin Ticaret Savaşı: Müzakere Umudu Belirdi mi? | Tarifeler

ABD-Çin Ticaret Savaşı: Müzakere Umudu Belirdi mi? | Tarifeler

Çin, ABD, ticaret savaşı, tarifeler, müzakereler, Donald Trump, ekonomi, ithalat, ihracat, ticaret dengesi, gümrük vergileri, korumacılık, dış politika, uluslararası ilişkiler, ticaret anlaşması, Wu Xinbo, Ja-Ian Chong, Stephen Innes, Pekin, Washington, Fudan Üniversitesi, Singapur Ulusal Üniversitesi, SPI Asset

Çin, ABD’nin Tarifelerle İlgili Müzakere Teklifini Değerlendiriyor: Gergin Ticaret Savaşında İnce Buz Üzerinde Dans

Çin, Cuma günü yaptığı açıklamada, ABD’nin iki ülke arasındaki mal alışverişinde uygulanan yüksek gümrük vergileriyle ilgili müzakere teklifini değerlendirdiğini duyurdu. Pekin Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "ABD son zamanlarda Çin’e bilgi iletmek için birçok kez inisiyatif aldı (…) ve görüşmek (istediklerini) belirtti," ifadelerine yer verildi. Bakanlık, "Çin şu anda bunu değerlendiriyor," diye ekledi.

Bu açıklama, iki ülke arasındaki ticaret savaşının tırmanışında küçük bir umut ışığı olarak yorumlanabilirken, tarafların pozisyonları ve talepleri göz önüne alındığında, müzakerelerin kolay olmayacağı açıkça görülüyor.

ABD, Nisan ayından bu yana birçok Çin ürününe %145’lik bir ek vergi uyguluyor. Bu hamleye misilleme olarak Pekin, ABD’den ithal edilen mallara %125 oranında gümrük vergisi getirdi. Bu karşılıklı tarifeler, iki ülkenin ekonomik ilişkilerini ciddi şekilde zedelemiş ve küresel ticaret dengesini tehdit eder hale gelmiştir.

Ocak ayında göreve dönen ve korumacı politikalarına bağlı kalan ABD Başkanı Donald Trump, defalarca Çin’in gümrük vergileri konusunda görüşmeler yapmak için ABD ile temasa geçtiğini ima etti. Ancak bu iddialar Pekin tarafından kesin bir dille yalanlandı. Trump, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Pekin ve Washington’ın bir anlaşmaya varma olasılığının "çok yüksek" olduğunu söylemişti.

Çin ise diyaloğa açık olduğunu, ancak bunun "karşılıklı saygı" temelinde olması gerektiğini vurguluyor. Çin Ticaret Bakanlığı Cuma günü yaptığı açıklamada, "ABD görüşmek istiyorsa, bunu yapma konusunda samimiyet göstermeli, yanlış uygulamalarını düzeltmeye ve tek taraflı gümrük vergilerini iptal etmeye istekli olmalı ve harekete geçmelidir," dedi.

Bakanlık ayrıca, "Amerikan tarafı tek taraflı ve yanlış gümrük vergilerini düzeltmezse, bu Amerikan tarafının tamamen ikiyüzlü olduğu ve iki taraf arasındaki karşılıklı güvene daha fazla zarar vereceği anlamına gelir," uyarısında bulundu. "Bir şey söyleyip başka bir şey yapmak, hatta müzakere kisvesi altında zorlama ve şantaj girişiminde bulunmak işe yaramayacaktır," şeklinde sert bir ifade kullandı.

Şangay’daki Fudan Üniversitesi Amerikan Çalışmaları Merkezi Direktörü Wu Xinbo’ya göre, Pekin sert tutumunu korumaya devam edecek. Wu Xinbo, "Elbette, ABD en kısa sürede müzakerelere başlamayı umuyor, ancak bizim tutumumuz şu: önce samimiyetinizi göstermek için adımlar atmalısınız," dedi.

ABD’nin Çin’e uyguladığı gümrük vergilerini kaldırmasının ardından, Washington’ın ikili ticaret dengesizliği konusundaki endişeleri ve Pekin’in ABD’nin teknolojik gelişimini engelleme çabalarıyla ilgili şikayetleri gibi "meşru endişelerimizi görüşebiliriz," diye ekledi.

Trump yönetimi, birçok ülkeye Washington ile bir anlaşma imzalamaları ve daha yüksek gümrük vergilerinden kaçınmaları için Temmuz ayında sona eren 90 günlük bir süre tanımıştı. Pekin ise gerekirse ticaret savaşını "sonuna kadar" sürdürme sözü verdi. Dışişleri Bakanlığı tarafından bu hafta sosyal medyada yayınlanan bir videoda, Çin’in "asla diz çökmeyeceği" mesajı verildi.

Çin Ticaret Bakanlığı Cuma günü yaptığı açıklamada, "Çin’in pozisyonu her zaman tamamen tutarlı olmuştur," dedi. "Savaşacaksak, sonuna kadar savaşacağız. Görüşürsek, kapı açık. Gümrük savaşı ve ticaret savaşı tek taraflı olarak ABD tarafından başlatıldı."

Çin, ihracata bağımlı ekonomisinin küresel ortamdaki "ani değişim" nedeniyle zorluklarla karşı karşıya olduğunu kabul etti. ABD ise, gümrük vergilerinin yürürlüğe girmesinden önce ithalattaki beklenmedik artış nedeniyle yılın ilk çeyreğinde gayri safi yurtiçi hasılasında beklenmedik bir düşüş yaşadı.

Her iki ülkenin de bir anlaşmaya varmak için artan ekonomik ihtiyacına rağmen, "iki taraf da zayıf görünmek istemiyor," diyor Singapur Ulusal Üniversitesi’nden Ja-Ian Chong.

Ancak SPI Asset analisti Stephen Innes’e göre, Pekin’in Cuma günkü açıklamaları ticaret savaşında "ilk zeytin dalını" temsil ediyordu. Innes bir notunda, "Kağıt üzerinde, iki başkent de yumuşama bayrakları sallıyor," diye yazıyor. "Ancak biraz kazdığınızda, yolun hala mayınlarla dolu olduğunu görüyorsunuz."

Bu analiz, tarafların birbirlerine karşı olan güvensizliğinin ve sert pazarlık pozisyonlarının, olası bir anlaşmaya ulaşmayı zorlaştırdığını gösteriyor. Çin’in "karşılıklı saygı" ve "samimiyet" vurgusu, ABD’nin tek taraflı politikalarına ve dayatmalarına karşı bir eleştiri olarak okunabilir. Aynı zamanda, Çin’in müzakere masasına oturmadan önce ABD’den tavizler beklediğinin bir işareti olarak da yorumlanabilir.

Öte yandan, ABD’nin ekonomik zorlukları ve Trump yönetiminin baskısı, Washington’ın da bir anlaşmaya varmak için motivasyona sahip olduğunu gösteriyor. Ancak, Trump’ın "önce Amerika" politikası ve Çin’e karşı sert tutumu, müzakerelerde esneklik göstermesini zorlaştırabilir.

Sonuç olarak, Çin’in ABD’nin müzakere teklifini değerlendirmesi, ticaret savaşında bir dönüm noktası olabilir. Ancak, tarafların farklı beklentileri ve talepleri göz önüne alındığında, bu sürecin zorlu ve uzun olacağı tahmin edilebilir. İki ülkenin de zayıf görünmeden bir anlaşmaya varması, küresel ekonomi için önemli bir istikrar unsuru olacaktır. Aksi takdirde, ticaret savaşının tırmanması, dünya genelinde ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir.

RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here

Most Popular