ABD’de Şiddetli Hava Olayları: En Az 30 Ölü, Tehdit Devam Ediyor

Amerika Birleşik Devletleri, Cuma ve Cumartesi günleri etkili olan şiddetli hava olaylarının etkisi altında. Ülke genelinde yaşanan fırtınalar ve hortumlar sonucu en az 30 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer, kayıp kişileri arama ve kurtarma çalışmalarına devam ederken, hasar tespit çalışmaları da sürüyor. Pazar günü için de 60 milyondan fazla insanın risk altında olduğu uyarısı yapıldı.

Ölüm haberleri Kansas, Mississippi, Arkansas, Teksas ve Missouri eyaletlerinden geldi. En büyük can kaybı, Missouri’de yaşandı. Ulusal Hava Durumu Servisi’nin açıklamasına göre, Cuma gecesi Bakersfield şehrini vuran EF-3 kategorisindeki hortumda en az üç kişi hayatını kaybetti. Saatteki hızı 225 kilometreye ulaşan hortum, şehirde büyük hasara yol açtı. Evler yıkıldı, araçlar hurdaya döndü ve elektrik hatları koptu.

Mississippi’de de durum oldukça kritik. Birçok kasaba ve köy, şiddetli fırtınalar ve sel sularıyla boğuşuyor. Arama kurtarma ekipleri, mahsur kalan insanları kurtarmak için yoğun çaba sarf ediyor. Yetkililer, bölgedeki hasarın boyutunun henüz tam olarak belirlenemediğini belirtiyor.

Arkansas ve Teksas’ta da hortumlar ve şiddetli fırtınalar etkili oldu. Evler ve iş yerleri hasar gördü, yollar kapandı ve elektrik kesintileri yaşandı. Kansas’ta ise sel suları hayatı felç etti. Birçok kişi evlerinden tahliye edildi ve acil barınma merkezlerine yerleştirildi.

Ulusal Hava Durumu Servisi, Pazar günü için de 60 milyondan fazla insanın risk altında olduğu uyarısında bulundu. Özellikle Maryland, Pensilvanya ve Virginia eyaletleri için saat 19:00’a kadar hortum alarmı verildi. İnsanların dikkatli olması ve yetkililerin uyarılarını dikkate alması istendi.

Fırtına Tahmin Merkezi, Cuma gününden bu yana yedi eyalette 56 ön raporlu hortum tespit etti. Bu hortumların 20’den fazlası Mississippi’de ve 13’ü Missouri’de meydana geldi. Bu rakamlar, yaşanan hava olaylarının şiddetini ve yaygınlığını gözler önüne seriyor.

Bu yıkıcı hava olayları, Amerika Birleşik Devletleri’nde iklim değişikliği ve doğal afetlere karşı hazırlık konularını yeniden gündeme getirdi. Uzmanlar, iklim değişikliğinin etkisiyle aşırı hava olaylarının sıklığının ve şiddetinin arttığına dikkat çekiyor. Bu nedenle, doğal afetlere karşı daha iyi hazırlıklı olmak ve riskleri azaltmak için daha fazla yatırım yapılması gerektiği vurgulanıyor.

Özellikle, acil durum yönetim sistemlerinin güçlendirilmesi, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi gibi konularda daha fazla çaba gösterilmesi gerekiyor. Ayrıca, binaların ve altyapının daha dayanıklı hale getirilmesi ve iklim değişikliğine uyum stratejilerinin geliştirilmesi de büyük önem taşıyor.

Bu arada, bazı çevreler, yaşanan yıkımın, eski Başkan Donald Trump döneminde Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’nde (NOAA) yapılan bütçe kesintileriyle bağlantılı olduğunu iddia ediyor. Trump yönetimi, NOAA’nın bütçesini önemli ölçüde azaltmış ve bu durum, hava tahminlerinin doğruluğu ve doğal afetlere karşı hazırlık çalışmalarının etkinliği konusunda endişelere yol açmıştı. Ayrıca, Hükümet Verimliliği Departmanı tarafından yapılan kesintilerin de durumu daha da kötüleştirdiği belirtiliyor.

Bu iddialara göre, bütçe kesintileri nedeniyle NOAA’nın personel sayısı azaltılmış, teknolojik altyapısı yetersiz kalmış ve araştırma projeleri durdurulmuştu. Bu durum, hava tahminlerinin doğruluğunu ve zamanında yapılmasını olumsuz etkilemiş ve doğal afetlere karşı hazırlık çalışmalarının etkinliğini azaltmıştı.

Ancak, bazı uzmanlar bu iddialara katılmıyor. Onlara göre, doğal afetler her zaman yaşanabilir ve bütçe kesintilerinin etkileri uzun vadede ortaya çıkar. Bu nedenle, yaşanan yıkımın doğrudan bütçe kesintileriyle ilişkilendirilmesi doğru değil. Ancak, doğal afetlere karşı daha iyi hazırlıklı olmak için daha fazla yatırım yapılması gerektiği konusunda herkes hemfikir.

Amerika Birleşik Devletleri, bu zorlu süreçte hayatını kaybedenlerin yasını tutarken, bir yandan da yeniden yapılanma çalışmalarına başlamış durumda. Hükümet, eyaletler ve yerel yönetimler, hasarın onarılması ve mağdurlara yardım edilmesi için işbirliği yapıyor. Ancak, bu tür felaketlerin tekrarlanmaması için daha uzun vadeli çözümler üretilmesi ve iklim değişikliğiyle mücadele konusunda daha kararlı adımlar atılması gerekiyor.

Yaşanan bu acı olaylar, doğal afetlerin ne kadar yıkıcı olabileceğini ve bunlara karşı hazırlıklı olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı. İklim değişikliğiyle mücadele, doğal afetlere karşı hazırlık ve acil durum yönetimi gibi konularda daha fazla çaba gösterilmesi, gelecekte benzer felaketlerin yaşanmasının önüne geçebilir.