Napheesa Collier, Unrivaled Ligi’nin Tarihi İlk MVP’si Oldu
MEDLEY, Florida – Napheesa Collier, sadece yetenekli bir basketbol oyuncusu değil, aynı zamanda vizyon sahibi bir lider olduğunu da kanıtladı. Breanna Stewart ile birlikte kadın basketbolunda yeni bir sayfa açan Unrivaled liginin kurucu ortaklarından biri olan Collier, ligin tarihi ilk sezonunda adını altın harflerle yazdırmayı başardı. Hem saha içindeki üstün performansıyla hem de ligin gelişimine yaptığı katkılarla dikkat çeken Collier, Unrivaled liginin En Değerli Oyuncusu (MVP) seçildi.
Collier’in MVP ödülü, ligin yarı final playoff maçları öncesinde düzenlenen özel bir törenle takdim edildi. Sahneye koşarak çıkan ve taraftarları selamlayan Collier’in mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Bu ödül, Collier’in sezon boyunca sergilediği olağanüstü performansın ve liderlik vasıflarının bir göstergesi olarak kabul ediliyor.
Unrivaled liginde maç başına 25.7 sayı ortalamasıyla ligin en skorer oyuncusu olan Collier, Lunar Owls takımının normal sezonu 13 galibiyet ve 1 mağlubiyetle zirvede tamamlamasında önemli bir rol oynadı. Bu performansıyla, ligin en iyi beş oyuncusundan oluşan All-Unrivaled İlk Takımı’na da seçilmeyi başardı.
Unrivaled ligi komisyoneri Micky Lawler, Collier’in ödül töreninde yaptığı konuşmada, "Phee, sen bu ülkenin en yüksek kortunun kraliçesisin. Bu sadece dünya standartlarında bir sporcu olarak elde ettiğin olağanüstü başarılar nedeniyle değil, aynı zamanda Breanna Stewart ile birlikte yarattığın şey nedeniyle de böyle. Yarattığın şey, basketboldaki her paydaşın, her basketbol severin ve tüm oyuncuların kaderini değiştirdi. Unrivaled, spor tarihinde çok önemli bir bölüm olacak. Harika ilk Unrivaled MVP’miz olduğun için tebrikler." ifadelerini kullandı.
Collier’in MVP ödülü, sadece kendi başarısının değil, aynı zamanda Unrivaled liginin de başarısının bir simgesi olarak görülüyor. Lawler’in konuşmasında da vurguladığı gibi, bu lig, kadın basketbolunun geleceği için umut vadeden bir platform sunuyor.
Collier, sadece sayılarıyla değil, ribaundlarıyla da takımına önemli katkılar sağladı. Maç başına 10.6 ribaund ortalamasıyla ligde dördüncü sırada yer alan Collier, Breanna Stewart, Alyssa Thomas ve Angel Reese ile birlikte ligde double-double ortalaması yakalayan dört oyuncudan biri oldu.
Ayrıca, saha içindeki şut yüzdesiyle de rakiplerine üstünlük kuran Collier, %61.3’lük şut yüzdesiyle ligin zirvesinde yer aldı. Savunmada da etkili olan Collier, maç başına 2 top çalma ortalamasıyla da öne çıktı. Bloklarda ise Brittany Griner ile birlikte maç başına 1.4 blok ortalamasıyla ligin en iyileri arasında yer aldı.
Lunar Owls takımı, sezon boyunca rakiplerine 170 sayı fark atarak dominant bir performans sergiledi. Bu başarıda, Collier’in liderliği ve üstün oyun zekası büyük rol oynadı.
Collier, Unrivaled liginin 1’e 1 turnuvasını da kazanarak adından sıkça söz ettirmeyi başardı. Turnuvada Katie Lou Samuelson’ı ilk turda, Rickea Jackson’ı ikinci turda, Lunar Owls takım arkadaşı Courtney Williams’ı çeyrek finalde ve Aaliyah Edwards’ı finalde mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Ayrıca, turnuvayı kazanarak takım arkadaşları Williams, Skylar Diggins-Smith, Allisha Gray ve Shakira Austin için 10.000’er dolar ödül kazandırdı.
Collier, ödül töreninde yaptığı konuşmada, "Burada takımım ve koçlarım olmadan olamazdım. Beni her gün en iyisi olmaya zorladılar… Bu solo bir ödül değil. Bu bir takım ödülü ve onlara ‘teşekkür ederim’ demek istiyorum." ifadelerini kullandı. Collier’in bu sözleri, takım ruhuna ve işbirliğine verdiği önemi açıkça gösteriyor.
Collier’in, No. 4 Vinyl’e karşı oynanacak yarı final maçında forma giyip giymeyeceği soru işaretiydi. Ancak, Collier sahneye tam teçhizatlı bir şekilde çıktı ve MVP ödülünü alarak taraftarları sevince boğdu.
Napheesa Collier’in Unrivaled liginin tarihi ilk MVP’si olması, hem onun kariyeri için hem de Unrivaled liginin geleceği için önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Collier’in liderliğinde, bu ligin kadın basketbolunun gelişimine önemli katkılar sağlaması bekleniyor.