Trump’tan Tartışmalı Kanada Açıklamaları: Sınır "Yapay Bir Çizgi", 51. Eyalet İddiası ve Siyasi Spekülasyonlar
Donald Trump, ABD-Kanada sınırı hakkında yaptığı açıklamalarla yeniden gündeme oturdu. Oval Ofis’te gerçekleşen basın toplantısında konuşan Trump, sınırı "yapay bir çizgi" olarak nitelendirirken, Kanada’nın ABD’ye katılması durumunda siyasi olarak sağa mı yoksa sola mı meyledeceği konusunda net bir yanıt vermekten kaçındı. Trump’ın Kanada’yı "51. eyalet" olarak değerlendirmesi ise tartışmalara yol açtı.
Fox News muhabiri Peter Doocy’nin, "Kanada’nın çok ‘mavi’ (Demokrat eğilimli) bir eyalet olmasından endişe duyar mısınız?" sorusuna Trump, şu şekilde yanıt verdi: "Bu sadece kumda ya da buzda çizilmiş yapay bir çizgi. Onu bu ülkeye eklediğinizde, ne kadar güzel bir kara parçası elde edersiniz. Dünyanın en güzel kara parçası. Ve nedense kesilmiş. Harika olurdu."
Trump, soruyu doğrudan yanıtlamak yerine, "Kimsenin orada ne yaptığı umrumda değil. Açıkçası, dürüst olmak gerekirse, muhafazakardan ziyade liberalle daha iyi olurdu." ifadelerini kullandı.
Trump’ın açıklamaları, Kanada’da büyük yankı uyandırdı. Bazı Kanadalı politikacılar, Trump’ın "51. eyalet" söylemini bir "savaş ilanı" olarak değerlendirdi.
Kanada’nın eski Başbakanı Justin Trudeau’ya da gönderme yapan Trump, Trudeau’yu "Vali Trudeau" olarak anmıştı. Trudeau’nun Ocak ayının başlarında, kendi partisinden gelen artan baskı ve eleştiriler ile o dönemde seçilmiş Başkan Trump’ın tehditleri üzerine Liberal Parti liderliğinden ve başbakanlık görevinden istifa ettiği biliniyor. Kanada Merkez Bankası eski başkanı Mark Carney ise, bu ayın başlarında yapılan liderlik seçimlerini kazanarak Trudeau’nun yerine geçti.
Trump, "Bence Kanada da diğer yerler gibi. İyi bir adayınız varsa, o aday kazanır." dedi.
Kanadalı milletvekili Charlie Angus, Trump yönetiminin, Kanada’yı sürekli olarak ABD’nin "51. eyaleti" olarak anması ve ülkeye tarifeler uygulaması nedeniyle bir "savaş ilanı"nda bulunduğunu iddia etti. Angus, MeidasTouch Network’e verdiği röportajda, "Marco Rubio’nun okula geri gönderilmesi gerekiyor, çünkü birinin ülkesi olma hakkı olmadığını söylediğinizde, bu bir savaş eylemidir. Ticaret anlaşmalarını keyfi olarak yırtıp, bir ülkeyi kıracağınızı söylediğinizde, bu bir savaş eylemidir. Ve Kanadalılar da buna karşılık verdi." ifadelerini kullandı.
Trump, Mart ayı başlarında diğer ülkelerden yapılan tüm çelik ve alüminyum ithalatına %25 oranında bir tarife uygulamıştı. Kanada ise, 2 Nisan’dan itibaren ithal edilen tüm mallara %25 oranında bir vergi uygulamasına hazırlanıyor. Bu tarifeler, ABD mallarına karşı boykotlara yol açtı.
"Tarife Öfkesini Serbest Bırakmak": Kanada’da Trump ve Diğer İsimlerin Portrelerinin Parçalandığı Öfke Odası
Kanada’da yaşanan tarife gerginliği, yaratıcı protesto biçimlerine de yol açtı. Toronto’da açılan bir "öfke odası", ziyaretçilere Donald Trump, J.D. Vance ve Elon Musk gibi figürlerin portrelerini parçalayarak tarife öfkesini serbest bırakma imkanı sunuyor. Bu durum, Kanada kamuoyunda Trump yönetimine karşı duyulan hoşnutsuzluğun bir göstergesi olarak yorumlanıyor.
Kanada’nın Yeni Başbakanı Mark Carney’e "Halktan Kopuk" Eleştirileri
Kanada’nın yeni Başbakanı Mark Carney, Trump eleştirisiyle tanınmasının yanı sıra, halktan kopuk olmakla da eleştiriliyor. Carney’nin ekonomik politikaları ve yaşam tarzı, bazı kesimler tarafından eleştirilerek, halkın sorunlarına yeterince duyarlı olmadığı yönünde iddialar ortaya atılıyor.
Sınır Tartışması: Yapay mı, Gerçek mi?
Trump’ın ABD-Kanada sınırını "yapay bir çizgi" olarak nitelendirmesi, sınırların tarihsel ve siyasi bağlamı üzerine bir tartışma başlattı. Sınırların, siyasi ve ekonomik çıkarlar doğrultusunda çizildiği, doğal engelleri takip etmediği ve dolayısıyla "yapay" olduğu yönünde argümanlar öne sürülüyor. Ancak, sınırların ulusal kimliklerin ve kültürel farklılıkların oluşmasında önemli bir rol oynadığı, bu nedenle de "gerçek" olduğu savunuluyor.
Kanada, ABD’nin 51. Eyaleti Olur mu?
Trump’ın Kanada’yı "51. eyalet" olarak değerlendirmesi, Kanada’nın ABD’ye katılması olasılığını gündeme getirdi. Bu senaryonun hem ekonomik hem de siyasi açılardan karmaşık sonuçları olacağı öngörülüyor. Kanada’nın ekonomik bağımsızlığını kaybetmesi, kültürel kimliğinin erozyona uğraması ve siyasi olarak ABD’nin bir parçası haline gelmesi gibi endişeler dile getiriliyor. Ancak, bazı analistler, birleşmenin ekonomik faydalar sağlayabileceğini ve Kuzey Amerika’nın küresel rekabet gücünü artırabileceğini savunuyor.
Trump’ın Kanada hakkındaki açıklamaları, iki ülke arasındaki ilişkileri daha da karmaşık hale getirmiş durumda. Sınır tartışması, tarife savaşları ve siyasi spekülasyonlar, ABD-Kanada ilişkilerinin geleceği hakkında belirsizlik yaratıyor. İki ülkenin, mevcut sorunların üstesinden gelerek, karşılıklı saygı ve işbirliğine dayalı bir ilişki inşa etmesi önem taşıyor.
