Trump Yönetimi Aktivist Gruplara Karşı Finansal Güvence İstiyor
FOX HABER ÖZEL: Başkan Donald Trump Perşembe günü, hükümet ajans başkanlarına, federal yargıçlardan, bir ihtiyati tedbirin gereksiz bulunması durumunda hükümete dava açan aktivist grupları mali açıdan sorumlu tutmalarını istemelerini öngören bir genelge imzaladı.
Bu genelge, Trump yönetiminin, 20 Ocak’tan bu yana yayınlanan ve hukuk grupları, işçi sendikaları ve diğer eyalet ve yerel davacılar tarafından itiraz edilen başkanlık emirleri, genelgeler ve başkanlık ilanlarından kaynaklanan 90’dan fazla davayla karşı karşıya olduğu bir dönemde geldi.
Özellikle, genelge, federal ajanslara, Başsavcı Pam Bondi ile koordineli olarak, federal mahkemelerden ihtiyati tedbir talep edenlerden mali güvenceler talep eden bir kurala uymalarını istemelerini talimatı veriyor.
Federal yargıçlar nihayetinde bu mali güvencelerin gerekli olup olmadığına karar verme yetkisine sahip olsa da, Adalet Bakanlığı, Federal Usul Hukuku Kuralı 65(c) uyarınca, yargıçlardan, davacılardan, federal hükümetin hatalı bir şekilde verilen bir ihtiyati tedbir veya geçici uzaklaştırma emri nedeniyle maruz kalacağı potansiyel maliyet ve zararlara eşit mali güvenceler talep etmelerini isteyebilir.
YÜKSEK MAHKEME DONDURULAN YAKLAŞIK 2 MİLYAR DOLARLIK USAID ÖDEMESİ HAKKINDA KARAR VERDİ
Perşembe günü imzalanan genelge, hükümetin talep edilen tedbirlerden kaynaklanan parasal zararı gösterebildiği, geçici uzaklaştırma emri veya ihtiyati tedbir talep edilen tüm davaları kapsıyor. Beyaz Saray’ın bir bilgi notuna göre, ajanslar güvenlik tutarlarını zararın mantıksal değerlendirmelerine dayanarak gerekçelendirmeli ve mahkemelerin, davacıların ödeme yapmaması durumunda, haklı bir gerekçe olmadıkça ihtiyati tedbirleri reddetmesini veya feshetmesini sağlamalıdır.
Beyaz Saray, Fox News Digital tarafından elde edilen bilgi notunda, bu emrin "aktivist yargıçları" kontrol altına alacağını ve "davacıları sorumlu tutacağını" belirtti.
Beyaz Saray bilgi notunda, "Seçilmemiş bölge yargıçları, yetkilerini aşan geniş kapsamlı ihtiyati tedbirler yayınlayarak kendilerini yürütme politikası oluşturma sürecine dahil ettiler ve seçmenlerin desteklediği politikaları durdurdular" ifadesini kullandı.
Trump yönetimine meydan okuyan davalar zaten Yüksek Mahkeme’ye ulaşmaya başladı. Örneğin, yüksek mahkeme Çarşamba günü, bir bölge yargıcının Trump yönetiminin yaklaşık 2 milyar dolarlık dış yardım parası ödemesini gerektiren kararını 5-4 oyla onadı.
Yüksek Mahkeme, bölge mahkemesinin Trump yönetiminin USAID finansman sözleşmelerini ödemesi için 26 Şubat’ta verdiği sürenin dolmuş olması nedeniyle, davayı gelecekteki ödeme planlarını görüşmek üzere alt mahkemeye geri gönderdi.
TRUMP’IN USAID’E SON VERME GİRİŞİMİ GEÇİCİ OLARAK ENGELLENDİ
Mahkeme, "İtiraz edilen karardaki sürenin dolmuş olması ve devam eden ihtiyati tedbir yargılamaları ışığında, Bölge Mahkemesi, hükümetin geçici uzaklaştırma emrine uyumu sağlamak için hangi yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğini, herhangi bir uyum zaman çizelgesinin fizibilitesini dikkate alarak açıklığa kavuşturmalıdır" dedi.
FOX NEWS UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN
Fox Haber’den Kerri Urbahn ve Breanne Deppisch bu rapora katkıda bulundu.
Genelgenin Muhtemel Etkileri ve Tartışmalar
Trump yönetiminin bu hamlesi, özellikle hükümet politikalarına karşı dava açan sivil toplum örgütleri ve aktivist gruplar arasında büyük yankı uyandıracak gibi görünüyor. Genelge, bu grupların dava açma ve hükümet politikalarını mahkemelerde sorgulama yeteneklerini önemli ölçüde kısıtlayabilir.
Eleştirmenler, bu adımın, aktivist grupları davalar yoluyla hükümeti sorumlu tutmaktan caydırarak, muhalefeti bastırmaya yönelik bir girişim olduğunu savunuyorlar. Ayrıca, finansal güvence gerekliliğinin, özellikle sınırlı kaynaklara sahip küçük gruplar için adalete erişimi engelleyebileceği ve sadece büyük bütçelere sahip grupların dava açabilmesine yol açabileceği endişesini dile getiriyorlar.
Öte yandan, genelgeyi destekleyenler, bunun hükümetin gereksiz davalarla uğraşmaktan kaynaklanan mali yükünü azaltacağını ve mahkemelerin gereksiz ihtiyati tedbir kararlarından kaynaklanan ekonomik zararları telafi edeceğini savunuyorlar. Ayrıca, bu adımın "aktivist yargıçları" kontrol altına alacağını ve hükümet politikalarını baltalayan "geniş kapsamlı" ihtiyati tedbirlerin sayısını azaltacağını iddia ediyorlar.
Hukuki Zorluklar ve Beklentiler
Bu genelgenin hukuki geçerliliği ve uygulanabilirliği, önümüzdeki aylarda mahkemelerde tartışmaya açık olacaktır. Grupların, genelgenin Anayasa’daki ifade özgürlüğü ve adalete erişim haklarını ihlal ettiğini iddia ederek dava açması bekleniyor.
Yargıçların bu genelgeyi nasıl uygulayacağı ve finansal güvence taleplerini ne ölçüde kabul edeceği de belirsizliğini koruyor. Yargıçlar, her davayı kendi özel koşullarına göre değerlendirecek ve finansal güvence miktarını belirlerken birçok faktörü göz önünde bulunduracaklardır.
Bu genelge, Trump yönetiminin politikalarına meydan okuyanlara karşı agresif bir yaklaşım sergilediğinin bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Sonuçları, sivil toplumun hükümeti sorumlu tutma yeteneği ve hukukun üstünlüğü ilkesi üzerinde önemli etkilere sahip olabilir.
Sonuç
Trump yönetiminin bu genelgesi, hükümet ve aktivist gruplar arasındaki güç dengesini değiştirmeyi amaçlayan tartışmalı bir adım olarak tarihe geçecek gibi görünüyor. Hukuki zorluklar ve yargıçların tutumu, bu genelgenin nihai sonucunu ve etkinliğini belirleyecektir. Ancak, şimdiden sivil toplum ve hükümet ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendirilebilir. Bu genelgenin etkileri, önümüzdeki yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’ndeki hukuk ve politika ortamını şekillendirmeye devam edecektir.